URFA - Adalet nöbetinin 205’inci gününden olan Emine Şenyaşar ve oğlu Ferit Şenyaşar’ı ziyaret eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, “Bu dosyanın üzerinde siyasi bir el var” dedi. 

 

Urfa'nın Suruç ilçesinde 14 Haziran 2018'de AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız'ın koruma ve yakınlarının saldırısı sonucu eşi ve iki oğlunu kaybeden Emine Şenyaşar ile saldırıdan yaralı kurtulan oğlu Ferit Şenyaşar’ın Urfa Adliyesi önünde 9 Mart tarihinde “adalet” talebiyle başlattığı  nöbet destek ziyaretleri devam ediyor. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, CHP Urfa Milletvekili Aziz Aydınlık ve beraberindekiler, “Şenyaşar ailesi adalet köşesi”nde nöbetlerini sürdüren aileyi ziyaret etti.

 

Emine ve Ferit heyeti, “Sadece adalet istiyoruz” yazılı dövizle karşıladı. Aileye dosya avukatları Bülent Duran eşlik etti. 

 

Görüşmenin ardından yapılan açıklamada konuşan  Bülent Duran, 3 yıldan fazladır Elazığ Cezaevi’nde tek kişilik hücrede tutulan Fadıl Şenyaşar’a verilen 37 yıl 9 ay cezanın hukuksuz olduğunu söyledi. Bülent, dava dosyalarına dair hazırladıkları dosyayı heyete verdi.

 

‘Adalet, hukuk yok sayıldı’

 

Gülizar ise, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun görevlendirmesiyle aileyi ziyaret ettiklerini ifade ederek, selamını iletti. Sabah saatlerinde Elazığ Cezaevi’nde tutulan Fadıl ziyaret ettiğini belirten Gülizar, onun isteği üzerine yerine Emine’nin elini öptü. Kendisinin de bir hukukçu olduğunu hatırlatan Gülizar, “2018 yılında genel seçimler öncesi yaşanan menfur olay sonrasında adalet, hukuk yok sayıldı” dedi.

 

‘Beraat etmesi gereken kişi 37 yıl gibi bir ceza aldı’

 

Dükkanda yaşanan olay sonrasında yaralıların hastaneye sevki ve hastanede yaşanan olayların birbirine bağlı suçlar olduğunu kaydeden Gülizar, bu suçların ayrı ayrı yargılanmasının adaletin tecelli ettirilmemesi demek olduğunun altını çizdi. Gülizar, “Yapılan yargılamada Fadıl Şenyaşar 37 yıl ceza aldı. Talepler değerlendirilmedi. Deliller toplanmadı. Delillerin toplanmasına ilişkin her müracaat anında reddedildi ve apar topar bir yargılama ile bir hukukçu olarak söylüyorum ‘Meşru müdafaanın’ tüm koşullarının oluşmuş olmasına rağmen beraat etmesi gereken bir kişi 37 yıl gibi bir ceza ile karşı karşıya bırakıldı” sözlerini kullandı.

 

‘Bu dosyanın üzerinde siyasi bir el var’

 

Toplum vicdanında adalet ve hukuka olan güvenin giderek azalmasının herkesi  endişelendirdiğini dile getiren  Gülizar,  şöyle devam etti: “CHP olarak öncelikle Adalet Bakanına ve dosyaya bakan savcılara sormak istiyorum. 3 yıldır bu dosyada kaç kişi tanık-sanık olarak dinlendi. Kaç kişinin yakalanmasına karar verildi. Dosyada 3 yıldır neden gizlilik kararı var. Dosya 3 yıldır neden sonuçlandırılıp davası açılmadı. Bu soruların yanıtı aslında hepimizce malumdur. Bu dosyanın, bu olayın üzerinde bir siyasi el var. Bu dosyanın ortaya çıkması, delillerin aydınlanması eğer hala 3 yıllık gizlilik süresince karartılmamış bir delil kalmış ise gerçeğin, adaletin vicdanlarda ve hukukta sağlanması için o delillerin ortaya dökülmesi, davanın yargılamanın başlamasını birileri neden engelliyor. Yoksa kendilerine de uzanan deliller mi var. Bunları biz biliyoruz ben bu dosyayı Adalet Bakanına soruyorum ve yanıtını da bekliyorum.”

 

Emine ise saldırıdan bu yana yaşadıklarını heyete aktardı. Adalet nöbeti boyunca karşı karşıya kaldıkları engellemeleri dile getiren Emine, adalet mücadelesini sürdüreceklerinin altını çizdi. 

 

Heyet aile ile bir süre nöbet tuttuktan sonra alandan ayrıldı.