MERSİN - Yenişehir ilçesinde süren ağaç katliamını protesto eden çevreciler, “Bu kadar genç ağacı kesenler insan da keser” diyerek, ağaç katliamının talan olduğunu belirtti. 

 

Ekolojistler, siyasi partiler ve birçok sendika üyesi, Mersin’in Yenişehir ilçesine bağlı Emirler Mahallesi’nde 19 hektarlık ormanlık alanda yapılan ağaç katliamını protesto etti. Açıklamaya, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Yenişehir İlçe Örgütü, Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve TMMOB'a bağlı sendika üyelerinin yanı sıra çok sayıda çevreci katıldı.

 

Ağaç katliamının yapıldığı alana giden çevreciler, alanda çalışan iş makinelerine ve devam eden ağa kesimine tepki gösterdi. Alanda süren tepkiler üzerine, bölgede çalışmalara bir süre ara verildi. Ağaç katliamının yapıldığı alanda oturan çevreciler, ardından açıklama yaparak, çalışmaların bir an önce durdurulmasını istedi.

 

Mersin Çevre ve Doğa Derneği Başkanı Sabahat Aslan, bölgenin heyelan bölgesi olduğunu hatırlatarak, “Burada yapılan işler, orman bilimine aykırıdır. Orman Bölge Müdürlüğü, Mersinlilere ihanet ediyor. Akciğerlerimiz kesiliyor” dedi.

 

HDP Yenişehir İlçe Eşbaşkanı Emrah Deniz, bu tür katliamlar ile daha önce karşılaştıklarını belirterek, ağaç kesiminin durdurulması için yetkililerin söz verdiğini; ancak ağaç katliamının devam ettiğini söyledi.Emrah, “Ülkenin zenginlerini yok ederek, zenginleşen iktidarın ayak izlerini görüyoruz. Büyüklerimizin kullandığı ‘Ayinesi iştir kişin lafa bakılmaz’ sözü vardır. Onların pratik yaşamdaki adımlarını bu ormanlık alanda görüyoruz. Giderayak ülkenin tüm zenginlikleri yok etmek istiyorlar. İnsanların nefes alanları yok ediyorlar. Bu durumu lanetleyerek protesto ediyorum. Doğa katliamına parti olarak, her nerede olursa olsun karşı çıkıyoruz ve çıkmaya da devam ediyoruz” diyerek, tüm Mersinlilerin toplumun akciğerleri olan ormanlara sahip çıkması çağrısında bulundu.

 

Talandır

 

TMMOB Mimarlar Odası Mersin Şube Başkanı Ünal Şahin ise, ormanlık alanın endüstriyel platasyon adıyla yok edilmek istendiğini belirterek, “Ülkedeki 50 milyon küp ağaç rezervine ulaşmak için bu ağaç katliamına son verin. Tamamen bu talan politikasıdır. Bu alanlar ilgili bir takım şaibeler var olması daha korkunç bir şeydir. Buraların ağaçsızlandırılıp hazineye bir şekilde devredilme durumu var. Keyfi metotlarda da buralar yerleşim alanına açılması gibi durumlar da var. Ülkemizde çok gördüğümüz bir politikadır bu. Bu politikalar yanlış politikalardır. Buranın tekrardan orman haline gelmesi oldukça zordur. Yağan yağmurlarla buranın toprağını kaybedeceğiz. Her yönüyle talandır” şeklinde konuştu.

 

 Çevreci avukat Adnan Gündoğdu, alanda çok genç ağaçların kesildiğine şahit olduklarını belirterek, “Ormanlık alan yok ediliyor. Burada art niyeti vardır. Hukuk dışı yöntemler ile ormanlık alanlar yok ediliyor” ifadelerini kullandı. Orman katliamına dikkat çeken DİSK Genel İş Sendikası Başkanı Kemal Göksoy, “Bu senaryoları yeni görmedik. Yakılan ormanların sebepleri belli iken, diğer taraftan buralardaki ormanlara neler yapıldığı görüyoruz. Kazdağları’nda, İkizdere’de ne yapıldığını görüyoruz. Bir ülke, havası ve doğasıyla bir bütündür. Bütünlük bozulduğunda doğa katliam alır. Buradaki tahribatlar doğayı bozuyor ve topluma zarar veriyor. Burası bir rant alanı olacağına inandığımız için ağaç katliamının bir an önce durdurulmasını istiyoruz” diye konuştu.

 

Mersin Tabip Odası eski Başkanı Galip Kırıcı ise hekimlik kimliğine dikkat çekerek, “Bir hekim olarak, bu kadar genç ağacı kesenler insan da keser. Ağaç yoksa yeşillik de yoktur, yeşilliğini olmadığı yerde de ruh yoktur. İnsanlığa uygun uygulamalar değil. Yarın burası betonlaşacak ve zararını çocuklarımızı görecek” dedi.

 

Dava açılacak

 

Çevreciler, ağaçsız olan bölgelere dikkat çekerek, “Ağaçlandırma çalışması neden orada yapılmıyor da buradaki var olan ağaçlar kesilerek yeniden ağaçlandırılmak isteniyor. Var olan ağacı neden kesiyorsunuz. Gidin ağaçsız olan dağları ağaçlandırın” diyerek, tepkisini dile getirdi.

 

Ağaç katliamının durdurulması için dava açılacağı belirtildi. 

 

Eylem, alkışlarla sona erdi.