DİYARBAKIR - HDP Diyarbakır Milletvekili Çağlar Demirel hakkında basın açıklamalarında yaptığı konuşmalar, katıldığı toplantılar ve sosyal medyada yaptığı paylaşımlar gerekçe gösterilerek 5 yeni fezleke hazırlandı. Fezlekeler TBMM Anayasa Komisyonu'na gönderildi.

 

Siyasi soykırım operasyonları kapsamında tutuklanan HDP Diyarbakır Milletvekili Çağlar Demirel hakkında, farklı tarihlerde düzenlenen etkinliklerde yaptığı konuşmalar, katıldığı toplantılar, DAİŞ çetelerinin saldırılarını kınamak ve sosyal medya paylaşımlarında Özgür Gündem gazetesiyle dayanışmak gerekçesiyle 5 fezleke hazırlandı. 14 Temmuz 2016’da Diyarbakır Yeniköy Mezarlığı’nda yapılan bir anmaya katılarak, 14 Temmuz ölüm orucunda yaşamını yitiren Kemal Pir, Hayri Durmuş, Akif Yılmaz ve Ali Çiçek’i anan Çağlar, konuşmasının devamında “sokağa çıkma yasağı” ilan edilen Sur, Nusaybin, Cizre ve Silopi’de de direniş tarihinin yeniden yazıldığını vurguladı. Anma ile ilgili soruşturma başlatan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, anmanın sonunda bir dakikalık saygı duruşu gerçekleştirildiği ifadelerine yer vererek, Çağlar hakkında, “Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Alenen Aşağılama” ve “Silahlı Örgüt Propagandası” yapmak iddiasıyla fezleke hazırladı.

 

Kürt, Rojava, Özgür Gündem, katliam kelimeleri suç sayıldı 

 

Savcılık, yine 5 Eylül 2016 tarihinde Çağlar hakkında sosyal medya üzerinden “örgüt propagandası” yaptığı iddiasıyla Elektronik Şube Müdürlüğü’ne ihbar yapıldığını, ihbar sonucun soruşturma başlattığını açıkladı. Savcılık tarafından söz konusu twitter hesabında yapılan incelemede, Çağlar’ın yaptığı paylaşımlardan bazılarının “suç” olduğunu ileri sürülerek, soruşturma evrakına eklendi.  Çağlar’ın farklı tarihlerde “Devlet Kürtleri katlediyor, yaşam alanlarını yok ediyor dedik devlet yapmaz dediniz! Şimdi yüzleşme zamanı. Sur, Sırnak ve Nusaybin ablukada”, “DTK Eşbaşkanı Hatip Dicle: Devlet bu topraklardaki meşruiyetini bitirecek”, “Kürt kadınları devlet Kürt gençlerini öldürmesin diye nöbet tutuyor artık. Kadınlar barış için sokakta”, “Özgür Gündem susturulamaz”, “Silvan’da yoğunlaşan silah seslerine ve top atışlarına karşılık halk ses çıkarma eylemine başladı. Silvan’a ses verin”, “1996 Diyarbekir doğumlu adı Ferman Toğrul, 19 yaşında daha ve Rojava’da yaşamını yitiren yüzlerce gençten sadece biri”, “Til Ebyad özgürleşiyor. Selam olsun direnenlere”, “Kürdistan şehitlerini uğurluyor” şeklindeki paylaşımları suç sayıldı. Savcılık soruşturma sonucunda hazırladığı fezlekede Çağlar’ın yaptığı paylaşımlarla “Örgüt propagandası yapma”, “Türk milletini alenen aşağılama” suçlarını işlediği iddia etti.

 

DAİŞ saldırısın kınamak ‘hükümeti’ aşağılamakmış!

