HDP: Tutsakların haklı talepleri bir an önce karşılansın
- 15:20 31 Ekim 2020
- Güncel
VAN - Van F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde yaşanan hak ihlalleri nedeniyle dönüşümlü açlık grevlerinde olan tutsakların sorunlarına dikkat çeken HDP Van İl Örgütü, tutsakların taleplerinin bir an önce karşılanması gerektiğini vurguladı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van İl Örgütü, Van F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde yaşanan hak ihlallerine ilişkin Tuşba İlçe binasında basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUHAY-DER) Van Şube yöneticileri ve HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu’ndan sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dede de katıldı. HDP Tuşba ilçe binasını ablukaya alan polis, Van Valisi’nin “Eylem ve etkinlik yasağını” gerekçe göstererek engelledi. Bunun üzerine binada açıklama yapan HDP, tutsakların durumuna dikkat çekti.
HDP Tuşba İlçe Eşbaşkanı Edibe Babur, Covid-19 salgını süresince cezaevlerinde tutsakların sağlık ve yaşam hakkının koruyucu değil, tecrit edici uygulamalar şeklinde artarak devam ettiğini belirtti.
'Hak ihlalleri göz önünde’
Edibe, cezaevlerinde doluluk oranının fazla olduğunu, hijyen imkanlarının ve sağlıklı beslenmenin kısıtlı olduğunu dile getirerek tutsakların sürekli hak ihlalleri ile karşı karşıya kaldığını belirtti. Edibe, “Bu nedenle hapishanelerde de çeşitli eylemsellikler gerçekleşmekte ve hak ihlallerine bağlı olarak eylemsellikler de şiddetini arttırmaktadır. En son bu durum açlık grevi aşamasına gelmiştir. Bu aşama hak ihlallerinin vahametini de gözler önüne sermektedir. Anayasa ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşme hükümleri de göz önüne alınarak, tecridi derinleştiren yaklaşım ve uygulamalar terk edilerek, talepler kabul edilip hak ihlallerine biran evvel son verilmelidir” dedi.
‘Hepatit hastalıkları yaygınlaşmaktadır’
Cezaevlerinde hasta tutsakların tedavi edilmemesine de dikkat çeken Edibe, Adalet Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve cezaevi idareleri ile cezaevi güvenlik birimlerinin bilinçli bürokratik işlemlerinin sonucu olarak hasta tutsakların tedavi edilmeyerek ölüme terk edildiğini vurguladı.
Bürokrasi işkencesine Adli Tıp Kurumu (ATK) ve infaz savcılıklarının da ortak olduğunu ifade eden Edibe, “ATK uygulamaları ve raporları ile infaz uygulamasına ikinci bir infaz yöntemi önererek bu ölümlerin sebebi haline gelmiştir. Hasta mahpuslar cezaevi revirlerinde haftada iki gün bulunan pratisyen hekimleri üstünkörü muayeneleri ile tedavi edilmeyen koğuşlarına geri gönderilmektedir. Hasta mahpusların tedavileri zamanında ve doğru yapılmadığı için cezaevlerinde kanser, tüberküloz, şizofreni ve hepatit hastalıkları yaygınlaşmaktadır. Bu yöntem tüm cezaevlerinde sistematik olarak uygulanmakta adeta mahpuslara hastalıkları üzerinden işkence yapılmaktadır. Cezaevlerinde hasta tutsakların durumuna ilişkin bir insani çözüm bulma konusunda yetkilileri bir kez daha göreve çağırıyor; çözüm bulunmadıkça yaşanan her ölümden sorumlu olacaklarını hatırlatıyoruz” diye konuştu