Rojin Kabaiş’in otopsi raporu çıktı: Boğulma nasıl oldu, bilinmiyor!

  • 16:51 14 Kasım 2024
  • Hukuk
 
WAN - Rojin Kabaiş’in otopsi raporuna dair açıklama yapan Wan Barosu Kadın Hakları Merkezi avukatlarından Maria Bildirici, “Raporun tespit bölümünde Rojin’in ölüm sebebi olarak suda boğulma tespit edilmiştir. Boğulmanın hangi yolla olduğu, ölümün intihar mı yoksa dışarıdan yapılan bir müdahaleyle mi olduğu, yine boğulmanın Van Gölü’nde mi olduğu yoksa göl dışında bir yerde boğulduktan sonra cansız bedenin göl içerisine mi bırakıldığı bilgisi yer almamaktadır” dedi.
 
Wan Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Çocuk Gelişimi Bölümü birinci sınıf öğrencisi 21 yaşındaki Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümüne dair İstanbul Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) gönderdiği otopsi raporu Van Cumhuriyet Başsavcılığı”na ulaştı. Rojin Kabaiş dosyasını takip eden avukatlara iletilen otopsi raporuna ilişkin Wan Barosu Başkanlığı ile Kadın Hakları Merkezi basın toplantısı düzenledi. 
 
Baronun Tahir Elçi Konferans Salonu’nda düzenlenen toplantıda basın metnini avukat Maria Bildirici okudu.
 
‘Çalışmalar yetersiz, savcıya ulaşılamadı’
 
27 Eylül’de kaybolan ancak ailesine bir gün sonra haber verilmesi üzerine Rojin Kabaiş’i arama çalışmalarına başlandığını hatırlatan Maria Bildirici, Rojin Kabaiş’in kaybolduğu gün ile cenazenin bulunduğu gün arasında geçen 19 günlük sürede yaşananları anlattı. Maria Bildirici, “Olaydan haber alınması üzerine baromuz ve baromuz Kadın Hakları Merkezi Rojin Kabaiş’in eşyalarının bulunduğu alana intikal etmiş ve bu alanda kolluk tarafından yürütülen arama çalışmalarının yetersiz olduğu gözlemlenmiştir. Arama çalışmaları, Kadın Hakları Merkezimiz ve diğer sivil toplum örgütlerinin yaptığı kamuoyu baskısı üzerine artırılmış ise de aynı gün akşam saat 20.00 sularında KHM olarak yeniden olayın gerçekleştiği yer olan Yüzüncü Yıl Üniversitesi kampüsüne ve Rojin’in kaybolduğu alana  sınır  olan Bardakçı köyüne gidilmiş ancak ne kampüs giriş-çıkışlarında ne de köyde hiçbir arama çalışmasının ve kontrolün olmadığı gözlemlenmiştir. Aynı gün nöbetçi savcıyla görüşme yapmak üzere adliyeye gidilmiş ve nöbetçi savcıya ulaşılamamıştır” dedi.
 
Telefonu hala açılamadı
 
Aramanın yapıldığı süreçte havanın karardığı gerekçesiyle çalışmaların durdurulduğunu kaydeden Maria, “Savcılığa Bardakçı köyünde arama yapılması gerektiği tarafımızca bildirilmişse de Rojin Kabaiş’in kayboluşunun dördüncü gününde Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi kampüsünün bitişiğinde bulunan Bardakçı köyünde aramalar başlamıştır. Tarafımızca savcılık ile yapılan görüşmelerde dosya ile ilgili eksiklik ve yetersizlikler ısrarla dile getirilmesine ve savcılıkla defalarca görüşülmesine rağmen savcılıkça tarafımıza dosya ile ilgili ayrıntılı bilgi verilmemiştir. 30 Eylül günü savcılıkla yaptığımız görüşmede Rojin’in kaybedilmesinin üzerinden 3 gün geçmiş olmasına rağmen dosyanın nöbetçi savcıda olduğu, henüz kendi savcısına tevzi edilmediği ve yalnızca acil işlemlerin yapıldığı bilgisi edinilmiştir. Yine savcılıkla yapılan görüşmelerde Rojin’e ait telefondaki bilgilere ulaşılıp ulaşılmadığı sorulmuş, savcılıkça telefonun bir sonraki gün incelemeye alınacağı söylenmiştir. 14 Kasım günü savcılıkla yapılan görüşmede telefon şifresinin zorluğu nedeniyle kırılamadığı ve henüz içerik bilgisine ulaşılamadığı bilgisi verilmiştir” sözlerine yer verdi.
 
