Wan’da gençlere yönelik saldırı protesto edildi
- 14:33 18 Aralık 2025
- Güncel
WAN - DEM Parti Gençlik Meclisi üyesi Enes Sezgin, Wan'da kent merkezinde maskeli 7 kişi tarafından 16 Aralık gecesi araçla kaçırıldı. Kent merkezi dışına götürülen Enes Sezgin, işkence edilerek kenti terk etme tehdidiyle serbest bırakıldı.
Wan'da 16 Aralık gecesi kent merkezinde 7 kişi tarafından kaçırılan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) üyesi Enes Sezgin, transporter araçla kent merkezi dışına götürülüp işkence edildi. Kenti terk etme tehdidinde bulunulan Enes Sezgin, kent merkezi dışında yerleşim yeri olmayan bir noktaya bırakıldı. DEM Parti Gençlik Meclisi üyeleri ise durumu protesto etmek için Sanat Sokağı'nda bir araya geldi. Demokratik Kurumlar Platformu üyeleriyle çok sayıda kişinin katıldığı açıklamada, "Bi vîna ciwantî em diparizin aşitî" pankartı açılırken, sık sık, “Bijî Serok Apo”, “baskılar bizi yıldıramaz”, “Bijî berxwedana ciwanan”, sloganları atıldı. Açıklamaya, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) il, ilçe örgütleri, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Tevgere Jinên Azad (TJA), ve yerine kayyım atanan Wan Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Abdullah Zeydan ile çok sayıda yurttaş katıldı. Basın açıklamasını Wan Gençlik Meclisinden Adem Yılmaz okudu.
‘Kürt halkı artık özgürlüğünü inşa etmek istiyor ve bunda kararlıdır’
Bir yılı aşan Barış ve Demokratik Toplum Süreci’nin tüm yankısıyla sürmekte olduğu belirtilen açıklamada, “Bu süreçte yetersizde olsa barışın dili, savaş ve çatışma ortamının geride bırakılması tüm toplumlara kazandırdığı ortadadır. Demokratik toplum her zaman kazandırır. Yalnız varlığı yüzyılı bulan ve cumhuriyetin kuruluş kodlarında gizli olan kontra yapılar yine sahneye çıkmaya, otonom gruplarını uyandırmaya başladı, başlıyor. Bu kontra yapılar bir yüzyılın kan, gözyaşı ve imhayla geçmesine neden oldu. Bu güçler bir yüz yılın daha aynı politikalarla devam etmeye çalışıyorlar. 1990’ların tarzıyla şehir merkezinde maskeli kişilerce Kürt gençlerinin kaçırılması, işkence uygulanması, ajanlaştırmaya çalışılması bu durumu doğruluyor. Barış ve demokratik toplum sürecinin başlamasından bu yana ajanlaştırma, fiziki takip, araçla takip, sözlü taciz gibi özel savaş politikaları artarak devam ekmektedir. Aylardır süren kesintisiz takipler ve tacizler hız kazanarak devam etmektedir. Ayrıca zindanlarda bulunan siyası tutsaklara uygulanan teslim alma politikaları bu süreci bozmaya yönelik girişimlerin en önemlilerinden bir tanesidir. Kürt halkı soluksuz bir mücadeleyle varlığını kanıtladı. Kürt halkı artık özgürlüğünü inşa etmek istiyor ve bunda kararlıdır” diye söylendi.
'Beni kaçırıp işkence ettiler'
Açıklamada konuşan Enes Sezgin ise "16 Aralık akşamı saat 20.00 sularında Van AVM arkasında bir gri transporter ve içerisinde 7 maskeli şahsın bulunduğu araçla kaçırıldım. Maskesiz kişiler de vardı. Organizeli bir şekilde araca sürüklendim ve kaçırıldım. Araç içerisinde işkence başladı. Oradan bir yere götürüldüm. Götürüldüğüm bu yer ıssız bir yerdi. Burada karın içerisine atılarak dakikalarca sürüklendim. Ardından tekrar araca bindirilerek başka yere götürüldüm ve burada da işkence devam etti. Beni orada bırakıp gittiler. Araç içerisinde benim Wan'ı terk etmemi istediler, yine ölüm tehditleri, cinsiyetçi küfürler edildi. Bu maskeli kişiler kimdir, kime bağlı çalışıyor ve kimin talimatıyla kaçırıldım, kimin talimatıyla bu gençler takip ediliyor? Bunların cevabının verilmesi gerekiyor. Bir yıldır başlayan süreçte samimilerse bu gruplara son verilmelidir. Bu gruplar Kürt halkının özgürlüğünün önüne geçmek, inkarı ve imhasını dayatanlardır. Değil bu gruplar, kim gelirse gelsin biz örgütlülüğümüzü sağlamada ısrarcıyız. Barış sürecinde samimilerse bu grubun varlığına son vermelidirler. Demokratik entegrasyon faşizmle olamaz" şeklinde konuştu.
‘Bu saldırılar geri adım attıramayacak’
DBP İl Örgütü Eşbaşkanı Gönül Uzunay, konuşmasında tüm siyasi partilerde gençlik meclislerinin bulunduğunu ve çalışmalarını sürdürdüğünü belirtti. Gönül Uzunay, DEM Parti’nin de bu partilerden biri olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “90’lı yıllarda halka nasıl saldırılar yapılıyorsa, bugün de aynı akılla gençlik meclislerimize saldırılıyor. Gençlerin iradesini kırmak, gençler üzerinden toplumu baskı altına almak istiyorlar. Herkes bilmelidir ki demokratik bir toplum, bilinçli ve eğitimli gençlerle inşa edilir. Bugün Sayın Abdullah Öcalan’ın çağrısıyla bir süreç başlatılmıştır; ancak bu kontra çeteler hukuka ve insanlığa aykırı yöntemlerle gençlerimize saldırmaktadır. Gençler yıllardır duruşlarından taviz vermiyor, mücadelelerini daha da büyütüyor. Bu saldırılar ne gençleri, ne kadınları ne de Kürt halkını geri adım attırabilir. Aksine, kendini demokrasi temelinde örgütleyen gençlerin direnişini ve mücadelesini daha da güçlendirmektedir.”







