
Gazeteci Meşale Tolu hakkında tahliye kararı
- 14:00 18 Aralık 2017
- Hukuk
İSTANBUL - Yaklaşık 8 aydır tutuklu olan gazeteci Meşale Tolu'nun da aralarında olduğu 7'si tutuklu 18 kişinin yargılandığı davanın 2.duruşmasında tüm tutuklu sanıkların tahliyesine karar verildi.
Bakırköy Kapalı Kadın Cezaevi'nde "Örgüt üyesi" olduğu iddiası ile 8 aydır tutuklu olan ETHA çevirmeni ve gazeteci Meşale Tolu'nun da aralarında olduğu 7'si tutuklu 18 kişinin yargılandığı davanın 2'inci duruşması İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya, tutuklu gazeteci Meşale tolu ile diğer tutuklu sanıklar ile tutuksuz sanıklar ve avukatları katıldı. Duruşmayı Alman milletvekilleri ve Alman Federal Cumhuriyet Büyükelçisi Martin Erdamann ve Alman gazeteci Gunther Walraff da izledi.
Duruşmada ilk olarak tutuksuz sanıklardan Fatma Çiftçi'nin savunması alındı. Fatma, Van'da Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nde okuduğunu belirterek, suçlamaları kabul etmedi. Fatma, beraatini istedi.
Ardından savcı, tutuklu bulundukları süreler göz önünde bulundurularak tüm tutuklu sanıkların tahliyesi yönünde görüş bildirdi.
Duruşmada söz alan Meşale, "Tutuklu olduğum sürece basın üzerindeki baskılar devam etti. Kamu vicdanı için basın özgürlüğü üzerindeki baskıların kaldırılmasını istiyorum ve tahliyemi istiyorum" dedi.
Avukatlar da savcının görüşüne katıldığını belirterek, tüm tutuklu sanıkların tahliyelerini istedi.
Verilen aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Meşale'nin de aralarında olduğu tüm tutuklu sanıkların tahliyesine ve yurt dışına çıkış yasağı getirilmesine karar verdi.
Ne olmuştu?
Almanya vatandaşı olan Meşale Tolu, 30 Nisan 2017'de 2 buçuk yaşındaki çocuğu ile birlikte evine yapılan baskınla gözaltına alındı.5 Mayıs'ta adliyeye sevk edilen Meşale, "örgüt üyeliği" iddiasıyla İstanbul 9. Sulh Ceza Hakimliği'nce tutuklanarak Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'ne gönderildi.
Meşale'nin eşi Suat Çorlu da bir süre tutuklu yargılandıktan sonra serbest bırakıldı. Meşale'nin yargılandığı ilk duruşma 11 Ekim'de Silivri'deki İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmüş, ancak hakkındaki tüm iddiaları reddetmesine rağmen serbest bırakılmamıştı.
"Örgüte üye olma" ve "Örgüt propagandası yapma" iddiası ile suçlanan Meşalenin aleyhindeki deliller, iddianamede, "çok miktarda dijital malzeme, örgütsel kitap, dergi ve doküman" olarak sıralandı. Ayrıca, Suphi Nejat Ağırnaslı'nın (Paramaz Kızılbaş) anmasına katılmakla da suçlanan Meşale için hazırlanan iddianamede "Eylül Kızılbaş" mahlaslı gizli tanık ifadeleri de yer alıyor.