
‘Çıplak arama kadın bedeninin savaş alanına çevrilmesidir’
- 09:02 22 Şubat 2021
- Güncel
İZMİR - Çıplak arama işkencesinin kadın hareketinin yükseldiği dönemlerde kadına karşı cinsel şiddet boyutunda olduğunu ifade eden kadınlar, “Kadın bedeninin bir savaş alanı haline getirildiğini görüyoruz” diye belirtti.
Türkiye ve bölge kentlerinde gözaltına alınırken veya cezaevlerinde çıplak aramaya maruz kalınması gündemdeki sıcaklığını koruyor. Mevcut işkenceye dönük iktidarın inkarı sürerken bunun yanı sıra da en son AKP’nin Grup Başkanvekili Özlem Zengin, çıplak aramayı anlatan kadınları hedef göstermişti. Türkiye İnsan Hakları Vakfı’na (TİHV) 2010-2019 yılları arasında çıplak aramaya ilişkin yapılan başvuru sayısı 241 iken İnsan Hakları Derneği’ne (İHD) 2020’nin ilk 11 ayında cezaevlerinde fiziksel şiddete maruz kalan ve çıplak arama yapılanların sayısı ise 167.
İHD İzmir Şubesi Kadın Hakları Komisyonu’ndan Cemile Karakaya ve Ayşenur Kizaroğlu son zamanlarda Ege Bölgesi’nde çıplak arama işkencesinin artışına ilişkin konuştu.
'İHD’ye çıplak aramaya ilişkin başvurular oldu'
İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik tartışmaların ardından kadınların en yasal demokratik eylemlerde dahi işkence ile gözaltına alındığını dile getiren Cemile, daha önce de Uşak Emniyeti’nde çıplak arama işkencesi yapıldığıyla ilgili iddialar olduğunu söyledi. Cemile, “Biz İHD ve İHD Kadın Komisyonu olarak çıplak aramanın bir işkence olduğunu basın açıklamalarıyla duyurduk. Şimdi Aydın’da da yaşatıldığı ile ilgili hem basında hem de İHD Aydın Şubeden duyduk” diye ifade etti.
‘İşkence yapanlar cezalandırılmalıdır’
Çıplak aramanın işkence olduğunu ve işkencenin uluslararası hukukta ve Türk Ceza Kanunu’nda da (TCK) yasaklandığını hatırlatan Cemile, “TCK’nin 99. Maddesi’nde de çıplak aramanın işkence olduğu yazar. İşkence yapanlar cezalandırılmalıdır. Bu işkencenin özellikle kadınlar üzerinde sistematik hale getirildiğini söylüyoruz. Hiçbir koşulda kesinlikle yapılmaması gerekir” dedi.
'Çıplak arama işkencesi sistematik hale geldi'
Savaşta veya olağanüstü halde, iktidara karşı olana veya aynı fikirde olmayana herkese karşı çıplak aramanın işkence suçu olduğunun altını çizen Ayşenur ise, “Çıplak armanın sistematik hale geldiğinin farkındayız. Kadın bedeninin bir savaş alanı haline getirildiğini görüyoruz. Çıplak aramaların kadın hareketinin yükseldiği dönemlerde kadına karşı cinsel şiddet boyutunda işkence olduğunu düşünüyoruz” şeklinde konuştu.