İSTANBUL - İHD “F Oturumu” eyleminin 459’uncu haftasında ağır hasta tutsak Fadik Adıyaman’ın durumuna dikkat çekerek, sağlığa erişim ve tedavisi önündeki engellerin derhal kaldırılmasını ve serbest bırakılmasını istedi.

 

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu, hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek için her hafta yaptıkları “F Oturumu” eylemini, 459’uncu haftasında koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle sosyal medya üzerinden gerçekleştirdi. “F Oturumunda” bu hafta ağır hasta Fadik Adıyaman’ın durumuna dikkat çekildi.

 

Açıklamayı yapan komisyon üyesi Meral Nergis Şahin, hasta tutsaklar için cezaevlerinin kötü beslenme, tedavi hakkı ihlalleri, sürgün ve beraberinde tecrit politikalarıyla her geçen gün daha da çekilmez hale geldiğini ifade etti.

 

’75 gün açlık grevinde kaldı’

 

5 yıl önce tutuklanarak Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'ne götürülen Fadik Adıyaman’ın (52) hiçbir siyasi tutsak bulunmayan Tekirdağ T Tipi Cezaevi'ne sürgün edildiğini ve burada ağır tecrit koşullarına maruz bırakıldığını belirten Meral, “Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesine sevk isteği reddedilince 75 gün  açlık grevi yapan tiroid hastası Adıyaman'ın bu süreçte sağlık sorunları artar. Ağzında kansere dönüşme riski olan modüller oluşur, kalp rahatsızlıkları baş gösterir ve zaman içinde eklenen yeni hastalıklarla hapishanede kalamayacak duruma gelir” dedi.

 

Meral, 24 Aralık 2020 tarihinde şu anda  tutulmakta olduğu Ankara Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nden derneğe gönderilen mektubu şu şekilde aktardı: “2019 yılı Nisan ayında Ankara Numune Hastanesinde anal fistül ameliyatı geçirmiştir. Ameliyattan sonra tekli ring aracı uygulaması nedeniyle aylarca hastaneye gidemediği gibi hapishanede gardiyanlar tarafından darp edildiği sırada dikişleri  açılarak enfeksiyon gelişmiş,  sonrasında bacağında uyuşmalar başlamıştır. 2 yıldır ağrı kesici ilaçlar  ve  antibiyotik kullanarak ayakta durabilmektedir. Doktorları tekrar eden fistüller için en az iki ameliyat daha geçirmesi gerektiğini söylemiştir. Ayrıca,  kalbinde aort anevrizması oluşumu tespit edilmiş, bunlara ek olarak  Anemi, Tiroide bağlı nodül, Astım, Midede polip oluşumu ve pirinç, patates gibi besinlere  karşı alerjisi gelişmiştir.”

 

‘Tahliyesi engellendi’

 

Cezaevinde kalamaz durumda olan Fadik’in ceza ertelemesi için sağlık kuruluna sevk edildiğini pandemiye rağmen defalarca hastaneye gitmek zorunda kaldığını söyleyen Meral, Fadik'in elverişsiz koşullarda aylarca karantina uygulamasına maruz kaldığını dile getirdi. Sağlık Kurulu’nun gerekli incelemeyi yapmadan cezaevinde kalabileceği yönünde görüş bildirdiğini ve 3 ayda bir kontrolünü gerekli görmesi ile Fadik’in tahliyesinin  engellendiğine dikkat çeken Meral, “Covid-19 sebebiyle iki yıldır ertelenen ameliyatı  askıya alınmış,  hücrede kalamaz raporu olmasına rağmen, geçici çözümler için gittiği her hastane sonrası,  daha ağır koşullarda karantina adına hücreye kapatılmıştır. Son hastane sevkinden sonra kapatıldığı hücrede banyoda düşüp yaralanmıştır. Kapalı ortamda ve hareketsizlikten astım ve eklem rahatsızlıkları artmış, bastonsuz yürüyemez ve gelişen enfeksiyonlardan kaynaklı oturamaz hale gelmiştir” ifadelerini kullandı.

 

‘Haklarımıza erişim engelleniyor’

 

Fadik’in mektubunda, “Sağlığa ve diğer haklara erişimimiz engelleniyor. Üstüne üstlük kaldığımız hücrelerin banyo tuvaletinin tavanından atık su akıyor ve tamirat yapılmıyor. Alerjim olmasına rağmen   patates ve pirinçsiz yemek verilmediği gün yok" dediğini aktaran Meral, insan hakları savunucuları olarak Fadik ve diğer tüm hasta tutsakların sağlığa erişim ve tedavileri önündeki engellerin derhal kaldırılması,  risk grubundaki tutsakların infaz ertelemesi veya tahliye yoluyla serbest bırakılmalarının sağlanması talebinde bulunarak yetkilileri göreve çağırdı.