Olay yeri incelemesi 7 ay sonra yapıldı: Dava zaman aşımına bırakıldı

  • 09:01 3 Ekim 2018
  • Hukuk
ŞIRNAK- Cizre'deki yasak sırasında Cudi Mahallesi’nde yaşanan patlamada yaşamını yitiren 7 yaşındaki Ayşenur Geçit ve 4 yaşındaki Harun Çağlı’nın dosyası zaman aşımına bırakıldı. Dosyada yer alan araştırma tutanağında, patlamadan 7 ay sonra olay yeri incelemesinin yapıldığı ve fail ya da faillerin kimlik tespitinin mümkün olmadığına yer verildi. 
 
Şırnak'ın Cizre ilçesinde ilan edilen sokağa çıkma yasağı döneminde yaşamını yitirenlerin dava dosyaları “kovuşturmaya yer yok” denilerek kapatılıyor. Tozlu raflara bırakılan dosyalardan biri de yasak sırasında mahallede oyun oynarken patlayan cisimle yaşamlarını yitiren Ayşenur Geçit (7) ve Harun Çağlı (4) dosyası. 25 yıl zaman aşımı kararıyla “daimi arama” kararının verildiği dosyadaki tutanakta, olaydan yaklaşık 7 ay sonra olay yeri incelemesinin yapıldığı ve raporda tüm araştırmalara rağmen fail ya da faillerin tespit edilmediğine yer verildi. 
 
Cudi Mahallesi’nin Yaman Sokağı’nda 30.03.2016 tarihinde meydana gelen patlamada boş arazide oyun oynayan 2 çocuk ağır yaralandı. Harun'un başından, Ayşenur'un da kol, bacak ve yüzünden yaralandığı olayda, Harun Cizre'den Batman'daki hastaneye götürüldüğü sırada yolda yaşamını yitirdi, Ayşenur ise sevk edildiği Batman'da iki kol ve bir bacağı kesildikten bir gün sonra yaşamını yitirdi. Olaya ilişkin daha sonra açılan kamu davası, geçtiğimiz aylarda verilen “daimi arama” kararıyla failli meçhule bırakıldı.
 
‘Kimlik tespiti mümkün değil’ denilerek daimi arama kararı verildi 
 
Kararda şu ifadeler yer aldı: "30.03.16 olay tarihinde Cudi Mahallesi Yarma Sokak üzerinde bir patlama meydana geldiği ve 2 çocuğun yaralandığı şeklinde anons yapılması üzerine kolluk görevlilerince olay yerine intikal edildiği, patlamanın Cudi Mahallesi Burcan Sokak ile Ak Sokak arasında kalan boş arazide meydana geldiğinin görüldüğü, patlama neticesinde yukarıda açık kimlik bilgileri yazılı Ayşenur Geçit  ile Harun Çağlı'nın hayatını kaybettiği olayla ilgili olarak; bu eylemi gerçekleştiren şüpheli veya şüphelilerin yapılan tüm araştırmalara rağmen kimliklerinin tespitinin mümkün olmadığı, bu suçlar ile yukarıda belirtilen kanun maddelerinde ön görülen ceza miktarları dikkate alındığında TCK’nin… maddesine göre 25 yıllık dava zaman aşımı süresine tabi olduğu soruşturma evrakı kapsamında anlaşılmış olmakla… ."
 
Patlamadan 7 ay sonra olay yeri incelemesi yapıldı
 
Dosyada yer alan araştırma tutanağında ayrıca, tek paragraflık bir açıklamaya yer verildi. Tutanakta, olay yerinde ne bir kamera ne de görgü tanığının olmadığı bundan ötürü olayın faillerinin bulunamadığı belirtildi. Olayın yaşandığı tarihten yaklaşık 7 ay sonra 27.10.2016 tarihinde saat 12.40 sularında olay yerine giderek inceleme yapan polislerin, görgü tanığı şahıs ya da şahıslara rastlanılmadığı ve olayı gerçekleştiren faillerin tespitinin yapılamadığı aktarıldı. 
 
Hafriyat mahallede ki boş alana boşaltıldı
 
Dosyada şüpheli olarak görülen traktör şoförleri A.B., C.İ. ve S.İ. ifadelerinde, olayın yaşandığı günden birkaç gün önce çatışmalardan arta kalan ve sürekli Dicle Nehri’ne döktükleri hafriyatları o gün havanın yağışlı olması nedeniyle mahallede ki boş araziye döktüklerini belirtti. 
 
Konuya ilişkin A.B.'nin verdiği ifadede şunlar yer alıyor: "Sahada yapılan moloz ve hafriyatı kaldırma, temizleme çalışmalarında kaldırılan moloz ve hafriyatları taşımak amacı ile aylık anlaştık. Benimle birlikte traktörü olan C.İ. ve S.İ. ile de anlaşılmış. Biz de hafriyatları alıp Dicle Nehri’nin kenarına döküyorduk. Günlük ortalama 12 ila 13 sefer atıyorduk. Ancak 2-3 gündür havaların yağışlı olması nedeniyle 2 gün önce Cudi Mahallesi Viran Sokağın bitişiğinde bulunan yolun üzerindeki moloz yığınını traktöre yükledik. Üçümüz bahsettiğim adrese boşaltmak üzere yola çıktık. Orada 2 arkadaşım hafriyatı boşalttı. Tanımadığımız birisi gelip bir daha boşaltmaya kalkıştığımızda bizi şikâyet edeceğini söyledi. Ben de yükümü Dicle Nehri’nin kenarına götürüp boşaltım. Birkaç gün sonra da orada bir patlama yaşandığını duydum. Biz hafriyatları götürürken içine bakmıyoruz. O yüzden patlayıcı olup olmadığını  görmedim."