ANKARA - KHK ile işlerinden edilen eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın 6'ıncı duruşması görülmeye başlandı. Nuriye yine duruşma salonuna getirilmezken, savcı bir önceki duruşmadaki tahliye talebini yineledi. 

 

Kanun Hükmünde Kararname(KHK) ile işlerinden ihraç edilen eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın başlattığı açlık grevi 268. gününe girerken, haklarında 'örgüt üyesi olmak' iddiası ile açılan davanın 6. duruşması bugün Sincan Cezaevi 19. Ağır Ceza'da görülmeye başlandı.  Önceki duruşmada savcının tahliye talebine rağmen tutukluluğunun devamına karar verilen Nuriye Gülmen duruşmaya zorla tutulduğu Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Duruşmada tutuksuz yargılanan Semih Özakça tekerlekli sandalye ile getirilirken Yüksel Direnişçileri, CHP vekilleri Şenal Sarıhan ve Necati Yılmaz'ın yanı sıra çok sayıda kişi duruşmada hazır bulundu. 

 

Duruşmada sorumluluğu Nuriye'nin alması halinde tüm olanaklar temin edilmek koşuluyla getirilebileceği kararına rağmen, Numune Hastanesi doktorları 'sağlık koşulları' nedeniyle bu talebin yerine getirilemeyeceğini öne sürdüğünden Nuriye duruşmaya SEGBİS ile bağlandı. Avukatların salon değiştirme talebine rağmen duruşmanın havasız bir salonda yapılması ise dikkat çekti.  

 

Nuriye ile bağlantı kurulduğu anda duruşma salonunda bulunanların alkış çalması üzerine mahkeme heyeti, dışarı atmak ile tehdit etti. 

 

Öte yandan mahkeme heyeti Ankara Tabip Odası'nın Nuriye'nin kaldığı Numune Hastanesi Mahkum Koğuşu ile ilgili rapor hazırlayan doktorlarının bilirkişi olarak dinlenmesi talebini de reddetti.  

 

Duruşmada tanıkların ifadeleri dinlenirken savcı, Nuriye'nin delilleri kararta şüphesi bulunmadığı gerekçesiyle önceki duruşmada olduğu gibi adli kontrol şatı ile tahliye edilmesini talep etti. 

 

'Haksızlığa ses çıkarmak için örgüt talimatı mı gerekli?

 

Daha sonra savunma yapan Yüksel Direnişçisi eğitimci Acun Karadağ, "20 yıllık öğretmenliğimde öğrettiğim her şeyi ters yüz eden bir mahkemeye şahitlik ediyorum. Bu kadar haksızlığa ses çıkarmak için örgütün talimatı mı gerekiyor? Buna ses çıkarmak için talimat değil onur gerekir. Siz olsaydınız ne yapardınız? Açlık grevi bireysel ve demokratik bir tercihtir. Biz başkalarına zarar veren eylemlere çocukluğumuzdan beri karşıyız. Başkasına zarar vermek yerine kendi bedenlerimize zarar veririz. Vicdanla karar veremiyorsanız hukukla karar verin ve Nuriye'yi serbest bırakın" ifadelerini kullandı. 

 

Daha sonra Semih Özakça'nın savunmasına geçildi. Semih kendisine yöneltilen suçlamaların kanıtlanmasını isteyerek, "Açlık grevi ile nasıl yardım yataklık edilir?" diye sordu. Semih savunma yaptığı sırada Numune Hastanesi ile SEGBİS bağlantısı kesildiği için duruşmaya ara verildi.