"Birçok kavram var yaşamımızda. Derinliğini bilmediğimiz ya da bilip de çok hakkını veremediğimiz o kavramlar. İşte bu kavramlardan bir tanesi de ya da en önemlisi de fedailiktir. Feda olmak, feda etmek zalime başkaldırmaktır."

 

Sinem Adalı

 

Tarihin değişik dönemlerinde fedailik kavramı karşımıza çıkar, bazen bir düşünce uğruna, bazen bir inanç uğruna bazen de yaşam uğruna 'yaşam hakkı kutsaldır' diyerek o hakkı savunmak için feda-i olunur. Bu gerçekleşme biçimi de kutsal kitaplarla sabittir. Birçok kutsal kitap bunu  yazar, bir çok düşünce bunu kabul eder, hukuk da bunu 'ayıp olmasın' diye bazen yaşam hakkına bir saldırı olduğunda gündemine alır. Ama ne olursa olsun fedailik siyasal, hukuki, yaşamsal ve askeri olarak vardır ve var olacaktır. Yaşam diyalektiğinin iki uçla işlediği ve birbirini bütünlediği bu iki kavram bu iki diyalektik bütünleşiktir özünde ve biri olmadan bir diğerinin olması da zor ve imkansızdır.  

 

Hakikat yolunda Efrîn halkı Fedai oluyor!

 

Her halkın, ulusun fedaileri olduğu gibi, her felsefenin ve her düşüncenin de fedaileri bulunmakta. Bazen bilim uğruna, bazen bir deneyi kanıtlamak için bazen de varlık adına fedaileşme gerçekleşir feda-i olunur. 

 

Şimdi ise Efrîn'de bir savaş var ve bu savaş cana, mala  ve insanlığın tüm  varlığına, tarihine ve toplumsal değerlerine kast ediyor. Öyle bir savaş ki hiçbir değer yargısını tanımıyor, talan ediyor, yakıp yıkıyor kaos yaratarak. Her açıdan insanlığın varlığına saldırıyor. Bu noktada halk fedaileşerek devreye giriyor ve kendi toprağının, insanlığının ve geleceğinin fedaisi oluyor. Kendi tavırlarını fedaileşerek ortaya koruyorlar. Halklaşan bir fedailik gerçeği var oluyor ve halkın kendisi fedai oluyor. Şu anda Efrîn'de bir fedailik gerçeği var ve halk bu feda-i çizgisinde kendi varlığını koruma ve özgürlüğünü savunma arayışında. Ama fedaileşerek bunu yapıyor. Feda-i olarak kendini var ediyor, sesini duyuruyor ve 'ben varım' diyor görene duyana...

 

7 bin insan teslimiyete karşı fedailik yolunda

 

Efrîn'in tümden kuşatıldığı ve göçebelerle birlikte halk sayısının 7.000 civarında olduğu belirtildi. İşte burada halkın kendi toprağı için kendi yaşam değerleri ve kendi geleceği için feda-i olma savaşı var ve devam ediyor. Halk buradan çıkmayarak kendini feda ediyor ve insanlığını kurtarıyor. 

 

Acaba bu çağda fedailik bir tercih midir diye sormadan da edemiyor insan. Fedailer insanlık adına yapılan ayıpların örtünmesidir, yapılan kirli pazarlıkların bozulmasıdır. Yapılan tüm çirkin oyunların son bulmasıdır. Belki zor ama gerçek. Belki tarifsiz ama somut. Belki görünmez ama vardır. Halk Efrîn'de başka bir yaşam seçeneği bulamıyor onurlu bir şekilde kendini feda ediyor. Teslimiyete ihanete gitmeden kendi onurunu koruyor.