Maria Bildirici, yaşanan süreci şöyle dile getirdi: “Rojin’e ait bir başörtüsünün Van Gölü sahilinde bulunduğu bilgisinin İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya tarafından Twitter’da paylaşılması üzerine tarafımızca yeniden dosya savcısı ile görüşme yapılmıştır. Ancak savcı, dosyada gizlilik kararı verildiğini ve başörtüsü hususu da dâhil dosya ile ilgili hiçbir bilgi veremeyeceğini bildirmiştir. Edindiğimiz bilgilere göre bu süreçten sonra Van Büyükşehir Belediyesi ekiplerinin arama çalışmalarına katılmasına izin verilmiştir.
 
Cenaze bir işçi tarafından bulundu
 
15 Ekim Salı günü saat 15.45 sularında kampüste aile ziyareti yaptığımız esnada Rojin’in babası polisler tarafından başka bir alana götürülmüş, aynı esnada Rojin’in cansız bedeninin bulunduğu bilgisi Bakan Ali Yerlikaya tarafından sosyal medya hesabından paylaşıldığı görülmüştür. Rojin'in cansız bedeni eşyalarının bulunduğu yerden 15-20 km uzakta olan Mollakasım köyü sahilinde bir işçi tarafından bulunmuştur.
 
Rojin'in ölümü şüpheli
 
Ardından olay yeri incelemesi yapılmış ve Rojin'in cansız bedeni Adli Tıp Kurumuna getirilmiştir. Tüm süreç tarafımızca takip edildiği gibi otopsi işlemleri Adli tıp Kurumu önünde takip edilmiştir. Otopside bir uzman hekim bulundurma talebimiz kabul edilmiştir. Soruşturma süresince edindiğimiz izlenim ve bilgilerden Rojin'in ölümünün şüpheli olduğu kanaatine varılmıştır.
 
Rojin Kabaiş dosyası 6 avukat tarafından takip ediliyor
 
Bu süreçten sonra Nizamettin KABAİŞ tarafından Van Barosu başkanlığı adına Avukat Sinan Özaraz’a vekaletname çıkarılmıştır. Alınan vekaletnamede verilen yetki üzerine Kadın Hakları Merkezi’nde görev alan 5 kadın meslektaşımız yetki belgesiyle dosyaya dahil olmuştur. Muhtelif sosyal medya hesaplarından dosyanın takip edilmediğine ve ailenin avukatlar ile vekaletname ilişkisi kuramadığına ilişkin yapılan paylaşımlar gerçeği yansıtmamaktadır. Rojin Kabaiş dosyası halihazırda 6 avukat tarafından titizlikle takip edilmektedir.
 
Rapor verilmek istenmedi
 
Tarafımızca Van Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazılı başvuru yapılarak kısıtlılık kararı ile karar dışında kalan evrakın tarafımıza incelettirilmesi talebinde bulunulmuştur. Aynı gün dosyada CMK 153’üncü Madde uyarınca kısıtlılık kararı bulunduğundan dosya tarafımıza incelettirilmemiştir. Bu durum üzerine vekaletname ilişkisi kurularak tarafımıza verilen ret kararına itiraz edilmiş ve itiraz olumlu sonuçlanarak otopsi tutanağının bir örneği tarafımıza teslim edilmiştir.
 
Paylaşılmayan bilgilerin basına servis edilmesine dair suç duyurusu
 
Dosya hakkında verilen gizlilik kararına yasal süresi içinde savcılığa itiraz edilmiştir. Ancak itirazımızın üzerinden 20 günden uzun süre geçmiş olmasına rağmen dosya, karar verilmek üzere ilgili merciiye gönderilmemiştir. Dosyada kısıtlılık kararı olmasına rağmen muhtelif sosyal medya hesaplarından dosya içeriğine ilişkin paylaşılan bilgilere ilişkin tarafımızca gizliliği ihlale ilişkin suç duyurusunda bulunulmuştur. Sırasıyla telefon inceleme raporunun hazırlanması ve tarafımıza teslimine, HTS raporlarının incelenmesi ve tarafımıza teslimine, Van Gölü’nün dip akıntılarının incelenmesine ilişkin yazılı talepte bulunulmuştur. 10 Kasım günü tarafımızca başlatılan sosyal medyada gündemleştirme eylemi üzerine Rojin Kabaiş dosyası yeniden hızlı bir şekilde konuşulmaya başlanmıştır.
 
