Rojda Aydın

 

ŞIRNAK - Şiddete karşı mücadele ederek kendi yolunu çizen Nebahat İşçi, “Kurtulmak kolay değil ama başarmak mümkün” diyerek her kadının şiddete karşı direnmesi gerektiğini söyledi.

 

Kürt Kadınları, erkek egemen sisteme karşı kadın kurtuluş ideolojisini esas alarak yaşamlarında yeni bir yol çiziyor. Bu kadınlardan biri olan Nebahat İşçi, Şırnak’ın Cizre ilçesine bağlı Seslice köyünde dünyaya geliyor. Nebahat küçük yaşlarda trafik kazasında anne ve babasını kaybettikten sonra dayısı tarafından büyütülüyor ve 14 yaşında dayısı tarafından evlendiriliyor. Evliliği boyunca sistematik şiddete maruz kalan Nebahat, 2009 yılında evli olduğu erkek tarafından kesici aletle katledilmeye çalışılıyor. Ancak fail erkek, gözaltına alındıktan birkaç saat sonra serbest bırakılıyor. Uzun süre şiddete karşı direnen Nebahat, daha sonra ise evden ayrılarak kendi mücadele yolunu çizmeye karar veriyor.

 

Erkeğin boşanmayı kabul etmemesi nedeniyle hala resmiyette evli olan Nebahat, 11 yıldır dayatmalara rağmen geri adım atmıyor. Nebahat, yaşanan adaletsizliğe ve feodal yapının kadını yok sayan politikalarına karşı, özgün kadın kimliğini yaratmayı hedefliyor. 10 yıldır aktif olarak kadın mücadelesinde yer alan Nebahat, kadınları 8 Mart için alanlara çıkmaya çağırdı.

 

‘Çocuk yaşta çocuk sahibi oldum’

 

Yaşamını anlatmaya başlarken duygulanan Nebahat, henüz küçük yaşta tanımadığı biriyle evlendirildiğini belirtiyor. Nebahat, “Çocuk yaşımda çocuk doğurdum. Eşim bazen aylarca eve gelmiyordu. İki kuruş para kazanıyorsa onu da sadece kumara yatırıyordu. Çocuklarımız olduktan sonra da böyle devam etti. Tek derdi kumar oynamaktı. Eve ya gelmiyordu ya da gelse bile sadece şiddet uyguluyordu. Gidene kadar yaptığı tek şey buydu. Çalışan yoktu o da gelmiyordu, para da vermiyordu ve ben çocuklarımla beraber bazen günlerce aç kalıyordum. Çocuklarım için çalışmaya başladım. Kazandığımla karınlarını doyuruyordum, ev kirasını ödüyordum. Eşim benim kazandığımı da gelip alıyordu. Borçlandığı insanlar kapıma dayanıyordu” diyor.  

 

‘Polis sözlerimi esas almadı’

 

Evliliği boyunca şiddet gördüğünü kaydeden Nebahat, şiddet yıllarına dair şu ifadeleri kullanıyor: “Bir gün benden para istedi, ben de olmadığını ve vermeyeceğimi söyledim. Para vermediğim için ben uyurken beni bıçakladı. Şikayetçi oldum, eşim gözaltına alındı ama birkaç saat sonra serbest bırakıldı. Benim şikayetimi umursamadılar. Eğer bıçakladığında çığlık atmasaydım, bağırmasaydım komşular sesimi duymasaydı belki de ölecektim. Sadece eşim değil, babası da bana şiddet uyguluyordu. Her günüm böyleydi. Yaşadıklarım karşısında daha fazla boyun eğmedim ve evden ayrıldım. Kendime bir yaşam kurmaya karar verdim.”

 

‘Kadınlar seslerini yükseltsinler’

 

Yaşadığı baskı ve şiddete başkaldırarak, “kadınların partisi” olarak tanımladığı Hakların Demokratik Partisi’nde (HDP) yer almaya başlayan Nebahat, “Öncesinde de yıllarca kadın çalışmalarında yer aldım. Arada bazen mahalle çalışmalarına gidiyordum. Sonra HDP’de çaycı olarak başladım. Ancak daha sonra belediyede temizlik işi yaptım. Birçok kişi yaptığım işle dalga geçiyordu. Ama ben hiçbir zaman onlara kulak vermedim. Ben çocuklarım için her zaman ayakta kalmaya çalıştım. Şimdi HDP’de aktif olarak kadın çalışmalarında yer alıyorum. Evleri ziyarete gittiğimizde kadınlara mücadele etme çağrısında bulunuyorum. Kadınlar el ele vererek erkeklerin şiddetine karşı durabilir. Kadınlar şiddete karşı seslerini yükseltsinler” çağrısında bulundu.

 

Nebahat, 8 Mart’ta tüm kadınların sesini ve gücünü birleştirmesi gerektiğini dile getirerek, yaşamın kadın mücadelesiyle daha anlamlı olduğunu ifade etti. Nebahat, “Kurtulmak kolay değil ama başarmak mümkün” diyerek her kadının şiddete karşı direnmesi gerektiğinin altını çizdi.