
İstanbul Sözleşmesi için ‘ortak mücadelede buluşma’ çağrısı
- 09:01 20 Ekim 2020
- Güncel
Gülistan Azak
İSTANBUL - Kadınlar İstanbul Sözleşmesi tartışmaları son bulana kadar alanlarda ses çıkarmaya devam edeceklerini belirterek, “Söz söyleyebilecek tüm kurum ve kişilerden en büyük talebimiz ortak mücadelede buluşmaktır” dedi.
AKP-MHP ittifakının gündeme getirdiği İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme tartışmalarına karşı kadın örgütlerinin tepkileri de sürüyor. Kadınlar gerçekleştirdiği eylemlerle hükümete, adliyelerde de katıldıkları duruşmalarda hakim ve savcılara haklarını hatırlatmaya devam ediyor.
65 günlük aranın ardından 1 Ekim’de açılan Meclis'e de seslenen Kadın Meclisleri üyeleri, milletvekillerine kendileriyle sözleşmenin uygulanması için “ortak mücadelede buluşma” çağrısında bulundu.
‘Meclis sorumluluğunu yerine getirmeli’
Aşkın Koç, kadına yönelik şiddet karşısında mahkemelerin cezasızlık, polislerin ise uzlaştırmacı tavır takındığını belirterek, devletin önleme ve caydırıcılıkta herhangi bir etkinliğinin olmadığını kaydetti. Hükümetin “aile” kavramını kadının yaşamından önemli bulduğunu ifade eden Aşkın, buna karşı çıkmaya devam edeceklerini vurguladı. Aşkın, İstanbul Sözleşmesi’nin etkin uygulanması için Meclis’i sorumluluğunu yerine getirmeye çağırdı. Aşkın, “Cezasızlık olduğu sürece şiddet artarak devam edecek. İstiyoruz ki, kadınlar korkarak yaşamasınlar. Özgürce sokağa çıkabilsin, konuşabilsinler. Çeşitli bahanelerle öldürülmesinler. Tam da bu anlamda meclisin yapması gereken adımlar var. Bu konu Meclis gündemine alınmalı” sözlerini kullanadı.
‘Önlem ve koruma politikaları geliştirilmeli’
Handenur Dayıca, erkek-devlet tarafından kadın kazanımlarına dönük müdahale ve engellemelerin yaşandığını hatırlatarak, “Söyleyecek sözümüz var. Meclis’ten öncelikle beklediğimiz kadın-erkek fırsat eşitliği komisyonunda bekleyen yasaların gündeme alınması. İstanbul Sözleşmesi için etkin uygulanma programlarının hazırlanması ve acil olarak kadın, çocuk, dezavantaj ve kırılgan gruplar için önleme ve koruma politikaları geliştirilmesidir” dedi.
‘Ortak mücadelede buluşmak gerek’
Adliye salonlarında da adalet aradıklarını belirten Nazlıcan Arslan ise “Gerçek adalet arıyoruz. Kadınların öldürülmediği, bir arada, sokakta, evlerinde kendilerini güvende hissedebildiği bir hayat düşlüyoruz ve bunun peşindeyiz. Bu süreçte bir kazanım elde ettik. İstanbul Sözleşmesi var elimizde. Ne olursa olsun biz kadınlar olarak bu kazanımlarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Bugünkü sorunumuz sözleşmenin elimizden alınmaya çalışılması değil, konuşulması gereken sözleşmenin daha etkin uygulanabilir olmasıdır. Bu sistem içerisinde söz söyleyebilecek tüm kurum ve kişilerden en büyük talebimiz bizimle beraber aynı yolda yürümeleri ve ortak mücadelede buluşmalarıdır” diye konuştu.