Sara'nın şiirleri 'devletin bölünmez bütünlüğünü' sekteye uğratmış!

  • 09:06 18 Aralık 2017
  • Hukuk
Safiye Alagaş 
 
DİYARBAKIR- Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, tutuklu TJA aktivisti Sara Aktaş'ın yazdığı şiir kitabını "devletin bölünmez bütünlüğünü sekteye uğrattığı" iddiasıyla "suç delili" sayarak, dava dosyasına ekledi. 
 
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında 14 Haziran'da gözaltına alınıp tutuklanan Tevgêra Jinên Azad (TJA) aktivisti Sara Aktaş'ın basım için hazırladığı şiir kitabı “suç delili” sayılarak iddianameye eklendi. Yaklaşık 50 şiirin bulunduğu kitapta “suç delili” kapsamında kitabı değerlendiren savcılık, şiirlerin "devletin bölünmez bütünlüğünü sekteye uğrattığını" iddia etti. 
 
Duruşma 21 Aralık'ta 
 
Gel, Yüreğimdeki Gömüt, Ant ve İnancım adlı şiirlerinde örgütsel söylemler bulunduğunu iddia eden savcılık, şiirlerin “Kürt milliyetçiliğini” ön plana çıkarma düşüncesi ile yazıldığı öne sürerek, "Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bölünmez bütünlüğünü sekteye uğrattığını” öne sürdü.  Diyarbakır 9'ncu Ağır Ceza Mahkemesince "Örgüt kurma ve yönetme" iddiasıyla 10 yıldan 15 yıla kadar, "Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla 6 aydan 2 buçuk yıla kadar hapisle cezası istemiyle yargılanan Sara'nın ilk duruşması 21 Aralık'ta görülecek.
 
Savcılığın "devletin bölünmez bütünlüğünü sekteye uğrattığını” iddia ettiği şiirlerin dizeleri ise şöyle: 
 
GEL
 
"Ey tutsak kavmin ölümlüsü
Aşk ülkesine adadım seni, kendimi.
Asi yamaçlarında Elegez'in
İmkansız yaktım el yordamıyla
Kirpiklerimin arasında parıldarken mehtap
Tutkunun mehtabında parçalanmış gülü
Kadim Kürdistan masallarını
Dengbêj şarkılarını Zîlanda yıkadım
Dönüp yüreğine baktım dünyanın
Gözlerim kanadı avuçlarımda sıktım umudu
Gel artık ey özgürlük
Asi toprağım çoğalan ruhum
Kifayetsizlikten yorgun sözcüklerim
Kızıl damarlarından beslenen
Direngen çocuklarına ağlar gök
Ilık ılık akar kucaklarsın hüznünle
Anla artık
Acının öncesizliği sonrasızlığıdır
Biçare kaldığım kaderin.
 
 
YÜREĞİMDEKİ GÖMÜT
 
"Kayıp hikayelerin izini sürüyorum
Hapishane duvarlarına kanla yazılmış
Ruhuma bulaşıyor direngen ruhlar
Duyuyorum vahşetin çığlığını
Ağır metanetli ve ölümcül
İzini sürüyorum kayıp yüzlerin
Ayak izlerine basıyorum
Sana sesleniyorum ey Amed
Yeşertmek için gözlerinde umudu
Kanı suya kemiği toprağa dönüyor çocuklarının
Kanadı kırık kuşların
Ölülerin duruyor yüreğimdeki gömüt de
İşte yanık tenleri
İşte kurumuş kemikleri
İşte Dersim'in asi rüzgarı
İşte Doktor Hayri, Pir Kemal, Kıpkızıl Mazlum
Tel örgüler arasındaki kırlangıç bile
Hala burada en güzel çocukların
Anlamak zor mu?
 
ANT
 
"Ey her anda kıyılan kız kardeşim
Her gün çoğalan törenlerimizde
Sayamadığım mezarlarına ağlıyorum
Çatlamış kalbim bilenmiş ellerimle
Yedi kez ant içiyorum
Yedi kez direnç kesiliyorum
 
İNANCIM
 
"Acılı ülkemin mevsimlerinde
Zulüm akıtırken zamanın memeleri
İnancım, düşümün yaşama olasılığıdır
İşte bu yüzden ey sevdiğim
Her talanda inatla sarılmam
Her şafakta bıkmadan biçimlemem seni."