
‘Özyönetim suçmuş gibi algılandığı için bu konuda bilimsel araştırma yaptım’
- 16:51 27 Ekim 2017
- Hukuk
İSTANBUL - 205 Kürt siyasetçinin yargılandığı “KCK İstanbul Ana Davası”nda savunma yapan Prof. Büşra Ersanlı, “Özerklik, ya da yerel öz yönetim konusu siyasi bir konudur ve ben siyaset bilimciyim. Türkiye'de Kürt siyasal hareketinin ilk kez gündeme getirdiği bu konu tartışılmadığı ve suçmuş gibi algılandığı için bu konuda bilimsel araştırma yapma gereğini duydum” dedi.
205 Kürt siyasetçinin yargılandığı “KCK İstanbul Ana Davası”nın 14'üncü duruşması İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Aralarında Prof. Büşra Ersanlı'nın da bulunduğu çok sayıda tutuksuz yargılananın katıldığı duruşmada, Özgürlükçü Hukukçular Platformu (ÖHP) üyesi avukatlar hazır bulundu.
Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada, mahkeme telefon ile görüntü çektiği belirtilen bir izleyicinin telefonunu alarak polise teslim etti. Polis izleyiciyi gözaltına aldı.
‘Kısıtlı bir demokrasiyi insan tabiatına uygun bulmadım’
Duruşmada ilk olarak savunma yapan Prof. Büşra Ersanlı, “Lise yıllarımdan beri liberal bireysel değil toplumsal/sosyalist görüşleri benimsedim, bu görüşlerin şiddet yoluyla gerçekleşebileceğini hiç düşünmedim. Çok sevdiğim ve hiçbir zaman vazgeçmeyeceğim ülkemin yönetimlerinin demokrasiyi benimsemesini bekledim ve umdum, kısıtlı bir demokrasiyi yeterli ve insan tabiatına uygun bulmadım. Bu nedenle gençliğimden beri önce toplumun taleplerini ve sorunlarını ele alan kitaplara, düşüncelere ve örgütlenmelere ilgi duydum. Sadeliği, sosyalist ilkelerin hayata geçirilmesini benimsedim, benim gibi düşünenlerle birlikte sorunlara çözüm aradım ancak hiçbir zaman illegal bir parti üyesi olmadım" dedi.
‘Faaliyetlerin doğru bulduğum BDP'de…’
"Kendimi ne bir bireyin ne de bir grubun talimatlarına teslim ettim" diyen Büşra, "İlk kez 58 yaşında eşbaşkanlık sistemini benimsemiş olan bir partiye girdim. Daha önce herhangi bir partiye girmedim. Faaliyetlerin doğru bulduğum BDP'de, kadın erkek eşitliği için çalışmak, evrensel siyasal bilim çerçevesinde partileri ve ideolojileri ders olarak sunmak gibi kabiliyetlerim doğrultusunda canla başla çalıştım. Bir akademisyen olarak bunu ölünceye kadar yapacağım” diye konuştu.
‘Bilim insanı talimatla iş yapmaz’
Bir akademisyenin hiçbir zaman mutlak bir doğruya inanmadığını dile getiren Büşra, “Her sorunun her olayın birçok nedeni vardır ve bunlar araştırılmaya muhtaçtır. Tüm canlıların hayat standardını yükseltmek, bilimi ilerletme ile doğrudan bağlantılıdır ve bu da çok yönlü araştırma İnceleme gerektirir, sabır işidir. Bilim insanı hiçbir zaman talimatla iş yapmaz, tecrübeleri değerlendirir. Bunu başaramayanlar siyasi partilerin ya da farklı liderlerin sorgusuz sözcüsü olabilirler ancak sorgusuz sualsiz olduklarında bilim dışı kalmaya mecburdurlar. Ben hiçbir zaman böyle bir tavrı benimsemediğini çok iyi biliyorum” diye belirtti.
“Özerklik, ya da yerel öz yönetim konusu siyasi bir konudur ve ben siyaset bilimciyim” diye devam eden Büşra, “Türkiye'de Kürt siyasal muhalefetinin ilk kez gündeme getirdiği bu konu tartışılmadığı ve suçmuş gibi algılandığı için bilimsel araştırma yapma gereğini duydum” dedi.
Büşra’nın ardından dönemin Kürt Eğitim ve Dil Hareketi (TZP Kurdî) öğretmenlerinden Mülazim Özcan Kürtçe savunma yaptı. Mülazim’in ardından sanık Cemale Eser de Kürtçe savunma yaptı.
Dönemin Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Kadın Komisyonu üyesi Hülya İpek ise Kürtçe yaptığı savunmasında suçlamaları kabul etmediğini söyledi. TZP Kurdi üyesi Lütfü Balbal ise Kürtçe savunmasında “Bu ülkede eğer bilimsel siyaset uygulanmış olsaydı yüz yıldır halklar arasında süregelen çelişkiler çözülmüş olacaktı. Kürt sorunu demokratik ve bilimsel bir yaklaşımla çözülebilir” dedi.
Mahkeme ertelendi
Savunmaların ardından duruşmaya ilişkin mütalaasını veren iddia makamı, savunması alınmayanların savunmasının alınmasını talep etti. Kısa bir ara verdikten sonra kararını açıklayan mahkeme heyeti, dava kapsamında yargılananlar hakkında “örgüt üyesi olmak” ve “örgüt öneticisi olmak” iddiasıyla her hangi bir soruşturma ve kovuşturma olup olmadığının araştırılmasını ve sonuçlarının mahkemeye gönderilmesini istedi.
Mahkeme heyeti, duruşmayı 15 Aralık'a erteledi.