MUĞLA - İşletmeci Gülümser Ulutaş, bu yılda hem yerel yönetimlerden hem de ülkedeki politikalardan en fazla turizmin etkilendiğini belirterek, bir diğer nedenin ise Suriye'deki savaş olduğunu söyledi.  

 

Pansiyona dönüşen eski Bodrum evlerinin yeni sahipleri olan küçük esnaf, turizm politikaları ve ekonomik krizden doğrudan etkileniyor. Ekonomiyi etkileyen söylem ve turizm politikaları ile sürekli iniş çıkışlar yaşadıklarını belirten butik otel işletmecisi Gülümser Ulutaş, yabancı turistlerin de bakış açısının değiştiğini ifade etti. 

 

'Butik otelleri sürekliliği olan müşteriler kurtarıyor'

 

Aydın'dan Bodrum'a gelip yerleşen Gülümser, 4 yıldır satın aldıkları butik otelde aile fertleriyle birlikte çalışıyor. 15 Temmuz darbe girişimi öncesine kadar işlerinin daha iyi olduğunu kaydeden Gülümser, ayakta durabilmelerini sağlayan şeyin ise bu süre zarfında müşterileriyle oluşturdukları sıcak ilişki olduğunu söyledi. Gülümser, turizmin gündemdeki söylemlerden çok fazla etkilendiğini ifade ederek, "Afet, darbe derken son 2 yıl sezon çok kötü geçti. Eskiden Mayıs ayında başlayan sezon daha geç başlıyor, erken bitiyor. Bu sene seçimlerden dolayı geç başladı. Neyse ki 4-5 yılda arkadaş gibi olduğumuz müşteriler var. Biraz onlar sayesinde ayakta duruyoruz" diye konuştu. 

 

'Suriye'deki savaş Bodrum için bir yol ayrımı'

 

Suriye'deki savaşın kendilerini direkt etkilediğini aktaran Gülümser, 2014'te bir yol ayrımı ile karşılaştıklarını söyledi. Savaşla beraber Bodrum'un Yunanistan'a bir geçiş noktası olarak görüldüğünü hatta sokaklarda dahi niteliksiz şişme botların satıldığını dile getiren Gülümser, "Bodrum'a Avrupa ülkelerine kaçmak için gelenlerin yerini artık biraz daha zengin Arap turist aldı. Onlar da kendinden sonra kimse otelde kalmayacak gibi davranıyor. Bu nedenle biz sabit müşteri edinmeye çalışıyoruz" dedi. 

 

‘Dayatılan kültüre karşıyım’

 

Otelde ne çalışanları ne de müşterileri arasında "hanımefendi", "beyefendi" gibi unvanların kullanılmadığını belirten Gülümser, otellerin ve büyük alışveriş merkezlerinin dayattığı kültüre karşı olduğunu vurguladı. Bodrum merkezde küçük esnafın hem yerel hem de ülke politikaları nedeniyle çektiği zorluklara dikkat çeken Gülümser, şöyle devam etti: "50 yıldır Bodrum'dayız. İşimi seviyorum yeni insanlarla tanışıyorum. 3 çocuğum eşim ve ben geçinebiliyoruz. Kışın elimiz boş kalsa da. Çevre köylerden gelen 2 kadın arkadaşımız çalışıyor bizimle. Burası olmasa biz gidip resepsiyonistlerin bile birbirini tanımadığı otellerde çalışamayız."