Gülistan Azak

 

DİYARBAKIR - İlaç fiyatlarına yapılan 26,4 zammı “ekonominin sağlıktaki krizi” olarak nitelendiren SES Eşbaşkanı Gönül Adıbelli, “Sağlık hafife alınacak bir alan değil. İnsanların sağlığı ile oynanamaz” uyarısında bulundu. 

 

Geçtiğimiz günlerde ilaç fiyatlarına yüzde 26,4 zam yapılmasıyla birlikte 19 Şubat’tan itibaren tüm eczanelerde ilaç fiyatları zamlı satılmaya başlandı. Kronik bir rahatsızlığı bulunmayanlar dahi yılda birkaç kez de olsa basit sağlık sorunları için eczaneye uğruyorlar. Örneğin c vitamini alıyor veya ağrı kesici için eczaneye gidiliyor. Bu ilaçlara da hiç azımsanmayacak kadar zam geldi. Bazı kanser, tansiyon, göz, hatta grip ilaçlarını dahi artık eczanelerde bulmak zorlaştı. Daha önce 9.94 TL'den alınan bir ağrı kesicinin fiyatı zamla birlikte 12. 27 TL’ye çıktı. Kaşıntı ilacının fiyatı ise 45 TL'den 49.90 TL'ye çıktı. 

 

Türkiye’nin içinden geçtiği kaos ve kriz, ilaç sektörünü de etkisi altına almaya başlarken, özellikle 2.69 olan Euro kuruna gelecek zam beklentisi sürecinde eczaneler, ilaç dağıtmayan depoları suçlayarak, organize oldukları mesaj grupları üzerinden birbirlerinden ilaç temin etmek zorunda kaldıklarını belirtti. Geçen hafta ise ilaçtaki zam krizi çözüldü ve Euro kuruna yüzde 26 zam gerçekleştirildi. Zam bu haftadan itibaren geçerli olmaya başladı. 

 

‘İlaç zammı ekonomik krizin sağlıktaki yansımasıdır’

 

Sağlık alanındaki son gelişmeleri, cezaevlerinde PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması talebiyle süren açlık grevlerine destek vermek amacıyla 20 Ocak'ta Diyarbakır E Tipi Cezaevi önünde gerçekleştirilen eyleme katıldıktan sonra çalıştığı Diyarbakır Kadın ve Doğum Hastanesi tarafından hakkında soruşturma başlatılıp, açığa alınan Sağlık ve Sosyal Emekçiler Sendikası (SES) Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Gönül Adıbelli değerlendirdi.  Her yıl ilaçlara belli oranda zamların yapıldığını belirten Gönül, ilaç fiyatlarına yapılan son 26,4 zam oranını ise “aşırı” buldu. 26,4 zam oranının gerek eczaneleri gerek ise hastaları zorlayacağını vurgulayan Gönül, söz konusu zammı “ekonominin sağlıktaki krizi” olarak nitelendirdi. İlaçlara yapılan zammın eczaneleri ve hastaları büyük ölçüde etkileyeceğinin altını çizen Gönül, zammın eczaneleri stok yapmaya, hastaları ise ilaç bulamamaya maruz bırakacağını kaydetti. 

 

‘Emekli maaşları ilaç zammını karşılamıyor’

 

Emeklilere yapılan yüzde 10’luk zamları anımsatan Gönül, emekli maaşların zaten vergilerle eridiğini, yapılan ilaç zamları ile birlikte ise tükeneceğini dile getirdi. Kronik olarak bir rahatsızlığı bulunmayanların dahi yılda birkaç kez de olsa basit sağlık sorunları için eczaneye uğradığını dile getiren Gönül, söz konusu emeklilerin yaş ortalamasının dikkate alınması halinde eczane müşterilerinin büyük çoğunluğunun emeklilerden oluştuğunu söyledi. Emekli maaşlarına yapılan zamların yeterli oranda olmadığını dile getiren Gönül, “Yapılan zamlar karşısında eriyen emekli maaşlarından da anlaşılacağı üzere emeklilere yapılan zamlı maaşlar sağlıklı ve yeterli değil. Emekliye verilen zamlı maaşlar ilaçlara yapılan yüzde 26,4 zam oranını karşılamıyor” diye konuştu. 

 

'Krizin sorumlusu AKP’

 

Ülkede derin bir ekonomik kriz olduğunu belirten Gönül, bu durumun sağlık sektöründe de ciddi sorunlara da yol açtığını ifade etti. Halk tarafından ekonomik krizin ciddi oranda hissedildiğine dikkat çeken Gönül, AKP Hükümeti’nin ise var olan krizi gizlediğini hatta yasakladığını aktardı. Var olan ekonomik krizi tüm çabalara rağmen gizlemeyi başaramayan AKP’nin, buna karşı çıkan halkı ise “terörist” olarak lanse ettiğini belirten Gönül, şöyle devam etti: “Esnaf, pazarcı ve tüketicinin sorunlarının asıl nedeni olarak komisyoncular ve aracılar gösteriliyor. Peki bu komisyoncular ve aracılarda devlet desteği yok mu? Yoksa bu kişiler neden hala tespit edilemiyor? Tüm bu sorular cevap beklerken, bu duruma tepki gösteren halkı Cumhurbaşkanı ise ‘terörist’ olarak ilan etmekten geri durmuyor. Aksine ‘siz merminin fiyatını biliyor musunuz?’ diye sorarak militarist bir söylemle azarlamayı tercih ediyor.” 

 

Ekonomik krizin yansımalarının yakın zamanda daha fazla hissedilir duruma geleceğine işaret eden Gönül, 31 Mart yerel seçimleri sonrası için de uyarılarda bulundu. AKP’nin yerel seçimlerden sonra ekonomik krizi daha fazla yoğunlaştırma planları içerisine gireceğine dikkat çeken Gönül, AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın “domates-mermi” çıkışını anımsattı. Tüm sektörlerde yaşanan sorunların nedeninin sürdürülen savaş politikaları olduğunun altını çizen Gönül, ekonomik krizin sorumlusu olarak ise Hükümeti işaret etti.

 

‘İlaç tanzim satış noktaları kurulsa şaşırmam’

 

Tanzim satış noktalarında yaşanan uzun kuyruklara da değinen Gönül, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “halkı erzak kuyruklarından kurtardım” söylemleri ile çeliştiğini kaydetti. Sağlıkta yaşanan ilaç yokluğuna çözüm üretemeyen Hükümetin yakın bir zamanda ilaç satışı için tanzim çadırları kurmasına şaşırmayacağını dile getiren Gönül, “Çünkü bugün tüketici aradığı ilacı bulamadığı için belki de farklı yolları zorlayacak. Faklı alternatifler üretmeye çalışacak. Belki de doğru ilaca ulaşamayacak. Sağlık hafife alınacak bir alan değil. İnsanların sağlığı ile oynanamaz. Bu nedenle Hükümetin sağlıkta yaşanan sorunları biran önce çözüme kavuşturacak adımlar atması gerek. İlaçlara ulaşılabilirliğini arttıra bilmek için Hükümetin Euro bazından bağımsız, uzun vadeli, yerli ve yeni ilaç politikalarını oluşturması gerek. Böylece yaşanan yüksek ilaç fiyatlarının önüne geçilebilir” dedi.