ANKARA - DAİŞ eliyle gerçekleştirilen Ankara Katliamı'nın karar duruşması, "kalıcı OHAL" koşullarında Sincan Cezaevi Yerleşkesi'nde başladı. 

 

10 Ekim 2015 tarihinde DAİŞ'in Ankara Gar'ında gerçekleştirdiği ve 103 kişinin yaşamını yitirdiği 500'den fazla kişinin yaralandığı katliam davasının karar duruşması, Sincan Cezaevi Yerleşkesi Mahkeme Salonu'nda başladı. Önceki duruşmada verilen mütalanın ardından karar verilmesi beklenen duruşma için Türkiye'nin birçok kentinden aileler Ankara'ya geldi. Kurtuluş Parkı'nda bir araya gelen aileler, buradan duruşmanın görüleceği Sincan'a geçti. 

 

Duruşmaya ailelerin yanı sıra Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekilleri Gülistan Kılıç Koçyiğit, Tülay Hatimoğulları, Ayşe Acar Başaran, Oya Ersoy, CHP Milletvekilleri Yıldırım Kaya, Kani Beko, Sezgin Tanrıkulu, Özgür Özel, Veli Ağbaba, Onursal Adıgüzel, Türk Tabipler Birliği  (TTB), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) eşbaşkanları, Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Selma Gürkan ile çok sayıda siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcisi de katıldı. 

 

Polis ablukası altında aileler içeri alındı

 

Duruşma öncesinde duruşmanın yapılacağı Sincan Cezaevi ablukaya alındı. Sincan Yerleşkesine girmeden önce, araçlar durdurularak tek tek arandı. Duruşmaya gelenler 3 farklı arama noktasından geçerek cezaevine giriş yapabildi. Cezaevine yakın bir bölgede kurulan arama noktasıyla birlikte yurttaşlar 3 farklı arama noktasında sonra duruşma salonunun bulunduğu alana giriş yapabildi. İlk arama noktasında sarı basın kartı olmayan gazetecilerin ekipmanlarıyla duruşma salonu önüne geçişlerine izin verilmedi. Cezaevi kapısında aileler uzun süre bekletildikten sonra, 10 kişilik gruplar halinde içeri alındı. 

 

Girişlerin tek yerden olması ve gruplar halinde olması nedeniyle sırada bekleyen yurttaşlardan birisi fenalık geçirdi. Alanda bekletilen ambulansta müdahale edildi.

 

Mahkeme heyeti ise, duruşmanın izlenmesi için sarı basın kartı sınırlandırması getirdi ve sarı basın kartı olmayan gazeteciler içeri alınmadı. Salona sınırlı sayıda izleyici alınırken, duruşma salonunun önünde çok sayıda yurttaş bekleyişini sürdürüyor. Ailelerin dışarıda kalması mahkeme heyeti ile avukatlar arasında tartışmaya neden oldu. 

 

Salonda avukatlar, milletvekilleri, aileler, basın mensupları ayrı ayrı yerlere oturtuldu. Salon içinde de jandarma ve polis ablukası yaşandı. 

 

Aileler sorumluluğu bulunan kamu görevlilerinin de yargılanmasını istedi

 

Ankara 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 51'inci duruşmada kararın açıklanması bekleniyor. 19'u tutuklu 36'sı firari 96 sanığın yargılandığı davada iddia makamı 9 Sanık hakkında 101 kez ağırlaştırılmış müebbet, firari 16 sanığın dosyasının ayrılmasını istemişti.  Müşteki avukatları ve aileler ise, suçlamanın sadece sanıklarla sınırlı tutulamayacağını, olayda sorumluluğu bulunan kamu görevlilerinin de cezalandırılmasını istedi. Mahkeme heyetinin bu duruşmada karar vermesi bekleniyor.