ANKARA - Ankara Katliamı davasının karar gününde sanık avukatlarının Kur'an ayetleriyle savunma yapmaları dikkat çekti. Sanıklar ise savunmalarında kendilerine yöneltilen tüm suçlamaları reddetti.  

 

Ankara Katliamı davasının karar duruşması, Sincan Ceza İnfaz Kurumu içerisindeki duruşma salonunda görülmeye devam ediyor. Duruşmanın dördüncü gününde de aileler, Kızılay'dan kaldırılan otobüslerle duruşma salonuna geldi. Yine 4 arama noktasından geçirilen ailelere, 6 noktada ise kimlik kontrolü yapıldı. Cezaevi kampüsünün çevresindeki bazı noktalarda TOMA ve zırhlı araçlar konuşlandırıldı. Duruşma salonuna sarı basın kartı olmayan basın emekçileri alınmadı.

 

Dün mahkeme başkanın "Geceye kadar sürse de karar vereceğim" sözü ise sanıkların 1,5 saatlik savunmalarından kaynaklı karar açıklaması bir gün daha uzatıldı. Bugün sanıkların ve sanık avukatlarının savunmalarından sonra mahkeme başkanının karar vermesi bekleniyor. 

 

Fotoğrafları gönderdiğini inkar etti

 

Duruşma sanık Hakan Şahin'in savunmasıyla başladı. Katliamdan önce keşif yaptığı söylenen Hakan Şahin, hastane için Ankara'ya geldiğini öne sürdü. Yakup Yıldırım'ın telefonunu şarjı ve kontorü olmadığı için  kullandığını söyleyen sanık Hakan, "Keşif için çektiğim yerlerin fotoğraflarını  Yunus Durmaz'a gönderdiğim yalan dan ibarettir" dedi. 

 

'CMK'dan avukat istemiyorum' 

 

Ardından söz alan bir diğer sanık Yakup Şahin de, avukat ve zaman talebinin ret edildiğini bundan kaynaklı savunma yapmayacağını söyledi. CMK'dan atanan avukat istemediğini belirten sanık Yakup, ek süre talep isteyerek savunmasını öyle yapacağını vurguladı. 

 

'HDP'ye bombalı saldırı olmadı, yargılanma yapılamaz' 

 

Ardından savunma yapan sanık avukatı Orhan Şahin, Kur'an ayeti okudu. Adil bir yargılanmanın olmadığını öne süren Orhan, müvekkili Hüseyin Tunç'un savunmasını yaptı. Müvekkilinin herhangi bir  örgütü bilmediğini iddia eden Orhan, "O zamanlar müvekkilim yeniden gübre taşıyordu. Dosyada HDP binasını bombalayacağı bilgisi yer alıyor. Müvekkilimin gübre taşıdığı süre zarfında HDP'ye bombalı saldırı olmadı ve müvekkilim bu yargılamayı hak etmiyor" dedi. 

 

'FETÖ'cülerin işi' 

 

Savunmasına Kur'an ayeti ile devam eden Orhan'a aileler tepki gösterdi. Yeniden savunmaya devam eden Orhan, Antep'te PKK'lilere ait yerlerin ortaya çıktığını iddia ederek, şöyle dedi: "Dosyada müvekkilimin fotoğrafları olduğu söyleniyor. Ana dosyada müvekkilime ait değil elde edilen hardisklerde PKK'liler yer alıyor. Bunlar FETÖ'cülerin işidir. Şuan ölen Yunus Durmaz kimsenin sözünü dinleyeceği bir adam değil, bir iki üç defa bir şey söyleyip yapılmadıysa Yunus direk kafaya sıkan bir adam." 

 

'Yunus Durmaz DAİŞ üyesiydi' 

 

Yunus Durmaz'ın DAİŞ üyesi olduğunu kaydeden Orhan, "Yunus çocuğunu bile okula gönderen bir adam değildi. Okulun günah yerleri olduğunu söylerdi. Şimdi Hakan Şahin ve Yunus Durmaz'ın arasında büyük bir kültürel fark var" iddialarını öne sürdü. 

 

'Hakan Şahin'nin bomba taşıdığını kanıtlayın, mesleği bırakırım' 

 

Orhan, müşteki avukatlarını kast ederek, "Hakan Şahin'in Antep'ten İstanbul'a bomba taşıdığını ispatlarsanız Şeref'im namusum üzerine bu mesleği bırakacağım" dedi.  Bunun üzerine aileler, "Sende şeref var mı" diye tepki gösterdi. 

 

'Mahkeme daha önce çok hatta yaptı' 

 

Ardından adalet taleplerini yenileyen Orhan, daha önce mahkemelerde hata yapıldığını, bu hataların Mahir Çayan'a, Deniz Gezmiş'e yapıldığını söyledi. Bunun üzerine katılımcılar, "Onların adlarını ağzınıza almayın" diye tepki gösterdi. Mahkeme başkanının araya girmesiyle sanık avukatı Orhan, savunmasını Kur'an ayetlerini okuyarak sonlandırdı.

 

Yakup Karaoğlu'nun 'örgüt yöneticiliğinden' ceza alması istendi

 

Avukat Orhan'ın müvekkilleri hakkındaki savunmasının ardından mağdur ailelerin avukatı Eylem Sarıoğlu söz aldı. Eylem, duruşmanın üçüncü gününde Sanık Yakup Karaoğlu ve Esin Altıntuğ, arasındaki tartışmadan sonra sanık Yakup Karaoğlu’nun "örgüt üyeliği"nden değil "yöneticiliğinden" ceza almaları yönündeki taleplerini hatırlattı. Eylem, savcının mütalaasında “silahlı terör örgütü üyeliği“nden ceza istediği Yakup Karaoğlu’nun konumunun değiştiğini ekledi. 

 

Sanıkların son sözü alındı

 

Mahkeme Başkanı Selfet Giray, sanıklara son sözlerini sordu. Sanıkların savunması ardından mahkeme heyeti saat 17.00'a kadar duruşmaya ara verdi.