
Failleri şikayet etti, karakol ifade almakla yetindi
- 09:03 17 Nisan 2021
- Güncel
MALATYA - Eşinin annesiyle birlikte bir grup erkek tarafından şiddete maruz kalan Gülseren Akpınar, şikayette bulunduğunu fakat şüpheliler hakkında ifade alınması dışında bir işlem yapılmadığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı’nın kararı ile İstanbul Sözleşmesi’ni feshederken, cesaretlenen erkekler kadınlara saldırıyor. Yetkililer açıklamaları ile “şiddete sıfır tolerans” diye dursun, failler aramızda gezmeye devam ediyor. Malatya'nın Kürecik ilçesine bağlı Kepez köyünde yaşayan Gülseren Akpınar da 12 Nisan günü evli olduğu erkeğin akrabaları tarafından şiddete maruz bırakılan kadınlardan biri. Eşinin annesi de şiddete uğrayan Gülseren, olay günü yaşananları ajansımıza anlatarak, köy muhtarının erkeklerin saldırısına ortak olduğunu belirtti.
‘Bana saldırdılar’
Eşinin kayısı ağaçlarının diplerini temizlediği sırada köyde bulunan erkeklerin evlerine giden yolu kapatmaya başladığını belirten Gülseren, bunun üzerine yolu kapatmamaları gerektiğini söylediğini ve tartışmanın başladığını kaydetti. Gülseren olay gününe dair şunları aktardı: “Haydar isimli erkekle tartışmaya başladım. Bana taş atmaya başladı. Ben kendisine yapmaması gerektiğini söyledim, ancak o buna rağmen üstüme yürümeye başladı ve beni taşlamaya devam etti. Daha sonra olayın bitmesinin ardından ben hayvanları yemlemek için ahıra girdim. Dışarıdan sesler gelmeye devam etti. Ben kafamı pencereden uzatınca bir adamın kaynanama küfür ettiğini gördüm. Ben de onlara, ’80 yaşındaki kadına küfür etmeye utanmıyor musunuz?’ dedim. Onlar daha sonra tekrardan bana saldırmaya başladılar. Haydar isimli erkek kafama taşla vurmaya başladı.”
‘Ben nasıl güvende olabilirim’
Olayın ardından köy muhtarının geldiğini sözlerine ekleyen Gülseren, muhtarın da kendisine hakaret ettiğini belirtti. Ardından karakola gittiğini ve kişiler hakkında şikayette bulunduğunu ancak sadece ifadelerinin alındığını söyleyen Gülseren, “Muhtar olayın ardından bana, ‘Terbiyesizlik yapma, önce konuşmayı öğren’ dedi. Ben bunun üzerine muhtara işini yapması gerektiğini söyledim. Ancak muhtar olayı yatıştırmak yerine bizim üzerimize yürüdü. Muhtar bana ‘Sen benim işimi ve görevimi sorgulayamazsın’ diyor. Ben nasıl evimde güvenli bir şekilde oturabilirim?” diye sordu.