ŞIRNAK - Şenoba’da son iki ay içerisinde korucular tarafından yaklaşık 500 dağ keçisinin katledildiğini söyleyen Şenobalılar, “Bu katliamlar bilinçli şekilde yapılmakta. Bizler buna karşı sessimizi yükseltmeliyiz ve doğamızın tahrip edilmesine izin vermemeliyiz” dedi.

 

Devletin bölgede yürüttüğü doğa katliamlarına her gün bir yenisi ekleniyor. Katliamların yaşandığı bölgelerinin başında gelen Şırnak, geçtiğimiz aylarda orman yangınları ile gündeme gelmişti. Şırnak’ın Uludere (Qileban) ilçesine bağlı Şenoba (Sêgirkê) beldesinde, yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Şenoba korucularının kasım ve aralık ayı içerisinde Cudi, Besta, Kela Memê ve Irak’a bağlı Zaxo şehrinde bulunan Sinah bölgelerinde “gözetleme ve arama” adı altında dağ keçileri katledildi. 

 

Öte yandan yerel kaynakların aktarımlarına göre Hezil Nehri’nde (Çemê Hêzil) bulunan balıkların korucular tarafından “jeneratör ya da el bombası” ile katledildiği ve bölgede nesli tükenmekte olan Keklik (Kevê Gozel) kuşlarının da korucular tarafından hedef alındığı belirtildi.

 

‘Doğa katliamları devlet eliyle yapılmakta’

 

Şenoba’da yaşayan ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şırnak önceki dönem il Eşbaşkanı Zeynep Unat, devletin Kürtlere ve doğasına yönelik sürekli bir saldırı içerisinde olduğunu belirtti. Zeynep, “Güvenlik” adı altında askerlerin ormanları yaktığını ve korucular tarafından yüzlerce ağacın kesildiğini kaydederek, yaşanan bu ağaç kıyımının çevre korucuları tarafından yapıldığını söyledi. Zeynep, “Bu saldırılar ile doğamız yok edilmek isteniyor ve kırımlar ile Kürtler doğalarından uzaklaştırılmak isteniyor. Botan bölgesinde yaklaşık 4 ay süren yangınlar yetkililer tarafından göz ardı edildi. Kimse orada yaşayan bölge halkına kulak vermedi. Yaşanan tüm bu katliam ve talanlar devlet eliyle ve bilinçli bir şekilde yapılmakta”  diye ifade etti.

 

‘Gözlem ve arama adı altında 500 dağ keçisi katledildi’

 

“500’e yakın dağ keçisi bölgede bulunan korucular tarafından katledildi” diyen Zeynep, yaşanan bu kırımlar ile doğanın hayvansız bırakılmak istendiğini ve Kürtlerin kendi kültürlerinden uzaklaştırılmak istendiğini vurguladı. Zeynep, dağ keçilerinin Kürtlerin kültüründen bir parça olduğunun altını çizerek, “Bölgede gözlem ve arama adı altında yaklaşık 500 dağkeçisi katledildi. Bu dağ keçileri daha çok Cudi Dağı, Besta, Kêla Memê ve Zaxo’ya bağlı Sinah bölgesinde katlediliyor. Koruculuk sistemi ile beraber doğa katliamlarının daha da arttı. Korucular nesli tükenmekte olan Keklikleri katlettiler ve bununla beraber çevrede keklik sayısı da azaldı. Geçen yıllarda Bağlıkaya (Bilikan) ve Dereler (Avyanê) köyleri arasında bulunan Hezil Nehri’nde korucular tarafından jeneratörler ve el bombaları ile binlerce balık öldürüldü” diye kaydetti. 

 

‘Kürdistan’ın doğasını yok etmek istiyorlar’

 

Orman yangınları ile doğayı talan eden kişilerin şu an doğada bulunan hayvanları katlettiğini söyleyen Zeynep, hayvanların da doğanın bir parçası olduğuna işaret etti. Zeynep, şu an hükümetin uyguladığı politikalardan bir tanesinin hayvanları katletmek olduğunu vurgulayarak, “Yaşanan bu doğa talanına ve hayvan kırımına karşı sesiz kalmayalım. Buna karşı sesimizi yükseltelim. Katliamı gerçekleştiren korucular orada bulunan karakollardan izin alıp, ava çıkmakta. Dağ keçilerini katleden kişiler hakkında herhangi bir ceza verilmemekte. Bizler yaşananlara tepki vermeliyiz eğer tepki vermesek, süreç daha kötü olur. Hayvanları katledenler cezalandırılmalıdır. Kürdistan doğasını yok etmek istiyorlar” dedi.

 

‘Katliamlara sessiz kalmayalım’

 

Şenoba’da yaşayan ve ismini vermek istemeyen bir yurttaş ise, dağ keçilerinin katledilmesinde özel politikaların olduğunu ifade ederek, “Ellerinin doğamızdan çeksinler. Doğa yaşamdır. Doğa talan edilirse yaşam da yok olur. Bundan kaynaklıdır ki ormanlarımız askerler tarafından yakıldı ve binlerce meyve ağacımız yok edildi. Ormanlarda ağaçlarımızı kesen ve meyve ağaçlarımızı yok eden kişiler şuan doğamızda bulunan hayvanları katletmekte. Bizler buradan herkese sesleniyoruz: Doğanıza sahip çıkın. Hayvanları katleden kişiler koruculardır ve bunlarda devlet eliyle yapılıyor. Buna sessiz kalmayalım. Doğamız kırımla yüz yüze. Doğamız kalmamış durumda, bu katliama karşı sesimizi yükseltelim” diye kaydetti.