26 Temmuz 2021: Kato’da Abdullah Öcalan’a özgürlük talebi

  • 09:08 26 Temmuz 2022
  • Tarihte Bugün
TJA öncülüğünde Mêrgên Sotî Yaylası’na çıkan kadınlar, berivanlarla buluştu. Etkinlikte PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dönük ağırlaştırılmış tecride dikkat çekilerek, “Kadınlar olarak Öcalan özgürleşene kadar mücadelemize devam edeceğiz” denildi. 
 
Tevgera Jinên Azad (TJA) öncülüğünde, Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesine bağlı Mêrgên Sotî Yaylası’nda etkinlik düzenlendi. Etkinliğe, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şırnak Milletvekili Nuran İmir, HDP il ve ilçe örgütleri, Silopi ve Balveren Belde Belediye eşbaşkanları ile Barış Anneleri Meclisi üyelerinin yanı sıra çok sayıda kişi katıldı. 
 
Burada konuşan TJA aktivisti Meryem Eşkara, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin sonlandırılması amacıyla cezaevlerinde sürdürülen açlık grevini hatırlatarak "Kadınlar olarak Öcalan özgürleşene kadar mücadelemize devam edeceğiz" dedi.
 
HDP Milletvekili Nuran İmir de, Abdullah Öcalan’ın “Kadın özgür olmadan toplum da özgür olmaz" belirlemesine dikkat çekti.  Nuran, şöyle devam etti: “Ne kadar saldırırsa saldırsınlar; bizleri göç ettirseler de tutuklasalar da Kürt halkı varlığını sürdürecektir. Kürdistan Lozan Antlaşması’yla 4 parça oldu. Her 4 parçada da Kürt kimliği ve dili yok edilmek istendi. Bu parçalanmalara rağmen Kürt anneleri bizi bugünlere kadar getirmeyi başardı. Artık Kürt kadınlar güç olmuştur ve birliğini sağlamıştır. Ne olacaksa olsun bizler sizlerle gururluyuz ve direnişinizle gurur duyuyoruz. Tutuklular tecridin kaldırılması için 200 günden fazladır açlık grevindeler. Bizler, toplumun özgürlüğü için bedel veren bu direnişe sahip çıkmalıyız. Küllerimizden yeniden doğacağız. Kadınlar olarak mücadelemize, doğaya ve kimliğimize yapılan saldırılara karşı direneceğiz ve sahip çıkacağız."
 
Tarihte bugün öne çıkan diğer kimi önemli gelişmeler ise şöyle:
 
1952: İşçi hakları ve kadın hakları mücadelesinde önemli rol üstlenen Eva Peron yaşamını yitirdi. Eva Peron, aynı zamanda Arjantin Başkanı Juan Peron ile de evliydi. 
 
2000 Haziranı'nda ABD'de, BM'nin kadınlar için düzenlenen özel oturumuna katıldı. "Burada kadınlarla ilgili tartışmalara katılmaktan ve görüş alışverişinde bulunmaktan memnunum" diyordu. "Ama sadece lafla olmaz, eylem yapmak lazım." Phoolan Devi kurşunlanarak katledildiğinde 38 yaşındaydı. Phoolan'ın katledilmesi halkta büyük tepki yarattı; öfkeli kalabalık, milletvekillerini koruyamadığı için parti yetkililerini kınadı, resmi araçlara saldırdı. Sokakları dolduran binlerce insan kendilerinden biri olan kraliçeleri için gözyaşı döktü.
 
2001: Hindistan'ın efsanevi "Haydutlar Kraliçesi" olarak bilinen Phoolan Devi, Parlamento'dan bir kilometre uzaklıktaki evine giderken, maskeli üç saldırgan tarafından katledildi.
 
Phoolan Devi hayatı filmlere konu olmuş bir kadındı. Kendi anlatımından yazıya dökülen otobiyografisinde, "Doğduğumda bir köpekten daha değersizdim, şimdi bir kraliçe oldum" diyordu. 10 Ağustos 1963'te sosyoekonomik olarak en alt kasttan, okuma yazması olmayan, çok yoksul bir ailenin kızı olarak dünyaya geldi. On bir yaşındayken kendisinden yirmi yaş büyük biri ile evlendirildi. Evlendiği erkek tarafından cinsel saldırı ve işkenceye maruz bırakıldı. Yirmili yaşlarında bir haydut çetesi tarafından kaçırıldı; çete reisi tarafından cinsel istismara maruz bırakıldı. (Kimi kaynaklara göre, onurunu korumak ve intikam almak için kendi iradesiyle dağa çıkıp eşkiyaya katılmıştı.) Çete reisi öldükten sonra Phoolan kaçırılarak ücra bir köy olan Behmai'de günlerce toplu cinsel saldırı ve istismara maruz kaldı. Köyde çıplak gezdirilerek teşhir edildi.
 
