Elfazi Toral

 

İSTANBUL – Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın barış çağrısıyla başlayan sürece dair konuşan İstanbullu kadınlar, barışın kadınların özgürlüğü ve yaşam hakkı için hayati olduğunu söyledi. “Barış olacaksa önce kadınlara gelsin” diyen kadınlar, yasal düzenlemeler ve somut adımlar talep etti.

 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yapmış olduğu “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısı ile birlikte Türkiye ve Kürdistan halkı için yeni bir dönemin kapısı aralanmış oldu. PKK, 5-7 Mayıs tarihleri arasında kongresini toplayarak kendisini feshettiğini duyurdu. Ardından PKK, 11 Temmuz’da Silêmanî’de (Süleymaniye)  tarihi bir törenle Barış ve Demokratik Toplum Grubu üyesi 15’i erkek, 15’i kadın 30  gerilla silahlarını yaktı. Sonrasına devam eden süreçte Meclis’te siyasi partilerin katılımıyla oluşturulan komisyon görüşmeleri sürüyor. 

 

İstanbul halkı, oluşan yeni süreçte taleplerinin barış olduğunu vurgularken, kadınlar için yeni yasal düzenlemeler yapılması gerektiğini söylüyor.

 

‘Ahlaki kurallar olmalı’

 

Türkiye’de yaşanan kadın katliamlarına dikkat çeken Meryem Uçar, oluşan yeni süreçle birlikte yasaların yeniden düzenlenmesi gerektiğini vurguluyor. Meryem Uçar, “Özellikle Türkiye’deki kadınların cinayetlere kurban gitmesini istemiyorum. Bu ülkede yaşayan insanların ırkı ne olursa olsun, barış ve kardeşlik içerisinde yaşamasını istiyorum. Savaşlar bitsin, açlıktan ölen insanların ölümü son bulsun. Erkek egemenliği diye bir şey olmamalı. Kadınlar da birçok yerde ve meslekte başarı göstermektedir. Ben, erkeklerin kadınlara karşı her konuda saygı duymasını istiyorum. Kadın ve erkeğin eşit şartlarda yetiştirilmesi gerekiyor. Yasaların daha çok erkek egemenliği tarafından belirlenmesi nedeniyle kadın katliamları artarak devam ediyor. Ben, yasaların yeniden düzenlenmesini ve daha da ağırlaştırılmasını istiyorum. Barış olabilmesi için öncelikle kişilerde ahlaki kuralların olması gerekiyor. Kapitalizmin bitmesini istiyorum. Sömürgeci güçlerin savaşlara son vermesi gerektiğini düşünüyorum” diyor.

 

‘Toplumun her kesimi için barış’ vurgusu 

 

Toplumun tüm kesimleri için barış istediğini vurgulayan Yeter Kunç ise böylesi bir süreçte yeni düzenlemelerin olması gerektiğini belirtiyor. Yeter Kunç, yeni yasalarla kadın katliamlarının önünü kesecek politikaların hayata geçirilmesinin önemine işaret ediyor. Yeter Kunç şunları dile getiriyor: “Herkes için barış istiyorum. Erkekler kadınlara karşı saygılı olsun. Kadınlar artık katliam gibi şeylere maruz kalmasın. Müslümanlarda bu tür şeyler daha çok oluyor. Sözde Müslümanız diyoruz ama en çok kadın katliamları bizim ülkemizde duyuluyor. Bu tür şeyler olmasın. Biraz daha ağır cezalar olsa insanlar korkar ve bu tür olayları da yaşamayız. Bir barış olacaksa, öncelikle kadınları ilgilendiren bir politika izlenmelidir. Kadınlara barış talep ediyorum.”

 

‘Kadınların özgürlüğü için barışı istiyorum’

 

Semra Dice de,  kadınların, çocukların ve hayvanların daha güvende yaşayabileceği bir toplumun inşa edilmesi için barış istediğini  belirtiyor. Semra Dice, “Dünyada barış olmasını, çocukların gülümsemesini asla kaybetmemesini istiyoruz. Kadın katliamlarına karşı faile idam cezasının uygulanmasını çok istiyorum. Kadına ve çocuğa uzanan ellere idam olmasa bile çok ağır cezalar uygulanmalı. Kadınları, çocukları, hayvanları rahat bıraksınlar. Kadınlar korkmadan, rahat dolaşabilsin. Bunun için barış istiyorum” sözlerini kullanıyor. 

 

‘Somut bir adım yok’

 

Her şeyi dilediği gibi özgürce yaşayabilecekleri bir barış ortamı için somut adımların atılması gerektiğini ifade eden Funda Kuroğlu ise şunları belirtiyor: “Ortada hiçbir somut adım yok. Barışı hepimiz istiyoruz. Güvenle çocuğumu dışarı yollayabilmek istiyorum ama öyle bir zemin göremiyoruz. Kadınlar için barış çok çok önemli. Çünkü bizim dışarı çıkarken can güvenliğimiz dahi yok. Güzel bir ülkede, her şeyi dilediğimiz gibi özgürce yaşayabileceğimiz bir barış olmalı. Barış zemini varla yok arasında. Barışın olmasını ümit ediyoruz ama ondan sonrası gelmiyor. Bir şeyleri ortaya atıyorlar ama devamı bir türlü gelmiyor. Barışın gerçekleşmesi için bir adım atmıyorlar. Sadece oldukları yerde sayıyorlar. Herkesi barışa davet ediyorum.”

 

‘Barış her zaman iyidir’

 

Gönül Sağlık Tunastepe,  “Barış her zaman iyidir. Hiç kimsenin savaşlarda ölmesini istemiyorum. Kürt, Türk, Ermeni, Hristiyan... Hiçbir genç ölmesin ve anneler üzülmesin. Savaş olmasını hiçbir zaman istemedim. Her zaman bir şeylerin çözümü vardır. Hiç kimsenin arasında ayrım gayrım olmasın. Herkes kardeşçe ortak bir yaşam sürsün” diyor.