KOBANÊ - Şengal alanına yönelik gerçekleştirilmek istenilen politikaları hakkında konuşan Fırat Bölgesi Kongreya Star Koordinasyon üyesi Rewşen Hacim, “Biz de Kongreya Star olarak her zaman ve her an ayakta olup, Şengal kadınlarının yanında olacağız. Gerekirse Şengal alanına gidip, Şengal halkıyla beraber mücadele edeceğiz” dedi.

 

Irak Merkezi Hükümeti ve Federe Kürdistan Bölgesi Yönetimi’nin Şengal’e ilişkin imzaladığı anlaşmaya tepki göstermek ve Êzidxan asayişine destek vermek için “Hepimiz Asayişiz” sloganıyla Şengal Asayişi önünde çadır kuran Şengalli Êzidîlerin eylemi 32’nci gününde devam ediyor. Şengal halkının direnişi ve bölgede yaşanılan krizi Fırat Bölgesi Kongreya Star Koordinasyon üyesi Rewşen Hacim değerlendirdi.

 

‘Şengal halkı yeni bir soykırımla yüz yüzedir’

 

Ortadoğu üzerinde kirli savaş politikalarının devam ettiğini söyleyen Rewşen, bu kirli politikanın Türkiye KDP ve uluslararası devletlerin öncülüğünde yürütüldüğünü ifade etti. Rewşan, “Güney Kürdistan’da yaşanılan kriz gün geçtikçe artarken, Şengal Bölgesine yönelik olan kirli pazarlıklar hala devam etmekte. Şengal’de yürütülen politikaların başını uluslararası devletler ve Türkiye çekerken, KDP ve Irak’ın desteğiyle bu politikaların nabzı daha da yükselmektedir. Şengal halkı 74 fermandan geçmiştir. Bu fermanlarda halk yaşanılacak en büyük şiddeti ve katliamlarla yüz yüze gelmiştir. Son fermanda KDP peşmergeleri Şengal alanını boşaltıp gitti. Şengal halkı soykırımla yüz yüze bırakıldı. DAİŞ çetelerinden özgürleşen Şengal kendi özsavunma, askeri ve sivil kurumlarını oluşturdu. Şuan Şengal halkı ikinci bir katliamla yüz yüzedir. Şengal’in özerkliğini kabul etmeyen KDP ve Irak gücü Şengal’i yeniden ele geçirmek için halkın sivil ve askeri kurumlarına saldırmakta. Osmanlı’dan beri Êzidî halkı soykırımlarla yüz yüzeyken, şuanda da Türkiye devletinin öncülüğüyle saldırılar gerçekleşmekte. Bu saldırılar bazen din, mezhep, ırk ve diğer ayrımcılıklar altında gerçekleşiyor. 2014’ten sonra oluşan Şengal sistemine yönelik saldırılar gün geçtikçe devam etmektedir” dedi.

 

‘Kaderimizi belirlemelerine izin vermeyeceğiz’

 

Onlarca Şengal kadını, çocukları ve gençleri kayıpken, hiçbir devlet tarafından bu kayıplar için herhangi bir çalışmanın yürütülmediğini vurgulayan Rewşen, “Birçok çocuk aç, susuz ve çıplak o dağlarda yaşamla mücadele etti. Binlerce Şengal’li aile hala çadırlarda yaşamakta. Hala kayıp olan kadınlara ait bir bilgi elde edilememişken, ne Irak hükümeti nede KDP ve diğer devletler Şengal’e yönelik yapılan saldırılar için herhangi bir çalışma yürütmedi. Aksine Şengal’e yönelik yapılan saldırılar karşısında sessiz kalıp, izlediler. Çocukların gözü önünde aileleri katledildi. Bu saldırılarla yüz yüze kalmış çocukların psikolojileriyle hangi güç ilgilenecek? Bunun faturası kime kesilecek? Bunca saldırı ve katliamlara rağmen kendi öz iradeleriyle oluşturdukları bir sistem mevcut ve bu temelde halk yaşama yeniden tutundu. Bizde topraklarımızdan göç ettik  ama Şengal halkının çektiği acı kadar bizler çekmedik. Biz başka bir gücün gelip de  kaderimizi belirlemesine izin vermeyeceğiz. Şengal halkı da kendi kederlerini çizmek için günlerdir asayişin önünde nöbet tutmaktadır. Şengal halkı kendi sistemlerini ve kurumlarını oluşturmak için binlerce bedel ödedi. Şuan güvenli ve huzurlu bir şekilde topraklarında yaşamaktalar. Güney Kürdistan Hükümeti Şengal alanının bu güvenliğini görmeli ve ona göre hareket etmelidir” diye vurguladı. 

 

‘Şengal için ayakta olacağız’

 

Rewşen, bugün Şengal üzerindeki politikaların Türkiye ve KDP politikaları olduğunu, bu temelde de Şengal üzerindeki saldırıların arttığını belirterek, “ Eğer Şengal’e yönelik herhangi bir saldırı olursa ve Şengal Özerk Yönetimini bozarlarsa Rojava ve Güney Kürdistan bölgesi büyük bir tehlikeyle yüz yüze kalacaktır. Hegemonik devlet güçlerinin tek bir amacı var o da Kürt halkının birliği ve özerk alanlarının olmasını engellemektir. Şuan Hem Türk devleti tarafından hem de hegemonik güçler tarafından Kürdü Kürde karşı kullanma politikaları artmıştır. Güney Kürdistan Hükümeti ve diğer devletler kendi çıkarları doğrultusunda siyaset yaptıkları için buradan Kongreya Star olarak Güney Kürdistan halkına sesleniyoruz; kendi çocuklarını kendi elleriyle katletmesinler Güney Kürdistan ve Şengal alanında Yaşanan krize karşı durmalılar. Şengal ve Rojava’da yaşanan devrimde dört parçadan binlerce bedel ödeyerek Kürt halkı olarak kazanımlarımız olmuştur. Bu temelde dört parça Kürdistan olarak kazanımlarımıza sahip çıkmalıyız. Şengal alanı stratejik bir yapıya sahiptir orda yaşanacak herhangi bir gelişme diğer alanları da etkileyecektir. 21. yüzyılda  hegemonik güçlerin hedefi kadınlardır, şuan nasıl Efrîn ve diğer işgal alanlarında kadınlar hedef alınıp kaçırılıp, öldürülüyorsa Şengal’de Özerk Yönetim sistemi ve kadın kurumlarının sistemleri bozulursa, kadınlar hedef alınacaktır. Şengal kadınlarının örgütü de hedef halindedir. Kadın şahsında yine Şengal Özerk Yönetimine saldırmakta. Şengal kadınları bunun farkındadır. Bu temelde de her gün aralıksız bir şekilde Şengal halkı ve Şengal kadınları ayaktalar ve eylemlerini sürdürmektedir. Biz de Kongreya Star olarak her zaman ve her an ayakta olup, Şengal kadınlarının yanında olacağız. Gerekirse Şengal alanına gidip, Şengal halkıyla beraber mücadele edeceğiz” diye kaydetti.

 

Rewşen konuşmasını sonlandırırken, “ Burdan bütün Kürt halkına ve diğer haklara sesleniyorum Şengal halkımızı korumak için Şengal halkıyla bir olup, mücadelelerine destek olalım” dedi.