İktidar kadınlara savaş açtı: Mücadeleye devam

  • 08:35 21 Mart 2021
  • Güncel
 
VAN - Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesine tepki gösteren Van’da çalışma yürüten kadınlar kararı kadına yönelik savaş olarak tanımlayarak, karardan vazgeçilene kadar da mücadeleye devam edeceklerini söyledi.
 
Cumhurbaşkanı onayı ile Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesine dönük kararın Resmi Gazete’de yayınlanmasının ardından birçok kadın örgütü ve kadın hakları aktivisti konuya dair tepkilerini alanlardan ve sosyal medyadan gösterdi. Van’da faaliyet yürüten STAR Kadın Derneği ve Tevgera Jinên Azad (TJA) üyeleri ve Hakların Demokratik Partili (HDP) kadınlar  Sözleşme’nin feshedilmesine tepki göstererek, mücadele çağrısı yaptı.
 
‘İktidar vazgeçti diye bizler de vazgeçecek değiliz’
 
Kararın kadın mücadelesine geri adım attırmak olduğuna vurgu yapan TJA aktivisti Sönmez Ertaş ise,“Şu döneme kadar hayatta kalmak ve erkekle eşit haklara sahip olmak için birçok mücadele veren kadını, tekrar ev mekanına kapatmak istiyorlar. Allah bizi eşit yaratmış cins olarak farklı olabiliriz ama aynı eşit haklara sahibiz. İktidar bu sözleşmeden vazgeçti diye bizler de vazgeçecek değiliz. Buna karşı mücadelemizi daha da büyüteceğiz” ifadelerini kullandı.
 
‘İstanbul Sözleşmesi kadınlar için kalkandır’
 
STAR Kadın Derneği üyesi Aslıhan Şedal ise, “Şiddette maruz kalan bütün bireyler için hayati önem taşıyan İstanbul Sözleşmesi koruyucu kalkan niteliğindendir” diyen Aslıhan, iktidarın İstanbul Sözleşmesi’nin feshederek, katilere ve tecavüzcülere bir ödül daha verdiğini ifade etti. Kadın katliamlarını meşrulaştıran bir iktidarla karşı karşıya olduklarını söyleyen Aslıhan, “2011 yılından beri var olan sözleşme yıllardır tartışmaya açıldı ve onaylamak için de somut bir adım atılmadı aksine uygulanmadı. Kadınları katleden, tecavüz eden erklere indirimli cezalar vererek ödüllendirdi bir nevi. İktidar gecenin bir vakti katilere ve tecavüzcülere İstanbul sözleşmesini iptal ederek bir ödül daha vermiş oldu. Sözleşmenin feshedilmesiyle birlikte bundan sonra da tecavüzcüler ve katiler daha çok cesaret alacak. Buraya baktığımızda sözleşmeyi uygulamayarak kadınlara savaş açan kadın cinayetlerini meşrulaştıran bir iktidarla karşı karşıya olduğumuzu söyleyebiliriz” diye vurguladı. 
 
‘Kadınların hayatından sözleşmeyi uygulamayanlar sorumludur’
 
Kadına yönelik her türlü şiddetin önüne geçmek için İstanbul Sözleşmesi’nin derhal uygulanması gerektiğine dikkat çeken Aslıhan, “Katledilen her kadının hayatından sözleşmeyi uygulamayanlar sorumludur. Biz kadın aktivisler ve kadın hakları savunucuları olarak bu darbeyi kabul etmiyoruz. Bu karardan vazgeçilene kadar da mücadelemizi sürdüreceğiz. Star Kadın Derneği olarak bizler sözleşme uygulanana kadar mücadele edeceğiz. Kadın hakları savunucuları kadın aktivistler bunun için mücadele etmeli. Bu sorun sadece kadınların olmamalı” diyerek tepki gösterdi. 
 
Aslıhan, son olarak kadınları sözleşmeye sahip çıkmaya alanlara çağırdı.
 
‘İktidar ‘imzayı çekeceğiz’ sözlerini tehdit aracı yapmıştı’
 
TJA aktivisti ve HDP İl Eşbaşkanı Handan Karakoyun, AKP-MHP iktidarının bir kez daha kadın düşmanı politikalarını devreye koyduğunu kaydetti. Handan, “yaklaşık bir yıldır İstanbul Sözleşmesinden ‘imzayı çekeceğiz’ sözleriyle adete bir ‘sopa’ gibi tehdit aracına dönüştüren iktidarın, Sözleşmeyi resmi olarak feshetmesi bizi şaşırtmadı. Hali hazırda sözleşme zaten uygulanmıyordu. Ülkede neredeyse her gün 3 kadın sokak ortasında katledilirken, sözleşmeden çekilmesiyle birlikte artık saatte bir 3 kadının katliamına tanıklık edeceğiz maalesef” ifadelerini kullandı.
 
Tek yolun kadın dayanışmasını büyüterek yaşamın her alanına yaymak olduğunu belirten Handan, kadınları her alandan tepkilerini yükseltmeye davet etti.
 
‘Kadın, Kürt ve siyasetçi kimliğimden asla vazgeçmeyeceğim’
 
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) İpekyolu İlçe Eşbaşkanı ve TJA aktivisti Behice Abi ise, Sözleşme’den çekilme kararının tamamen kadınların yaşamlarını hedeflediğini ve kadınların eve hapsedilmek istendiğini söyleyen Behice, “Bir kadın, bir Kürt, bir siyasetçi olarak birçok mücadele verdim. Bu kimliklerimin hiçbirinden iktidar istiyor diye vazgeçmeyeceğim. Her alanda tepkimi sürdürmeye, mücadelemi sürdürmeye devam edeceğim” dedi.
 
‘Özsavunma kadın varlığı için kaçınılmazdır’
 
Hakların Demokratik Partisi (HDP) İpekyolu İlçe Eşbaşkanı ve TJA aktivisti Canan Uzunay da kararın kadın kazanımlarına dönük saldırılarda ısrar olduğunu belirterek, “TJA olarak ‘Em xwe diparêzin’ kampanyasıyla birlikte aslında özsavunmanın kadının varlığı için ne kadar önemli olduğuna dikkat çekmiştik. Geldiğimiz süreç açısından da gösteriyor ki; bizim bizden başka çaremiz yok. Kadın başta özsavunması olmak üzere kimliğini, kültürünü, dilini hedef alınan varlığına karşı aynı kararlılıkla dayanışmasını büyütmelidir” diye kaydetti.