HABER MERKEZİ - Göç İzleme Derneği Kadın Komisyonu, 8 Mart Kadınlar Günü’ne ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, “Bugün kadınların özgürlük ve eşitlik mücadelesi ve dayanışması sınırları ve zamanı aşmaktadır” dedi.

 

Göç İzleme Derneği Kadın Komisyonu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yazılı açıklama yayımladı. Komisyon açıklamasında sınırların, sömürünün, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin, her türlü ayrımcılığın ve milliyetçiliğin ortadan kalktığı bir dünya dileği ile başta göçmen ve mülteci kadınlar olmak üzere tüm dünya kadınlarının gününü kutladı.

 

Bu yüzyılda yaşanan en büyük sorunlardan birinin yerinden göç etmek olduğu dile getirilen açıklamada, “Zorla yerinde edilme hali, en çok da kadını etkiliyor. Bugün artık tüm dünyayı etkileyen mücadelelerin başında, tüm ülkelerde, iklim mücadelesi, kadın özgürlük mücadelesi ve mülteci mücadelesi gelmektedir” denildi.

 

‘Göçmen kadınların yaşamı daha da zorlaşıyor’

 

Açıklamanın devamında şunlar belirtildi: “Tüm dünyaya yayılan yoksul ülkelerden ve savaşlardan kaçan insanların göç etmeleri ile beraberinde göçtükleri yerlerde, ülkelerde, yine siyasal, sosyal, sınıfsal, kültürel, eğitim ve hukuksal sorunlarla karşılaşmaktadırlar. Bu sorunlarla boğuşan kadınlar, bir de toplumsal cinsiyet zihniyetine, ataerkil sistemin duvarına çarpmaktadırlar. Yaşamları daha da zorlaşmaktadır. Hem beraber göç ettiği ailesindeki ataerkil zihniyeti ile hem göç ettikleri ülkedeki mültecilik durumundan dolayı karşılaştıkları toplumun ataerkil zihniyeti ve yönelimleri, devletin ataerkil uygulamaları kadınların durumunu daha da zorlaştırmakta. Mülteci ve göçmen kadınları, istismara ve şiddete daha açık hale getiriyor.

 

Mülteci kadınların yanında olacağız

 

Kadınların bu yaşadıklarına ve içinde bulundukları duruma, kadın özgürlükçü yerden topluma bunu anlatma ve devlete üzerine düşen görevleri hatırlatmak için, biz sivil toplum örgütlerinin ve kadın örgütlerinin çalışmaları, ortaklaşmaları ve kamuoyu oluşturmaları çok önemli. Siyasi, sosyal, kültürel, sınıfsal, hukuksal, eğitimsel çözümlerin toplumsal cinsiyet eşitlikçi, özgürlükçü şekilde oluşturulması ve önerilmesi bize düşen başlıca sorumluluktur. Bizler bu sorumluluk ve kadın bilinciyle mülteci kadınların yanında olacağız ve çalışmalarımızı, ataerkinin ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğin ortadan kaldırılması perspektifi ve duygusuyla yapacağız. Bugün kadınların özgürlük ve eşitlik mücadelesi ve dayanışması sınırları ve zamanı aşmaktadır.”