Kadınlar çıplak arama ve tacize karşı bir araya geldi

  • 19:49 28 Aralık 2020
  • Güncel
İZMİR - Kadınlar Birlikte Güçlü, tacize, tecavüze ve çıplak aramaya karşı tepkisini yaptığı açıklama ile gösterdi. Kadınların tepkilerini aynı zamanda müzikal performans ile sergilemesine, pandemi gerekçe gösterilerek izin verilmedi. Performans ekibinden Mehtap Alişan, “Programlarımızı sanatı içine alarak yapmaya devam edeceğiz” dedi. 
 
Kadınlar Birlikte Güçlü, “Kadın kazanımlarıyla sokaklardayız” sloganı ile sosyal medyada başlayan “Me too” hareketi ile ortaya çıkan tacizlere ve çıplak aramaya karşı Karşıyaka İskelesi karşısında bir araya geldi. “Asla yalnız yürümeyeceksin”, “Kadın mücadelesi her yerde” ve “Kadınlar birlikte güçlü” yazılı pankartların yer aldığı açıklamada, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “Yaşasın örgütlü mücadelemiz”  ve “ İnsanlık onuru işkenceyi yenecek” sloganları atıldı. Açıklamayı kadınlar adına Ebru Dinçer okudu. 
 
‘İfşalar erkek iktidarlarını sarstı’
 
Kadınların tacize,  şiddet karşı sessiz kalmadığını söyleyen Ebru, sosyal medya üzerinden “Uykularınız kaçsın” sloganıyla başlatılan ifşa hareketi dikkat çekti. Ebru, “Kadın hareketinin özneleri, ifşa-teşhir hareketinin ortaya çıkardığı olanakları erkek şiddeti ve tahakkümünün geriletilmesiyle kadın mücadelesinin gelişimi için daha büyük mevzilere dönüştürmenin yol ve yöntem arayışı içinde. Memleketin Me Too'su olarak toplumsal erkeklikten beslenen, tek tek erkeklerin işlediği cinsel suçlara karşı açığa çıkan birikmiş öfkeyi; söz konusu toplumsal erkekliğin sırtını dayadığı ataerkil devletin tüm kurum ve dayanaklarına karşı örgütlüyoruz” dedi. 
 
‘Kadınlar erkek devleti teşhir etti’
 
Kadınlar olarak, eşitlikçi bir toplum yaratmaya kararlı olduklarını vurgulayan Ebru, devletin kadınlara ve LGBTİ +’ yi hedef almasına dikkat çekti. Ebru, “Bunun bir aracı da son günlerde tekrar gündeme gelen çıplak arama işkencesidir. HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun tekrar gündemleştirdiği çıplak arama işkencesinin ardından önce AKP Milletvekili Özlem Zengin, ardından İçişleri bakanı Süleyman Soylu çıplak arama işkencesi olmadığını iddia etti. Bunun ardından kadınlar bu defa erkek egemen devletin kendisini teşhir etti. Hem muhalif kadınlar hem de 15 Temmuz sonrası gözaltına alınan ve veya tutuklanan çoğu başörtülü kadın, sayısız gözaltı ve tutuklama sırasında kendilerine uygulanan çıplak arama işkencelerini açıkladı” sözlerini kullandı. 
 
‘Çıplak arama işkencedir’
 
Çıplak aramaya maruz bırakılan kadınlara yaşatılanların insan hakları ihlali olduğunun altını çizen Ebru, “Hiçbirinin yalnız olmadığını Kadınlar Birlikte Güçlü İzmir olarak buradan bir kez daha haykırmak istiyoruz: Asla yalnız yürümeyeceksiniz. Çıplak arama suçtur, işkencedir, insan haklarını ayaklar altına almaktır” diye belirtti.
 
Kadın özgürlük hareketinin gelişen her nüvesinin kadınlara umut ve güç verdiğini dile getiren Ebru “Kadınlar ne erkek şiddetine ne devlet şiddetine susmayacak” dedi. 
 
Açıklama, sloganlar ve alkışlar eşliğinde sona erdi.
 
Açıklamanın ardından kadınların hazırladıkları müzikal performans, pandemi gerekçe gösterilerek engellendi. 
 
Ardından ajansımıza konuşan Kadınlar Birlikte Güçlü İzmir’den Mehtap Alişan, “Kadın Müzesi” adıyla hem son taciz ifşalarına hem de çıplak aramaya ilişkin hazırladıkları müzikal ve tiyatral etkinliğin pandeminin gerekçe gösterilerek engellenmesini şu sözlerle değerlendirdi: “Her etkinlikte pandemi gerekçe gösterilerek kapatılıyor. Biz görüşmeleri yaparken bir müziğin ne kadar zararlı olabileceğine ilişkin soru sorduğunda bir cevap veremediler. Bize göre amaç medyaya daha farklı yansıtmak istemeleri. Özellikle çıplak aramaların gün yüzüne çıkmasını istememeleri. Sosyal medya ya da televizyonda farklı şekilde dönüyor ama çıplak aramaya maruz kalan arkadaşlarımız da var. Onlardan aldığımız beyanlar var. Bunları gün yüzüne çıkarmamak için bize karşı geldiler.”
 
Polis mantıklı gerekçeler karşısında ciddiyetsizlik sergiliyor
 
Sanatın tehlikeli görüldüğünü, geri adım atarlarsa bundan sonrasını toparlayamayacaklarına inanıldığını ve kendilerine yönelik saldırgan bir tutum sergilendiğini ifade eden Mehtap, “Durumu anlatıyoruz ve çok mantıklı ve akıl yürütmeye çalıştığımızda da o aklı gerçekten bir ciddiyetsizlikle bozuluyor. Hiçbir müzik hiçbir insana zarar verebilecek pandemiyi etkileyecek boyutta herhangi bir etkisi olacağını düşünmüyoruz”  sözlerini kullandı. 
 
‘Programlarımıza sanatı dahil edeceğiz’
 
Daha önce de eylemlerde performans sergilediklerini ve sanatın anlatım gücünün yurttaşların dikkatini çektiğini ifade eden Mehtap, bu durumun rahatsız ettiğini belirtti. Sanatı her daim kullanacaklarını vurgulayan Mehtap, “Kadınlar Birlikte Güçlü olarak bunu hep önemsedik. Sanatın dans, performans, müzik her biçimini yansıtmaya devam edeceğiz. Başka etkinliklerde aynı gerekçeyi sunarlar mı bilmiyoruz. İki gün önce alınan kararı üç gün sonra değiştirebiliyorlar. Biz programlarımızı sanatı içine alarak yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu.