‘Tecridin kalkması onurlu bir barışın yolunu açar’

  • 09:09 9 Ocak 2021
  • Güncel
DİYARBAKIR - İki oğlu cezaevinde olan Seniha Atalay, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için başlatılan açlık grevi eylemine dikkat çekerek, "Tecridin kalkması, onurlu bir barış yolunun açılması anlamına geliyor. Bunu herkes de biliyor" dedi.
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik sürdürülen tecridin tamamen kaldırılması ve cezaevlerinde artan hak ihlallerinin son bulması talebiyle Türkiye ve bölge cezaevlerinde siyasi tutsakların 27 Kasım itibariyle başlattığı açlık grevi eylemleri süresiz-dönüşümlü olarak devam ediyor. 44'üncü gününe giren eylemi 9’uncu gruplar devraldı.
 
Açlık grevi eylemine katılan ve Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan Ömer Atalay (32) 2015 tarihinde Diyarbakır'ın Sur ilçesinde sokağa çıkma yasakları sırasında tutuklanırken, kardeşi Hasan Atalay (25) ise 2016 tarihinde Rojava'da DAİŞ'e karşı savaşırken yakalanıp Türkiye'ye getirildi. Antep H Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan Hasan, açlık grevi eyleminin 3'üncü grubunda yer aldı. Anne Seniha Atalay tutsakların açlık grevi eyleminde olmasından dolayı gece uykularının kaçtığını belirtti.
 
'Nasıl ki çocuklarımız sessiz kalmadıysa, biz de sessiz kalmayacağız'
 
Cezaevinin koşullarına dikkat çeken Seniha, tutsakların taleplerinin meşru ve haklı bir talep olduğunu belirtti. Kürtlerin yaşananlara gözünü açması gerektiğini dile getiren Seniha, "Çocuklarımız cezaevinde baskı, zulüm ve işkence altında. Biz anneler olarak artık yaşananları kaldıramıyoruz. Beslenemiyorlar, tedavi olamıyorlar, temizlik ürünleri verilmiyor ve kaloriferler açılmıyor. Yaptıkları zulümler nedeniyle gözüme uyku girmiyor. Çocuklarımız sürekli aklımızda. Onlarda yaşanan bu zulme artık sessiz kalamayıp buna karşı çıktılar. Kimse bu koşulları kabul etmez. Onun için eylemleri haklı ve meşrudur. Biz de çocuklarımızın taleplerinin yerine getirilmesini istiyoruz. Kürtler de artık sessiz kalmasınlar. Çocuklarımız sessiz kalmadılar. O zaman biz niye yerimizde oturalım ki biz de sessiz kalmayacağız" dedi.
 
'Tek talebimiz tecridin kalkması ve onurlu bir barış'
 
Seniha, tek taleplerinin tecridin kaldırılması ve anlamlı bir barış olduğunun altını çizerek, tutsakların iki yıl önce de açlık grevi eylemine girdiğini ve o süreçte birçok tutsağın durumunun kritik noktaya geldiğini hatırlattı. Seniha, “Şimdi salgından dolayı sağlık durumları daha kötüye gidiyor. Sesimizi tüm dünyaya duyurmalıyız. Artık ne söyleyeceğimizi bilmiyoruz. Yemek hazırladığımda aklıma çocuklarım geliyor ve yiyemiyorum. Tutsaklar cezaevinde açlık grevinde, zulüm altında. Çocuklarım benim için ne kadar kıymetliyse tüm tutsaklar da o derece değerli ve kıymetli. Hepsi için kaygılanıyorum. Hasta olan tutsakları tedavi etmiyorlar. Ancak tacizci ve tecavüzcüler cezasız bırakılıyor. Zulmü kabul etmeyenler tutuklanıyor, yıllarca cezaevine kalıyor. Oğlum Ömer'e müebbet hapis cezası verildi" diye konuştu.
 
'Tecrit kalkarsa zulüm de son bulur'
 
Tutsakların içeride ailelerin ise dışarıda zulme maruz bırakıldığını ifade eden Seniha, milletvekillerinin, siyasetçilerin, avukatların, insan hakları savunucularının sessiz kalmaması gerektiğini ifade ederek şunları belirtti: "Cezaevinden cenazelerin çıkmasını istemiyoruz. Madem çocuklarımız halkı için bir adım atarak açlık grevi eylemine başladı. O zaman biz de sessiz kalmayarak çocuklarımızın hakkını arayacağız. Tecridin kalkması, anlamlı barış yolunun açılması anlamına geliyor. Bunu herkes de biliyor. Tecrit kalkarsa zulüm de ortadan kalkar. Cezaevlerinin kapıları açılır."
 
‘Psikolojik baskı uyguluyorlar’
 
Evinin defalarca basıldığını dile getiren Seniha, evde kimse olmamasına rağmen bütün eşyalarının dağıtıldığını ve kırıldığının altını çizdi. Evde olmadıkları bir gün yine evinin basıldığını söyleyen Seniha, "Evimin neden basıldığını sormak için gittiğimde bana çocuklarımı sordular. Zaten çocuklarım cezaevindeydi. Bu bahaneyle evimizi basıp psikolojik baskı uygulamak istiyorlar. Bunun başka bir nedeni olamaz. Bunu yapmaya hiç hakları yok. Aileleri incitmek için bunu yapıyorlar" diye belirtti.