
Bir yıl sonra hâlâ cevapsız: Rojin Kabaiş’e ne oldu? (1)
- 09:07 25 Eylül 2025
- Dosya
Şüpheli ölümünün ardından akıllarda soru işaretleri kaldı
Neslihan Kardaş
WAN - Bir yıl geçti, ama Rojin Kabaiş’in üzerindeki DNA’ların kime ait olduğu ve ölümüne dair sorular hâlâ yanıtsız.”
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Çocuk Gelişimi birinci sınıf öğrencisi 21 yaşındaki Rojin Kabaiş, 27 Eylül 2024 akşamı yurttan çıktıktan sonra kayboldu. En son 18.30’da annesiyle konuştuğu bilinen Rojin Kabaiş’in, 19.00-20.00 saatleri arasında sahile gittiği tespit edildi. Ancak ailesine kaybolduğu bilgisi 15 saat sonra ulaştı.
Günler süren aramaların ardından Rojin Kabaiş’in cenazesi, 15 Ekim’de Mollakasım Mahallesi’nde göl kıyısında bir yurttaş tarafından bulundu. İstanbul Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) 14 Kasım 2024 tarihli raporunda ölüm nedeninin “suda boğulma” olduğu belirtildi. Raporda darp ve cinsel saldırıya ilişkin bulguya yer verilmezken, ölüm zamanı ve suda kalma süresine dair bilgi de paylaşılmadı.
Bu dosyanın ilk bölümünde, Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümüne dair bugüne kadar ortaya çıkan gelişmeleri derliyoruz.
Dosyamızın ilk bölümünde Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümüne dair yaşanan tüm gelişmeleri derledik.
Hala yanıtlanmayan sorular var
Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümü üzerinden bir yıl geçti, ancak dosyada herhangi bir ilerleme kaydedilmedi. O günden bu yana ailesi, kadın örgütleri ve kamuoyu aynı soruyu soruyor: “Rojin Kabaiş’e ne oldu?” Ne bu soruya yanıt bulundu ne de soruşturmaya dair başka belirsizlikler giderildi. Devam eden gizlilik kararı şüpheleri artırırken, cenazenin kaç gün suda kaldığı, dışarıdan bir müdahalenin olup olmadığı, vücudundaki darp izlerinin nasıl oluştuğu ve tespit edilen iki erkek DNA’sının kime ait olduğu soruları hâlâ yanıtsız.
Dosyadaki gizlilik kararı şüpheleri artırıyor
Rojin Kabaiş’in ailesi, kızlarının intihar etmiş olabileceği iddialarını reddediyor ve “olayın üzerinin kapatılmak istendiğini” belirterek, tepkilerini dile getiriyor. Wan Barosu ise otopsi raporunun eksik ve yetersiz olduğunu, olayın tüm yönleriyle aydınlatılması gerektiğini vurguluyor. Özellikle ölüm zamanı, boğulmanın nasıl gerçekleştiği ve vücuttaki izlerin açıklanmadığına dikkat çekiliyor. Öte yandan dosyada hala devam eden gizlilik kararı ise şüpheleri derinleştiriyor. Rojin Kabaiş’in kaybolması kısa sürede dijital medyada geniş bir yankı uyandırdı. Kadınlar, Rojin için hala “adalet” talep ediyor; kadın örgütleri ile insan hakları savunucuları, soruşturmanın şeffaf biçimde yürütülmesi için çağrıda bulunuyor.
DNA’lar kime ait?
Rojin Kabaiş’in dosyasına dair son gelişmeleri anlatan babası Nizamettin Kabaiş, ajansımıza verdiği röportajda savcının kendisine şunları söylediğini aktardı: “İki erkeğe ait DNA var. Biraz bekle, sabret. DNA sahibi her kimse Rojin’e zarar verenler de onlardır, ortaya çıkartacağız.” Soruşturmada 200’ü aşkın DNA örneği incelenmesine rağmen henüz sonuç açıklanmadı. Ayrıca Rojin’in telefon incelemesine dair de herhangi bir bilgi paylaşılmadı.
Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümü hala karanlıkta
Olayın üzerinden bir yıl geçmesine rağmen Rojin Kabaiş’e ne olduğu ve faillerinin kimler olduğu sorusu hâlâ yanıt bulmadı. Kadınlar sokaklarda adalet arayışını sürdürüyor; aile ve avukatları ise soruşturmanın eksik ve yetersiz yürütüldüğünü dile getiriyor. Barolar ve sivil toplum örgütleri, özellikle dosyadaki DNA bulgularının takip edilmesi gerektiğini vurguluyor. Soruşturmanın seyri, bulunacak yeni deliller ve DNA incelemelerinin sonucuna bağlı olarak şekillenecek. Ancak kamuoyu hâlâ aynı soruyu soruyor: “Rojin’e ne oldu?”