Yurt arkadaşlarının beyanları alınmalı
 
Rojin’in yurt arkadaşının beyanlarına başvurulması, Rojin’in beyaz araç içerisinde görüldüğü iddiasının araştırılması, Rojin’in kaybolduğu saatlerde aynı yerden sinyal veren telefonların olup olmadığına ilişkin inceleme ve araştırma yapılması, ilgili kamera kayıtlarının tamamının dosya içerisine alınması ve sosyal medyadaki diğer tüm iddiaların araştırılmasına ilişkin yazılı talepte bulunulmuştur.
 
Savcı talepleri geri çevirmiş
 
Süreç içerisinde defalarca kez dosya savcısıyla görüşmeler yapıp sözlü taleplerimizi iletmiş olmamıza rağmen tarafımıza dosya içeriğiyle ilgili kayda değer bir bilgi verilmemiştir. 11-13 Kasım tarihleri arasında, 3 gün boyunca düzenli olarak Kadın Barosu Hakları Merkezi ve dosyada takip yetkisi bulunan avukatlar olarak dosya savcısıyla görüşmek için talepte bulunulmuş ancak her seferinde çeşitli sebeplerle bu talebimiz geri çevrilmiştir.
 
ATK raporu ısrarlar sonucunda paylaşıldı
 
13 Kasım gecesi saat 23.00 sularında çeşitli haber siteleri ve sosyal medya hesaplarında ATK raporunun hazırlandığına ve raporda Rojin’in boğularak öldüğüne ilişkin değerlendirme yapıldığına ilişkin paylaşımlar yapılmıştır. Bu durum üzerine avukatlardan oluşan dosya takip ekibimiz 14 Kasım günü sabah saat 09.00’da yeniden dosya savcısıyla görüşme yapmak üzere adliyeye gidilmiştir. Ancak savcının duruşmada olduğundan yeniden görüşmek istememesi üzerine Kadın Barosu Hakları Merkezi üyesi ve Van Barosu Yönetim Kurulu üyesi avukatlar olarak Van Cumhuriyet Başsavcısı ile görüşme yapılmıştır. Bu görüşme üzerine, ATK raporu dosya takip yetkisi bulunan Kadın Hakları Merkezi üyesi avukatlara teslim edilmiştir.
 
Ölüm sebebi olarak suda boğulma tespit edilmiştir
 
CMK’nın 153’üncü maddesi uyarınca kısıtlılık kararı olsa dahi bilirkişi raporları adı belirtilen kişiler ile paylaşılabilir ise de bu raporların kamuoyu ile paylaşılması dosyada bulunan kısıtlılık kararını ihlal edeceğinden raporun tamamını kamuoyu ile paylaşmamız mümkün olmamaktadır. Ancak raporun tespit bölümünde Rojin’in ölüm sebebi olarak suda boğulma tespit edilmiştir. Boğulmanın hangi yolla olduğu, ölümün intihar mı yoksa dışarıdan yapılan bir müdahaleyle mi olduğu, yine boğulmanın Van Gölü’nde mi olduğu yoksa göl dışında bir yerde boğulduktan sonra cansız bedenin göl içerisine mi bırakıldığı bilgisi yer almamaktadır. Başsavcılıkla yapılan görüşmede netleşmesi gereken hususlarda yapılan araştırmaların devam ettiği tarafımıza söylenmiştir.
 
Dosyanın takipsizlikle kapatılmasına müsaade etmeyeceğiz
 
İlk günden itibaren belirttiğimiz üzere, Rojin’in ölümüyle ilgili değerlendirilmesi gereken tüm olasılıklar ile ilgili ayrıntılı incelemeler yapılıp dosyadaki maddi gerçeklik ortaya çıkarılmadan, yalnızca intihar etmiş olma olasılığı üzerinde durularak dosyanın takipsizlikle kapatılmasına müsaade etmeyeceğiz. Van Barosu ve Kadın Hakları Merkezi olarak dosyanın sonuna kadar takipçisi olduğumuzu, kamuoyunu düzenli aralıklarla bilgilendirmeye devam edeceğimizi, kız kardeşimiz Rojin için adalet sağlanıncaya kadar dirençle ve titizlikle mücadelemize devam edeceğimizi bildiriyoruz” dedi.
 
Açıklamanın ardından avukatlar gazetecilerin sorularını yanıtladı.