Phoolan, eski çete arkadaşlarının yardımı ile buradan kaçmayı başardı. Artık aklında sadece intikam ve öfke vardı. Bir müddet sonra çetenin reisi oldu. 1981 yılında Behmai köyüne geri döndü. Phoolan'ın başına ödüller konuldu, artık her yerde aranıyordu. Ancak alt kasttan köylüler onu seviyor ve koruyorlardı. İçgüdüsel bir adalet duygusuyla zenginlerden çaldığını yoksullara dağıttığı için bölgedeki perişan halkın kahramanı ve umudu olmuştu. Dört yıl dağlarda, çetesi ile birlikte kanun kaçağı olarak yaşadı.
 
O tarihte iktidarda olan İndira Gandhi hükümeti barışçıl bir çözüm için Phoolan'ı bir yıl süren, gizli görüşme ve pazarlıklar sonucu teslim olmaya ikna etti. Phoolan otuzun üzerinde suç isnadıyla tutuklanmıştı, ancak hiç mahkeme önüne çıkarılmadı ve on bir yıl hapiste yattı. Diğer çete üyeleri sekiz yılda serbest kalmışlardı. Sonunda 1994 yılında hakkındaki suçlamalar düşürüldü ve affedilerek cezaevinden çıktı. Affından iki yıl sonra aşağı kast ve azınlıklardan destek gören Samajwadi Partisi'ne katıldı. 1996 yılında Parlamentoya seçildi.
 
2013: 13’üncü Munzur Doğa ve Kültür Festivali’nde "38’den Sakinelere Kadın Özgürleşmesi" konulu panel düzenlendi. Panelde konuşma yapan BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, “Özgürlük mücadelesinde yer alan Dersimli Beritan, Sakine, Besê ve Zarife sembolleştiriliyor fakat yaşanmıyor. Sembolleştirmeden ziyade onları yaşayın, bu mücadeleci kadınların kadın duruşunu bilin” derken,  Dersim Belediye Başkanı Edibe Şahin ise, Dersim kadın modelinin Besê, Zarife, Beritan ve Sakine olduğunu vurguladı.
 
2014: Çocukları PKK saflarına katılan ailelerin diyalog sürecinin ilerletilmesi amacıyla Diyarbakır Anıt Park'ta başlattığı oturma eyleminde kente gelen cumhurbaşkanı adayı Tayyip Erdoğan’a tepki göstererek, “Recep Tayyip Erdoğan eğer gerçekten barış istiyorsa burada söylediklerini Meclis’te de söylesin” dedi.
 
2015: Cumartesi Anneleri'nin Galatasaray Meydanı'nda düzenlediği kayıplar için adalet eylemlerinin değişmez siması Barış Anneleri Meclisi üyesi Rabia Sağnıç, 26 Temmuz 2015 günü geçirdiği trafik kazası sonucu yaşamını yitirdi. İstanbul Kürt Enstitüsü'nün kurucularından 2003'te yaşamını yitiren Kürt dil bilimci Feqi Hüseyin Sağnıç ile evli olan Rabia Sağnıç, Mezopotamya Kültür Merkezi'nin (MKM) kurucuları arasındaydı. Rabia Ana yıllardır hak mücadelelerinde her alanda yerini alıyordu.
 
2016: PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin son bulması talebiyle "Özgürlük Nöbeti" tutanlara polis tazyikli su ile saldırdı. Kitle, "Öcalan savaş barış gerekçemizdir", "Bijî Serok Apo" sloganlarıyla polis müdahalesine tepki gösterdi. Nöbete katılan DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel de "Sayın Öcalan diyordu ki, 'Türkiye'de gerçek bir demokrasi olmadan krizin aşılması mümkün değil.' Sayın Öcalan görüşme notlarında, kitaplarında yazdığı her şey bir bir ortaya çıktı. 15 Temmuz'da ortaya çıkan darbe girişimi aslında adım adım gelen bir darbe girişimiydi. AKP 12 yıl boyunca bu cemaatle beraber yönetti bu ülkeyi. Şimdi bakıp görebilirsiniz" diye belirtti.
 
2016: HDP Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş, Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi (CPT) Başkanına bir mektup göndererek, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ı ziyaret etmesini ve sağlığı ile kişisel güvenliği hakkındaki bilgileri kamuoyu ile paylaşmasını talep etti.
 
2019: Tevgera Jinên Azad (TJA), "Değişim Ve Özgürlük İçin Sende Ayağa Kalk" şiarıyla yapılacak 5 aylık kampanyanın Şırnak planlamasını kamuoyuna duyurdu. Açıklamayı okuyan HDP'lİ Nuran İmir, “Bizler yeni bir yaşamın inşasının mümkün olduğuna olan inancımızla değişim ve dönüşümü bu kampanyada esas alacağız. Şimdiye kadar erkek egemen anlayış karşısında yürüttüğümüz mücadeleyi bu kampanya kapsamında daha aktif bir şekilde sürdüreceğiz” dedi.
 "Değişim Ve Özgürlük İçin Sende Ayağa Kalk" şiarıyla yapılacak 5 aylık kampanyanın Şırnak planlamasını basın açıklamasıyla kamuoyuna duyurdu. 
 
