Neslihan Şedal: Halkın iradesine sahip çıkacağız
- 11:12 17 Şubat 2025
- Güncel
Derya Ren
WAN – Wan Büyükşehir Belediyesi’nin gasp edilmesine karşı halkın direnişinin tarihsel önemine dikkat çeken yerine kayım atanan Eşbaşkan Neslihan Şedal, “Ne olursa olsun başta kadınlar olmak üzere halkımızın iradesine sahip çıkacağız” dedi.
Wan Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik irade gaspına karşı başlatılan nöbet eyleminin 5’İnci günü olan 15 Şubat’ta sabah saatlerinde belediyeye baskın düzenleyen polis, aralarında gazeteci ve siyasetçilerin de olduğu çok sayıda kişiyi şiddet uygulayarak gözaltına alırken, nöbet eylemini sürdüren yurttaşlara ise biber gazı ile saldırdı. Saldırılar karşısında direnişte olan yurttaşlar arasında yer alan yerine kayyım atanan Wan Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Neslihan Şedal’ın ayağı burkuldu.
Kayyım atanması ve sonrasında gelişen eylemselliklere ilişkin Neslihan Şedal değerlendirmelerde bulundu.
‘Halk her zaman direnmiş’
Saldırılarda özgür basının da hedef alındığını söyleyen Neslihan Şedal, “Özgür basın emekçilerinin gösterdiği çaba sayesinde halkın iradesinin gasp edildiğini, kamuoyunda duyurabildik. Wan, kadim tarihi, direniş olan bir yer. Yüzyıllardan bu yana kadınlar başta olmak üzere Wan halkı, her zaman direnmiş. Yüz yıllık ulus devlet aklının, Kürtler üzerinde yarattığı katliam ve soykırım politikaları ile bunun son yıllarda kayyım politikalarıyla yapmaya çalıştığını görüyoruz. AKP hükümetinin ortaya koyduğu bu kayım politikaları, yüz yıllık aklın daha işlevsel ve kurumsal yürütülmesidir” dedi.
‘Wan halkı kayyım istemiyor’
Wan Büyükşehir Belediyesi’ne üç dönemdir kayyım atandığına dikkat çeken Neslihan Şedal, devamında şu ifadeleri kullandı: “Yüz yıldır Kürt halkının dili, toprağı, toplumsal değerleri yok sayılıyor. İktidar, Kürt halkına 15 Şubat uluslararası komplonun yıldönümünde bir mesaj vermek istedi. Wan halkı iradelerinin gasp edilmesine karşı üç dönemdir net bir cevap veriyor. Mazbata gaspında da halk, demokratik iradesini ortaya koydu. Abdullah Zeydan, ceza aldığında halk, 5 gün boyunca tüm soğuğa rağmen belediyeyi terk etmedi. İktidarın bu mesajı iyi okuması gerekiyor. Kentin dinamikleri ile daha önce de toplantılar yaptık. Ancak ortaya çıkan sonuç şuydu; Wan halkı kayyım istemiyor.”
Cinsiyetçi küfür ve ırkçı söylem
Kayyım atandığı gün yaşananları anlatan Neslihan Şedal, şu detaylara dikkat çekti: “Adeta bir işgal havasında belediye binalarımızı plastik mermilerle taradılar. Daha sonra coplarla saldırdılar. Kadınların saçlarından tutup yerlerde sürüklediler. Cinsiyetçi küfürler ettiler. Bir katliam gerçekleştirmek istediler. Bize söyledikleri ilk şey ‘Türk’ün gücünü göreceksiniz’ oldu. AKP iktidarı yeri geldiğinde ‘Kürt kardeşim’ diyor. Wan, abluka altına alınırken, neyin mantığıdır bu? Ne olursa olsun bizler halkların beraber yaşaması için mücadele ederken, onların bize ‘Türk’ün gücünü göreceksiniz’ demesi faşizmdir.”
‘Özel savaş elemanı olarak iş yapıyorlar’
Belediyeye kayyım atanmasını “hukuk dışı” olarak nitelendiren Neslihan Şedal, “Kayyım geldiği gibi yaptığı ilk şey, usulsüzlükleri ifşa eden borç tablosunu sökmek. Çünkü borç tablosu, onların yaptığı hırsızlığın ve talanın tablosudur. Öte yandan kayyımın yaptığı ilk şey, bizim kadın özgürlükçü, demokratik ve ekolojik çalışmaları, sanal medya hesaplarından kaldırmak oldu. Ancak sanal medyadan çalışmalarımızı silerek, verilen hizmeti yok edemezler. Ozan Balcı’nın 2019 yılında kayyım olarak atandığı zaman yaptığı hırsızlıkları talanı biliyoruz. Ozan Balcı’nın belediyeyi borç bataklığına nasıl götürdüğünü bu halk nasıl unutabilir! Vali ve kaymakamlar piyon haline getiriliyorlar. Bugün kaymakamlar sömürge valisi ve sömürge kaymakamı olarak iş yapıyor. Özel savaş elemanı olarak iş yapıyorlar” diye ekledi.
İradeye sahip çıkma kararlılığı
Halkın iradesine sahip çıkacaklarını vurgulayan Neslihan Şedal, son olarak şöyle konuştu: “Bu halk 31 Mart’ta AKP’yi bir tabela partisi haline getirdi. Bizler halka söz veriyoruz, halkın ihtiyaç duyduğu eşitlik, demokrasi ve özgürlük için mücadele edeceğiz. AKP’yi, o tabelayı asacak yer bulamayacak hale getireceğiz. Bütün ilçelerimizde kadın özgürlükçü çalışmalarımıza dayanan, kurumsallaşmalarımız oldu. Kadınların kendi ekonomisini oluşturabileceği, şiddete karşı durabileceği ve kadınların özgür zihniyet dünyası ile buluşabileceği akademiler, kadın eserleri kütüphanesi, geleneksel kültürü yaşatabileceği atölyeler düzenledik. Özel savaşın temel hedefi haline gelen genç kadınlardan tutalım 80 yaşındaki kadınlara kadar herkesin yanında olmaya çalıştık. Açtığımız her kadın kurumu adeta miting havasında geçti.
Kadınlar bu yönetimin öznesi haline geldiler. Kendilerini bunun içerisinde gördüler. Dolayısıyla tüm kadınlar büyük bir sahiplenme gösterdi. Şu an kayyımlara karşı kadınlar ön saflarda direniyor. Bizler şahsında Wanlı kadınlar cezalandırılmaya çalışılıyor. Halkın içerisinde yer almamız için hedef alındık. Öte yandan kayyım atanmasının en büyük hedefi eşbaşkanlık sistemidir. Bizler genç kadınlar olarak, irademize sahip çıkacağız.”