 

HDP’li eş genel başkanlar ve milletvekillerinin gözaltına alınarak Diyarbakır’a getirildiği 4 Kasım 2016 tarihinde Bağlar ilçesinde bulunan TEM Şube Müdürlüğü önünde DAİŞ’in bombalı saldırısına ilişkin yapılan açıklamada, “Çetelerin halka yönelik HDP’ye yönelik, seçilmişlere yönelik AKP ile birlikte organize ettiği bir bombaydı. Bunu bir kez daha lanetliyoruz. DAİŞ çetelerinin yapmış olduğu katliamları görmezden gelerek onları cezaevinden çıkartıp ödüllendiren AKP, aynı zamanda aynı şeyi yapan yargı bugün de bizim seçilmişlerimizi tutuklayarak bir gözdağı vermeye çalışıyor” diyen Çağlar hakkında bu konuşmadan da, “Türkiye Cumhuriyetini alenen aşağılama” iddiasıyla bir fezleke daha hazırladı.

 

Seçilmişlerle toplantıya katılmak suç!

 

21 Ekim 2016 tarihinde Diyarbakır’da Demokratik Bölgeler Partisi (DBP)  Genel Merkezi tarafından HDP milletvekilleri ve DBP’li belediye eş başkanları, “Seferberlik ruhu ile örgütlenelim direnerek kazanalım” sloganıyla Kayapınar Belediyesi Spor Kompleksi’nde basına kapalı bir toplantı gerçekleştirdi. Bir günlük toplantının ardından düzenlenen basın toplantısında kamuoyuna tartışılan konular hakkında bilgilendirme yapıldı.

 

Toplantının ardından bazı sosyal medya hesaplarından toplantıyla ilgili olduğu ileri sürülen paylaşımları referans alan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Çağlar hakkında toplantıda yaptığı konuşmayı gerekçe göstererek başka bir soruşturma başlattı. Çağlar hakkında, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini alenen aşağılama”, “Cumhurbaşkanına hakaret”, Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme”, “Suçu ve suçluyu övmek”, “Örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla fezleke hazırladı.

 

 Anayasa Komisyonu'nu terk etmek ‘örgüt propagandası’ sayıldı

 

Yine TBMM Hukuk Hizmetleri Başkanlığı 2 Mayıs 2016 tarihinde Çağlar hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulundu. Şikayet dilekçesinde 2 Mayıs tarihinde TBMM halka ilişkiler binası komisyon blokları 1. kat 3 numaralı toplantı salonunda toplanan Anayasa Komisyonu'nu topluca terk edenlerin, "Biji serok Apo", "Direne direne kazanacağız" şeklinde slogan attığı ve "gerilla marşı" söyleyerek, ana binada bulunan grup toplantı salonuna geçtikleri belirtildi.

 

Kayıtlar istendi

 

Şikayet üzerine Cumhuriyet Başsavcılığı 23 Mayıs 2016 tarihinde Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'na (RTÜK) yazı yazılarak şikayete konu olayın kayıtlarını talep etti. Talep üzerine 27 Haziran 2016 üzerine olayla ilgili görüntüler savcılığa gönderildi. Görüntüler rapor hazırlanmak üzere bilirkişiye gönderildi. Bilirkişi 11 Temmuz 2016 tarihinde hazırladığı raporunda Çağlar’ın kalabalık bir grup ile beraber TBMM bahçesinde "Direne direne kazanacağız", "Biji serok Apo" şeklinde slogan atıp "gerilla marşı" söylediği ileri sürüldü.

 

Soruşturma evrakları Meclis'e gönderildi 

 

Üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluştuğunu ileri süren savcılık, Çağlar hakkında Anayasa’nın 83. maddesine istinaden dokunulmazlığının kaldırılması talebinde bulundu. Savcılık halen milletvekili olan Çağlar’ın eylemlerine uyan 3713 sayılı kanunun 7/2 maddesi ve TCK'nın 53/1 maddesi kapsamında hakkında tahkikat yapılabilmesi için Anayasanın 83/2 maddesi uyarınca TBMM adı geçen milletvekili hakkında yasama dokunulmazlığının kaldırılması kararına bağlı olduğu anlaşıldığını vurguladı. Bu kapsamda dokunulmazlığının kaldırılması taktirinin TBMM'de olduğunu vurgulayan savcılık, 5 fezlekeyi 22 Kasım 2017 tarihinde fezleke ve ekteki soruşturma evraklarını Meclis’e gönderdi.