‘Rus ve rejim güçleri anlaşmayı ihlal ediyor’

  • 09:05 6 Kasım 2020
  • Güncel
Dîcle Demhat
 
EYN ÎSA - Türkiye ve ona bağlı grupların Eyn Îsa’ya dönük saldırılarını değerlendiren Girê Spî Kanton Meclisi Eşbaşkanı Hêvîn Îsmail, “İşgal alanları genişletilmek isteniyor. Rus ve rejim güçleri saldırı zamanları sınır hatlarını terk ediyor. Rus ve rejim güçleri bu tutumlarıyla açık bir şekilde Türkiye taraftarı olduğunu ve kendi çıkarları doğrultusunda burada yer aldıklarını göstermiş oluyor” dedi. 
 
Türkiye 9 Ekim 2019’de Kuzey ve Doğu Suriye’ye başlattığı saldırılarını aralıksız sürdürüyor. Girê Spî ve Serêkaniyê kentleri Türkiye ve ona bağlı grupların denetimine geçerken, çevre köylere saldırılar ise devam ediyor. Son günlerde saldırılar Girê Spî Kantonu’na bağlı Eyn îsa ilçesine yoğunlaştı. Eyn Îsa ilçe merkezi ve köyleri olan Hoşan, Xalidiye, Dibis, Silîp, Hûriyê, Bîrereb, Sifeyan, Xirbet Beger, Gorhesen, Ebû Sire, Qizelî ve Saqir Lokantası saldırıların yoğunlaştığı bölgeler arasında. 16 Ekim günü Eyn Îsa merkeze yapılan saldırıda Hatim Zedan isimli çocuk ve Mihemed Sileman isimli sivil katledildi. 22 Ekim’de de M-4 yoluna yapılan saldırılarda Ehmed Elî Cuma (30) isimli sivil ağır yaralanmıştı. Türkiye ve Rusya arasında 22 Ekim 2019’da anlaşma imzalanmış ve bölgeye dönük ateşkes imzalanmıştı. Yine Demokratik Suriye Güçleri (QSD), BAAS rejimi ve Rusya arasında da anlaşmaya varılmıştı. 
 
‘Halkın güvenliğini sağlayan QSD’dir’
 
Yapılan anlaşmanın ihlal edilmesi ve bölgeye dönük saldırıların aralıksız devam etmesine ilişkin konuşan Girê Spî Kanton Meclisi Eşbaşkanı Hêvîn Îsmail, QSD, BAAS rejimi ve Rusya arasında imzalanan anlaşmaya işaret etti. Anlaşmaya göre Rus askeri güçleri ile rejim güçlerinin Fırat Bölgesi’nde konumlanacağını hatırlatan Hêvîn, bu güçlerin halkın güvenliği için de sınır hattında duracağını belirtti. Hêvîn, “Bu temelde halk artık saldırıların duracağını ve yapılan antlaşma temelinde bütün güçlerin ve Türkiye’nin uyacağını düşündük. Türkiye’nin Serêkaniyê ve Girê Spî işgalinin üzerinden bir sene geçti. Bununla beraber her üç güç arasında yapılan antlaşmanın üzerinden de bir sene geçti. Ve bir sene boyunca Eyn Îsa bölgesi üzerindeki saldırılar durmadı. Aynı zamanda diğer alanların üzerindeki tehditlerde durmamış. Bu saldırılar şunu gösteriyor, Rus gücü ve BAAS rejimi kendi çıkarları doğrultusunda bu alanlarda yer alıyor. Nasıl Amerika ve koalisyon gücü ilk saldırılarda alanı terk edip gittiyse Eyn Îsa bölgesine yapılan saldırılarda da Rus gücü ve BAAS rejimi terk edip gitmekte. Eyn Îsa köylerine nerdeyse her gün çeteler tarafından saldırı yapılıyor. Fakat Rus ve rejim güçleri bu saldırılara karşı bir cevap vermiyor. Yine bu saldırılara karşı direnen QSD güçleridir. Halkı koruyan, halkın çocuklarıdır” diye belirtti. 
 
‘İşgal alanları genişletilmek isteniyor’
 
Hêvîn, Eyn Îsa’da doğrudan halkın evlerinin hedef alındığını belirterek, halkın korkutulmak istendiğini ve alanın boşaltılmaya çalışıldığını vurguladı. “İşgal alanlarını genişlettirmek istiyorlar” diyen Hêvîn, saldırıların gerçekleştiği gün Rus ve rejim güçlerinin Eyn Îsa sınırından çekildiğini söyledi. Hêvîn, son aylarda M4 karayolunda gidiş ve gelişlerin durduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: “Demek ki çıkarları doğrultusunda yolu açtılar ve yine kapattılar. Türkiye devletiyle ortaklık yapan Rus ve rejim güçleri bu tutumlarıyla açık bir şekilde Türkiye taraftarı olduğunu ve kendi çıkarları doğrultusunda burada yer aldıklarını ve bu temelde de QSD gücünü zorladıkları ortaya çıkıyor. Rejim güçleri 2012’den beri bu saldırılar karşısında sessiz durmuş ve herhangi bir tutum sergilememiştir. Efrîn, Serêkaniyê ve Girê Spî işgal edildi, fakat bu işgallere karşı rejim herhangi bir açıklama yapmadı. QSD yani halkını korumak için direnen halkın çocuklarına karşı açıklama yaptı. Bunun için de halk eski rejim gücünü kabul etmiyor. Rejim bu topraklarda olacaksa her ulusun özgür bir şekilde kendi ana dilini ve kültürünü yaşamalarına izin verecek ve sistemimiz dahilinde burada durursa halk kabul eder. Ama eski BAAS rejim sistemini halkımız kabul etmez.”
 
‘Halk direnmekte kararlı’
 
Saldırılara rağmen halkın toprağını terk etmemekte ısrarcı olduğunu söyleyen Hêvîn, halkın çözümü mücadele edip direnmekte bulduğunun altını çizdi. Hêvîn, “Var olan saldırılardan halk korkmuyor. Eyn Îsa merkezine saldırı oldu. Saldırı sonucunda 11 yaşındaki Hatim Zêdan adlı çocuk yaşamını yitirdi, iki kişi yaralandı. Bu katliama karşı halk sessiz kalmadı fakat devletler sessiz kaldılar. Bu saldırılara ilişkin ve Türkiye ile ortaklarının alanda yürüttükleri psikolojik ve özel savaşa ilişkin seminerlerimiz, çalıştay çalışmaları ve toplantılarımız halkın arasında oldu. Bizler Girê Spî çocuklarıyız, Eyn Îsa’da Girê Spî’ye bağlı bir alandı. Ondan kaynaklı da Girê Spî’deki çalışmalarımızı Eyn Îsa’da yürütmeye çalışıyoruz. Girê Spî halkı olarak burada mücadelemize devam ediyoruz. Hiçbir zaman var olan saldırılar karşısında çalışmalarımızı yarım bırakmadık ve bırakmayacağız da. Eyn Îsa ve köylerine olan saldırılar mutlaka halkı etkilemektedir. Bir halkın emeklerini gasp etmek, düşman için kolay olabilir fakat halk için zordur. Buradan Rus güçlerine ve uluslararası insan hakları mahkemelerine sesleniyoruz, bu saldırılar karşısında artık sessiz kalınmamalı ve Rus güçleri de misyonuna göre hareket etmelidir” dedi.