2020: İstanbul Sözleşmesi’den geri çekilmeye karşı çıkan kadınlar, İstanbul Beşiktaş'ta bulunan Abbasağa Parkı'nda forum düzenlemek istedi. Polisler kadınların parka girmesine “yasak” gerekçesiyle izin vermedi. Engellemelere aldırış etmeyen kadınlar, parktan Barbaras Meydanına kadar yürüyüş gerçekleştirdi. Kadınlar, yürüyüş sırasında “Pınar Gültekin isyanımızdır! Bir kişi daha eksilmemek için İstanbul Sözleşmesi’ni uygula!” pankartı açtı. Yürüyüş boyunca, “Kadınları değil cinayeti engelle” ve “ Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” sloganları atıldı. Kafelerde oturan ve sokakta yürüyen kadınlar da yürüyüşe destek verdi.
 
Ankara’da da Ankara Kadın Platformu, İstanbul Sözleşmesi’nin hedef alınmasına karşı “nasıl mücadele yürütülmesi” gerektiği konusunda kadınlar ile bir araya geldi. Ankara Kadın Platformu’nun çağrısıyla kadınlar, İstanbul Sözleşmesi ve sözleşmenin hedef alınmasına karşı nasıl mücadele yürütülmesi gerektiğini konuşmak üzere Kurtuluş Parkı’nda buluştu. Buluşmaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm ile çok sayıda kadın katıldı. Kadınların bulunduğu alan mor kuşak ile çembere alınarak polislerin girmesi engellendi. Kadınlar ellerinde “Kadın cinayetleri politiktir”, “Haklarımız, hayatlarımız için isyandayız” dövizlerini taşıdı. 
 
Mor Dayanışma ise gittikçe artan kadın katliamı ve çocuk istismarlarına dikkat çekmek amacıyla Adana’da bulunan Atatürk Parkı’nda bir araya geldi. Buradan şehir merkezine doğru pedal çeviren kadınlar, sık sık “Kadın yaşam özgürlük”, “Kadına yönelik şiddete son”, “İstanbul Sözleşmesi yaşatır” sloganları attı. 
 
2020: Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta “Kadın Vakfı”nın açılışı gerçekleşti. Yeni hizmete sunulan Kadın Vakfının açılışı Vakıf Başkanı Dîlan Hesen, Vakıf Yardımcısı Büsra Eli, Sendika Odası Sekreteri Silvana Osman ve Vakıf Üyesi Sevim Onodos, Ermeni gazeteci Hamo Moscoviyan ve PYD üyelerinden avukat Abdulselam Ehmed’in katılımıyla yapıldı.
 
2021:  Almanya Kadın Cimnastik Takımında Sarah Voss, Pauline Schaefer-Betz, Elisabeth Seitz ve Kim Bui'nin yer aldığı takım Tokyo Olimpiyatları eleme müsabakalarında alışılagelmişin dışında mayolarla çıktı. Farklı tarzdaki kıyafetleriyle şampiyonlara katılan Almanya Kadın Cimnastik Takımı, Tokyo Olimpiyatları eleme müsabakalarında da bu tutumlarını yineledi.
 
Sarah Voss, Pauline Schaefer-Betz, Elisabeth Seitz ve Kim Bui'nin yer aldığı takım, antrenmanların ardından eleme müsabakalarına da bacakların açık kaldığı mayolar yerine vücutlarının tamamını saran mayolarla çıktı. anlamına gelmiyor. O gün nasıl hissediyorsak, istediğimiz kıyafeti giymek istiyoruz. Başka bir yarışta giyeceğimiz kıyafeti biz seçmeliyiz" ifadelerini kullandı.
 
İlk olarak Nisan 2021’de düzenlenen Avrupa Artistik Cimnastik Şampiyonası'nda söz konusu kıyafet değişikliğine giden Alman sporcular, cimnastikte cinsel nesneleştirmeye karşı duruş sergilemek amacıyla bunu gerçekleştirdiklerini duyurmuş ve dünya genelindeki meslektaşlarından birçok destek mesajı almışlardı.
Alman basınına konuşan kariyerinde üçüncü kez oyunlara katılan Elisabeth, "Her kadının, kendi giyeceği kıyafeti kendisi seçmesi gerektiğini düşünüyoruz. Olimpiyatlarda da bunu gösterdik. Bu, alışılagelen mayo tarzındaki cimnastik kıyafetini bundan sonra giymeyeceğimiz 
 
2021: Bayreuth Müzik Festivali’nde ilk kez orkestra şefi bir kadın oldu. Almanya’da her yıl tatil başladıktan sonra temmuz ayı sonunda perdelerini açan Bayreuth Müzik Festivali Uçan Hollandalı operasıyla başladı ve 145 yıldan beri ilk kez orkestra şefliğini bir kadın, 43 yaşındaki Oksana Lyniv yaptı.