Tanık polisler, Hatun Tuğluk'un cenazesine saldırıyı hatırlamadılar!
- 17:00 17 Kasım 2017
- Hukuk
ANKARA - Hatun Tuğluk’un cenazesine saldırı davasının ikinci duruşmasında tanık olarak dinlenen polis memurları, avukatların sorularını cevaplamazken, hakimin sorularına da “Hatırlamıyorum” diye karşılık verdi.
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk’un annesi Hatun Tuğluk'un cenazesine yönelik ırkçı saldırıya ilişkin açılan davanın ikinci duruşması Gölbaşı Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Tutuklu 19 sanığın katıldığı duruşmada bugün dinlenmesi beklenen olay günü görevli olan 12 polis memuru ve cenaze aracının şoförü Ramazan Bal da hazır bulundu. HDP Milletvekilleri Nihat Akdoğan ve Saadet Becerikli de duruşmaya katıldı. Salonun yetersiz olmasından kaynaklı duruşmaya izleyici alınmadı.
Kimlik tespiti ardından duruşma başladı. Cenaze aracını kullanan şoförRamazan Bal ifadesinde cenazenin Aysel Tuğluk’un annesine ait olduğundan haberdar olduğunu belirtti. Sanık Selçuk Aslan’ı tanıdığını söyleyerek, “Selçuk’u mesai arkadaşım olduğu için tanırım, İncek köyüne giderken Selçuk’u arayarak Aysel Tuğluk’un annesinin cenazesini defnedeceğimizi söyledim” diye konuştu.
Tanık sanığı yalanladı
Kendilerine küfür edilmediğini söyleyen Ramazan, olayın yaşandığı esnada kargaşadan dolayı oradan ayrılarak aracının başına geldiğini söyledi. Sanıkları teşhis etmesi istenen Ramazan, “Karanlıktı kimseyi hatırlamıyorum zaten buradan bir tek Selçuk’u tanıyorum” şeklinde konuştu. Selçuk Aslan’ın daha önceki “Ramazan Bal bana cenazenin kime ait olduğunu söylemedi” ifadeleri hatırlatılırken Selçuk, buna karşılık “Hayır ben Ramazan’a cenazenin kime ait olduğunu söylemiştim” diye cevap verdi.
Yaşananlara ilişkin “Ben her hangi bir saygısızlık görmedim” diyen Ramazan, avukatların sorusu üzerine, “8 yıldır cenaze aracı kullanıyorum hiçbir zaman defnedilen cenazenin çıkarıldığını görmedim” dedi.
Tanık polis: Olaylar hakkında bilgim yok
Tanık polis memuru Yücel Topaloğlu ifadesinde mezarlığa uzak bir yerde görevlendirildiğini, olay hakkında bilgisinin olmadığını belirterek, “Görev arkadaşım İbrahim Özkaya ile beraber görevimizi yerine getirdik. Sabaha kadar da Aysel Tuğluk’un oturduğu sitenin önünde görevlendirildik” şeklinde konuştu.
Avukat Nuray Özdoğan’ın “saldırganları nasıl tanımlarsınız?” sorusunu Yücel, “Herkes farklı tanımlayabilir ancak ben vatandaş olarak tanımlarım” diye cevapladı.
'Herhangi bir olay görmedim'
Öğleden önceki bölümde son olarak ifadesine başvurulan tanık polis memuru İbrahim Özkaya, Yücel'in ifadelerinin aksine, “HDP Milletvekili Aysel Tuğluk’un cenazesinin olduğunu söylediler ve biz mezarlığın karşısındaki ışıklı kavşakta görevlendirildik” dedi. Kendilerinden başka bir de resmi polis ekibinin kavşakta görevli olduğunu söyleyen İbrahim, “Saat 22.00 sularına kadar orada görev yaptık. Görev yaptığımız sürece bizim gördüğümüz alanda herhangi bir olay olmadı… Bağırma seslerini duymadım. Karanlık olduğu için yaşananları da görmedim. Zaten biz olay yerine uzaktık” ifadelerini kullandı.
‘Hiç bir şey hatırlamıyorum'
Duruşmaya verilen öğlen arasının ardından tanık polis memuru Mete Orhan’ın ifadesine geçildi. Orhan, olaya dair hiçbir şeyi hatırlamadığını söylerken, gergin tavırları dikkat çekti. Hâkimin sorularının çok büyük bir bölümüne “hatırlamıyorum” diye geçiştiren Mete, “Olay yerine gittiğimde her hangi bir sorun yoktu. Ben gittiğimde karanlıktı hiçbir şey duymadım, bir sorun yoktu. Saldırgan gruba ‘arkadaşlar evlerinize gidin’ dedik. Zaten biz gidince olaylar bitti” şeklinde konuştu.
Tanık Orhan, avukat Nuray Özdoğan ve Atiye Arıkan’ın hiçbir sorusuna cevap vermedi. Avukat Kenan Maçoğlu’nun “Olay yerinde görevli olarak ne yaptın?” sorusuna dahi “hatırlamıyorum” yanıtı vermesi avukatların tepkisine yol açtı. Avukat Nuray Özdoğan, Ramazan Bal’ın daha önceden şüpheli olarak ifadesinin alındığını ve beyanlarında sanıkları korumaya çalıştığını söyleyerek tanıklığını kabul etmediklerini ekledi.
Duruşma 5 Ocak'a ertelendi
Aranın ardından mahkeme heyeti kararını açıkladı. Mahkeme heyeti, İncek mahallesi muhtarı Abdullah Teber’in tanık sıfatı ile dinlenmesine, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü ve Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’ne ayrı ayrı müzekkere yazılarak olay günü görevli olan polislerin görevleri ve listesinin istenmesine, sanıkların bir sonraki celse mahkemede hazır edilmesine karar verdi.
Bir sonraki duruşma 5 Ocak 2018 tarihine ertelendi.