ANKARA - Boğaziçi Üniversitesi'ne atanan kayyıma tepki göstermek ve öğrenciler ile dayanışmak için rektörlük önünde eylem gerçekleştiren Ankara Üniversitesi öğrencileri, “Melih Verşan Necdet yıkacağız elbet” dedi. 

 

Ankara Üniversitesi öğrencileri Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan  ‘kayyım rektör’  ve öğrencilerin günlerdir gerçekleştirdiği eyleme destek vermek için Ankara Üniversitesi Tandoğan Kampüsü’nde bir araya geldi. 

 

Metrodan çıkan herkese GBT yapıldı

 

Eylem başlamadan önce öğrencilerin toplanma noktaları polis tarafından ablukaya alınırken tüm metro çıkışları çevik kuvvet ekipleri ve polis otoları ile tutuldu. Metrodan çıkan herkese Genel Bilgi Taraması (GBT) yapıldı. Beşevler’de bulunan Bahriye Üçok Parkı’nda toplanan bir grup öğrenciye de GBT yapılarak öğrenci belgesi istendi; Ankara Üniversitesi öğrencisi olmayanlar ise kampüsün içine alınmadı. Polis yoğunluğuna ve GBT uygulamasına tepki gösteren bir yurttaşın polislere “20-30 öğrenciden korkuyorlar, geldiğimiz noktaya bakın” demesi dikkat çekti. 

 

Öğrenciler uzun süre kampüse alınmadı

 

Öğrenciler uzun süre bekletildikten sonra öğrencisi oldukları okulun kampüsüne güçlükle girebildi. “Kayyım rektörlere karşı yaşasın üniversite dayanışması” pankartıyla yürüyüşe geçen öğrenciler “Ferman devletinse üniversiteler bizim” , “Melih Verşan Necdet yıkacağız elbet”  ve “ Kayyum istifa” dövizleri taşıdı.  Yürüyüşleri rektörlük binası önünde son bulunan öğrenciler burada basın açıklaması yaptı. Eylemi takip etmek isteyen basın çalışanları kampüsün içine alınmadı.  Bu duruma tepki gösteren öğrenciler, "Polis dışarı basın içeri" sloganları attı. 

 

‘Boğaziçi’nin yanındayız’

 

Öğrenciler adına konuşan Helin Sude Gümüş,  Ankara Üniversitesi öğrencileri olarak anti-demokratik dayatmalara maruz bırakılan Boğaziçi Üniversitesi'nin bileşenleriyle dayanışma içerisinde olduklarını belirtti. Helin, Kısa bir süre önce erkek şiddeti sonucu katledilen akademisyen Aylin Sözer’i katleden erkeği gözaltına almak için çilingir bekleyen polis ekiplerinin öğrencilerin evlerinin duvarlarını yıkarak girdiğine dikkat çekti. Helin, “Geçtiğimiz cuma günü ise anayasal haklarını kullanarak Boğaziçi öğrencileri ile dayanışma göstermek isteyen üniversite öğrencilerini işkenceyle gözaltına alan polis bir arkadaşımızın bacağını kırmış ve eyleme katılmak isteyen bir arkadaşımızı önleyici gözaltı bahanesi adı altında evine hapsetmeye, gözaltına almaya çalışmıştır. Polis şiddetine karşı dayanışma göstermek için 100. Yıl Mahallesi’nde eylem yapan ODTÜ öğrencileri de aynı şiddetten nasibini almıştır” ifadelerini kullandı. 

 

‘Ünüvar’ın okulumuza atanmasının tek sebebi iktidara olan bağlılığıdır’

 

Öğrenci ve üniversite dayanışmasına karşı böyle bir düşmanlık güden iktidarın yüzlerce kayyım rektörlerinden birinin de Ankara Üniversitesi’ne atanan ‘kayyım rektör’ Necdet Ünüvar olduğunu söyleyen Helin, Necdet Ünüvar’ın 4 dönem boyunca AKP milletvekilliği yaptığını anımsattı. “Ünüvar'ın okulumuza atanmasının tek sebebi iktidara olan siyasal bağlılığıdır” diyen Helin, şöyle devam etti: “Görevde keyfi davrandığı suçlaması nedeniyle kesinleşmiş hüküm giyen, adı Menzil tarikatı ile anılan, Fethullahçıların düzenlediği Türkçe olimpiyatlarında konuşmalar düzenleyen, kardeşinin liyakatsiz bir şekilde atanmasını sağladığı iddia edilen Necdet Ünüvar Ankara Üniversitesi’ne, Melih Bulu ise Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olamaz. Üniversitelerimizi söz, yetki ve karar mekanizmalarını elimizden alarak kayyumlar ile idare etmeye çalışan, üniversite bileşenlerini de kayyumlar eliyle alınan kararlara biat ettirmeye çabalayan iktidarın akademideki özerklik ve demokrasi kırıntılarını da tasfiye etmeye çalıştığının bilincindeyiz.”

 

‘Boğaziçi’den yükselen sesi kampüslerde büyütelim’

 

Boğaziçi'nden yükselen sesi kampüslerde büyütmek için mücadele edeceklerini kaydeden Helin, “Bütün sıra arkadaşlarımız bizim olanı geri almaya çağırıyor, Boğaziçi öğrencilerinin talepleri bizim taleplerimizdir diyoruz. Necdet de, Verşan da, Melih de gidecek; üniversiteler bizimle özgürleşecek” ifadelerini kullandı. 

 

Eylem öğrencilerin sloganları ile son buldu.