Ankara Yerel İzleme Koordinasyonu’ndan açlık grevi çağrısı
- 15:10 10 Mart 2021
- Güncel
ANKARA - Ankara Yerel İzleme Koordinasyonu, 120 cezaevinde devam eden süresiz- dönüşümlü açlık grevinin sonlaması için taleplerinin karşılanması gerektiğini belirterek Adalet Bakanlığı ve ilgili kurumlara çağrıda bulundu.
İçerisinde Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Ankara Şube İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şube, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Ankara Şube, Türkiye İnsan Hakları Vakfı'nın (THİV) yer aldığı Ankara Yerel İzleme Koordinasyonu PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin ve cezaevlerindeki hak ihlallerin son bulması amacıyla cezaevlerinde 104 gündür devam eden süresiz-dönüşümlü açlık grevlerine dair İnsan Hakları Derneği ( İHD) Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi.
‘Koşullar daha da ağırlaştırıldı’
Toplantıya İHD MYK üyelerinin yanı sıra ÇHD, ÖHD ve THİV temsilcileri katıldı. Açıklamada konuşan koordinasyon üyesi Ayşegül Çağatay ağır hasta tutsakların infazlarının ertelenmediğini belirterek, "Sağlığa erişimde yaşanan engeller, iletişim haklarının kısıtlanması, radyo, gazete ve televizyonlarda yalnızca idarenin belirlediği yayınlara izin verilmesi, ailelerinden uzak hapishanelerde kalan mahpusların sevk taleplerinin kabul edilmemesi, çıplak arama ve askeri nizamda ayakta sayım dayatmalari, şiddet ve darp vakaları, spor, sohbet ve sosyal faaliyetlerin ya hepten kaldırılması ya da kısıtlanması gibi pek çok hak ihlali rutin hale getirilmiştir. Ayrıca pandemi gerekçesi ile çıkarılmış olan yeni infaz yasası ile TMK kapsamındaki mahpusların infaz koşulları daha da ağırlaştırılmıştır ve aleyhlerinde durumlar yaratılmıştır” dedi.
‘Tecrit BM Mandela kurallarına aykırı’
Ağır tecrit uygulamasının Birleşmiş Milletler( BM) Mandela Kuralarına, CPT tavsiyelerine ve 5275 sayılı İnfaz Kanunu'na aykırı bir uygulama olduğuna dikkat çeken Ayşegül, sözlerini şöyle sürdürdü:" Bu uygulamaya son verilmeli ve Bakanlık tarafından gerek aile gerekse avukat görüşleri sağlanmalıdır. Türkiye hapishanelerinde yaşanan hak ihlalleri nedeniyle farklı zamanlarda farklı sürelerle mahpuslar açlık grevi ve ölüm orucu eylemleri yapmak zorunda kalmışladır. Mahpusların karşılanabilir taleplerine cevap verilerek hak ihlallerine son verilmeli ve insan onuruna yaraşır bir yaşam sağlanmalıdır. Ağır hasta mahpusların infazları ertelenmeli ve hasta mahpusların tedavileri aksatılmadan sağlanmalıdır. İşkence ve kötü muamele yasağına aykırı uygulamalara son verilmelidir. Mahpusların sosyal faaliyetleri üzerindeki engel ve yasaklar kaldırılmalı, iletişim ve haberleşme olanakları eksiksiz olarak sağlanmalıdır. Ayrımcı uygulamalar son verilmeli, mahpuslar arasında eşitlik ilkesi gözetilmelidir. Tüm bu hakların sağlanması ve ihlallerin sonlandırılması için Adalet Bakanlığı İçişleri Bakanlığı Sağlık Bakanlığı, Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, Kamu Denetçiliği Kurumları ve ilgili tüm kurum ve kuruluşlar görevlerini yapmalıdır."
‘Açlık grevindeki tutsakların ihtiyaçları karşılanmalı’
Açlık grevindeki tutsakların hayatta kalmaları için açlık grevi protokollerine uygun olarak gerekli zaruri ve destekleyici ihtiyaçların karşılanması gerektiğinin altını çizen Ayşegül, " Düzenli olarak sağlık kontrolleri ve tıbbi bakımları yapılmalıdır. Bu hususta daha önceki açlık grevi sürecinde ceza infaz kurumlarına iletilmiş olan tıbbi olarak yapılacakların aktarıldığı prosedürlere mutlaka uyulmalıdır" diye belirtti.
Adalet Bakanlığı ve ilgili kurumlara çağrı
120 cezaevlerinde süresiz ve dönüşümlü açlık grevi eyleminde olan tutsakların sağlıklarının tehlikeye girmemesi için Adalet Bakanlığı ve ilgili kurumları hak ihlallerinin sonlandırılması ve tecridin kaldırılması için bir an önce adım atma çağrısında bulunan Ayşegül, "Açlık grevi sürecini yakından izlemek için oluşturduğumuz Izleme Koordinasyonu olarak merkezi ve yerel düzeyde gerekli girişimlerde bulunacak, bu durumu raporlayarak demokratik kamuoyunun oluşmasına katkı sunacağız" şeklinde konuştu.