URFA -  Urfa’da gözaltına alınan ve 10 gün gözaltında tutulan Barış Anneleri, bu saldırıların amacına ulaşamayacağına vurgu yaparak, “Çalışmalarımızı durduramayacaklar. Biz barış için mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi. 

 

Urfa’da 6 Ekim’de yapılan ev baskınlarında 4’ü barış annesi 11 kişi gözaltına alınmıştı. 10 gün gözaltında tutulan ve iki kez gözaltı süresi uzatılan 11 kişiye telefon tapeleri, gidilen taziyeler, aile ziyaretleri, fiziki ve teknik takip kayıtları sorulmuştu. Barış Annesi Adalet Çay’a ev hapsi verilirken, 10 kişi ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.

 

Barış Anneleri Hedla Oğur ve Meyaser Korkmaz, gözaltı sürecini anlatarak, annelerin hedef alınmasına tepki gösterdi.

 

‘Yılda en az 3 defa evimiz basılıyor

 

Hedla Oğur, gözaltına alınmalarının tesadüfî bir durum olmadığını ifade etti. Köyde bostan işiyle uğraştığı sırada evine baskın düzenlendiğini kaydeden Hedla, Suruç’tan Urfa’ya götürüldüğünü belirtti. Hedla, gözaltı gerekçesini öğrenemediğinin altını çizerek, “TEM’e gittik ve bana suç işlediğimi söylediler. Ben de onlara ‘Hiçbir suç işlemedim, bana suç çıkardınız’ dedim. Sıkıldıkları gibi evimi basıyorlar. Yılda en az 3 defa evimiz basılıyor ve ya ben ya eşim ya da çocuklarım gözaltına alınıyor. Bu defa da cenazeye katılmamız gerekçesiyle bizi aldılar. Tek dertleri sürekli gözlerinin önünde olmamızdır” diye konuştu. 

 

‘Annelere yönelik saldırılar yeni değil’

 

Hedef haline getirildiklerine dikkat çeken Hedla, “Barış Anneleri’nin yaşı büyüktür. Koronavürüse karşı kritik bir yaştalar. Dışarıda o kadar korona tedbirlerinden bahsediyorlar ama gözaltına alındığımızda koronayı unutuyorlar. Annelere yönelik saldırılar yeni değil ve daha da devam edecektir. Biz de asla durmayacağız. Onlar her zaman bizi takip ediyor. Günlük işlerimizden temel ziyaretlerimize kadar bir şeyler çıkarıyorlar. Ne evimizde rahatlıkla oturmamıza ne de günlük işlerimizi yapmamıza izin veriyorlar” ifadelerini kullandı.

 

’10 gün boyunca TEM’de kaldık’

 

Meyaser, taziyeye katılmanın suç sayıldığına işaret ederek, bunun için 10 gün boyunca TEM’de tutulduğuna dikkat çekti. Sabahın erken saatinde evinin basıldığını dile getiren Meyaser, “Gözaltına alınma sebebimizi ısrarla sormamıza rağmen bize cevap verilmedi. Bize, dosyada gizlilik kararı olduğunu söylediler ve TEM’e götürüldük. Kimin suç işlediğini bilmiyorduk. Gözaltındayken 2 defa gözaltı süremiz uzatıldı. Alınan ifademizde ise bize ‘Taziyeye neden katıldınız?’ sorusu soruldu. Taziyeye katılmak suç değildir bir haktır. Neden taziyeye katılmayalım? O ailelerin acısını paylaşıyoruz. Böyle şeyler sorgulanamaz ve kabul edilemez. Taziyeye katılmayı suç saydıkları için 10 gün TEM’de kaldık” sözlerine yer verdi.

 

‘Barış Annelerine yönelik saldırılardan sonuç çıkaramayacaklar’

 

Bu saldırıların annelerin mücadelelerine engel olamayacağını vurgulayan Meyaser şöyle devam etti: “Biz barış annesiyiz. En önemli talebimiz ise barıştır. Hiç kimsenin ölmesini ve acı çekmesini istemiyoruz. Tek amacımız kalıcı bir barışın sağlanmasıdır. Sadece taziyeye katıldığım için 10 gün boyunca TEM’de kalmam kabul edilecek bir şey değildir. Barış Annelerine yönelik saldırılardan hiçbir zaman sonuç çıkaramayacaklar. Hiç kimse Barış Annelerinin barış için yaptıkları çalışmalarının önüne geçemez. Yine her adımımızı kalıcı bir barışın sağlanması için mücadele ile atacağız.”