
TJA: Karanlığa karşı, özgürlük yolunda yürümeliyiz
- 11:43 17 Mart 2021
- Güncel
DİYARBAKIR - TJA tüm kadınları Newroz alanlarına çağırarak, "Newroz’un geçit vermeyen tarihi bir öğreti olduğun bu sisteme göstermeliyiz. Karanlıklar ne kadar önümüzde durursa dursun özgürlük yolunda yürümeliyiz" dedi.
Tevgera Jinên Azad (TJA) 2021 Newroz kutlamalarına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Kadınlar olarak özgürlüklerini sağlamak ve yaşamlarını savunmak için "Newroz Ateşiyle Direnelim, Özgürleşelim" şiarı ile 21 Mart’ta alanlarda olacaklarını belirtti.
Newroz'un Kürtler başta olmak üzere Mezopotamya halkları için direniş ve özgür eş yaşamın adı olduğu vurgulanan açıklamada, tarihin en eski direniş ve özgürlük destanı olduğuna işaret edildi. Açıklamada, “Örgütlenmiş karanlığa karşı örgütlenmiş aydınlığın zaferidir Newroz. Newroz sömürü düzeninin özgürlük ruhu karşısında asla başarıya ulaşamayacağının ilan edildiği günün adıdır. Zulmün akşamından barışın sabahına heyecanla yürüyüşün yeni günüdür Newroz. Zulmetin en karanlık noktasından kızıl güllerle halkların merhabalaşması ve sömürüsüz bir hayatın selamındır Newroz. Newroz bir hafızadır. Tüm Ortadoğu halklarının asla unutamadıkları tarihsel bir izdir. Şimdiki andan tarihin başlangıcına yürüyen, başlangıçtan şimdiki anda dirilen ve direnişleşen bir özgürlük destanıdır" denildi.
'Zekiyelerin isyan çığlığıdır'
Newroz'un Diyarbakır surlarında bedenini ateşe veren Zekiye’lerin isyan çığlığı olduğu vurgulanarak, şu ifadelere yer verildi: “Newroz özgürlük haykırışıdır. İnkârcı zihniyetin amansızlaştığı anda Rahşan’ca haykırışın ateşe durmuş sevdasıdır Newroz. Ortadoğu halklarının değil bütün dünya halklarının köhnemiş erkek zihniyetinin karşılığı olan iktidar-devlet sistemine karşı Newrozlaşması büyük bir öneme sahiptir. İnsan zamanın ve mekânın dışında itilerek ucube bir varlık haline getirilmek istenmektedir. Günün her saatinde her dakikasında kulaklarımıza gelen kadın çığlıkları ve ölüm haberleri aslında geldiğimiz noktanın ne kadar da vahim olduğunu yeteri kadar açıklamaktadır. Zulmün baskının Kürdistan topraklarında kol gezdiği bir dönemde, ismin zikredilmesine, sesin çıkmasına tahammülü olmayan bir iktidarın mahalle mahalle sokak sokak mezarlığa çevirmek istediği ülkemizi Newrozla kucaklamanın tam zamanı. Yaşadığımız ülkeyi Newroz’un ruhuyla bezemeliyiz. Newroz’un geçit vermeyen tarihi bir öğreti olduğun bu sisteme göstermeliyiz. Karanlıklar ne kadar önümüzde durursa dursun aydınlık saçan özgürlük ruhumuzla asla yürümekten geri durmamalı bir duruş bir söz ve bir benden olarak özgürlük yolunda yürümeliyiz.”