Tutsağa verilen ceza Meclis gündeminde

  • 15:38 2 Eylül 2024
  • Siyaset
ANKARA – DEM Parti Colemêrg Milletvekili Öznur Bartın, gözaltında işkenceye maruz kalan Ayten Öztürk hakkında iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesini Meclis’e taşıdı. 
 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Colemêrg Milletvekili Öznur Bartın, Ayten Öztürk’ün cezaevinde maruz kaldığı ihlalleri Meclis gündemine taşıdı. Ayten, konuyla ilgili Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un yanıtlaması istemiyle Meclis Başkanlığı’na soru önergesi verdi. 
 
147 isimden çağrı 
 
Ayten’in Lübnan’dan Türkiye’ye getirildiği 2018 yılında altı ay boyunca gizli bir yerde tutulduğu ve bu süreçte işkenceye maruz kaldığı iddialarına yer verilen önergede, yargılama sürecine dikkat çekildi. Önergede, “Yargılama sürecinde, yalnızca bir itirafçının soyut iddiaları doğrultusunda ‘insan öldürmeye azmettirme’ ve ‘anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs’ suçlamasıyla iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştır. Bu ceza, Yargıtay tarafından onanarak kesinleşmiştir. Aralarında aydın, yazar, oyuncu, gazeteci ve siyasetçilerin olduğu 147 isim, bu hukuksuzluğa karşı seslerini yükselterek Öztürk’e destek çağrısında bulunmuştur” denildi. 
 
'Savunma hakkı kısıtlandı'
 
Önergede, Ayten’e yönelik suçlamaların, bir itirafçının beyanlarına dayanmasının ve somut delillerin olmamasının, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği anlamına geldiği vurgulandı. Önergenin devamında şunlar kaydedildi: “Bu durum, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6’ncı maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkına aykırıdır. Yargılama sürecinde Öztürk'ün savunma haklarının kısıtlanması, işkence altında alınan ifadelerin delil olarak kabul edilmesi ve hukuki destekten mahrum bırakılması, hukukun üstünlüğü ilkesine aykırıdır.
 
Hak ihlalleri hatırlatıldı 
 
Adalet Bakanlığı olarak, Ayten Öztürk’ün yaşadığı hak ihlallerine ilişkin derhal bir soruşturma başlatılması, Öztürk’e verilen cezanın incelenmesi ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiği tespit edilirse cezanın kaldırılması gerekmektedir. Ayrıca, işkence ve kötü muamele iddialarının soruşturulması ve sorumluların yargı önüne çıkarılması, Türkiye’nin ulusal ve uluslararası hukuk yükümlülükleri açısından büyük önem taşımaktadır. Öztürk’ün maruz kaldığı bu ağır hak ihlallerinin bir daha yaşanmaması için gerekli hukuki ve idari tedbirlerin alınması gerektiğini önemle vurguluyoruz.”
 
Önergede, Bakan Yılmaz Tunç’tan yanıtlaması istenen sorular şunlar: 
 
“*Ayten Öztürk'ün kaçırılarak Türkiye'ye getirildiği iddialarına ilişkin ve 6 ay boyunca hukuka aykırı bir şekilde gizli bir yerde tutulmasıyla ilgili olarak Bakanlığınız tarafından herhangi bir soruşturma başlatılmış mıdır? Bu süreçte Öztürk'ün hukuki destekten ve ailesiyle iletişim kurma imkânından mahrum bırakılmasının gerekçeleri nelerdir?
 
*Öztürk’ün gözaltı sürecinde ağır işkencelere maruz kaldığına dair bulgulara ve vücudunda tespit edilen 898 adet işkence izine ilişkin olarak Adalet Bakanlığı tarafından herhangi bir inceleme yapılmış mıdır? İşkence iddialarının soruşturulması ve sorumluların yargı önüne çıkarılması için ne tür adımlar atılmıştır?
 
*Ayten Öztürk'e verilen iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının temel dayanağı olan itirafçının soyut beyanlarına karşılık, somut delillerin bulunmaması durumu Adalet Bakanlığı tarafından nasıl değerlendirilmektedir? Bu tür davalarda adil yargılanma hakkının korunması için Bakanlığınızın aldığı önlemler nelerdir?
 
*İşkence altında alınan ifadelerin yargılama sürecinde delil olarak kabul edilmesi, hukukun temel ilkelerine aykırı olmasına rağmen Öztürk'ün davasında bu uygulamanın yapılmış olmasının gerekçesi nedir? Bu durumun düzeltilmesi adına Bakanlığınız tarafından herhangi bir girişimde bulunulmuş mudur?
 
*Ayten Öztürk'ün sahte pasaport bulundurduğu iddiası dışında herhangi bir somut delilin bulunmaması, buna rağmen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasının adil yargılanma hakkını ihlal ettiği düşünülmekte midir? Bu konuda Bakanlığınızın görüşü nedir?
 
*Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde güvence altına alınan işkence yasağına rağmen, Öztürk'ün gözaltı sürecinde maruz kaldığı ağır işkence iddiaları ile ilgili olarak Türkiye uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmiş midir? Bu konuda Bakanlığınızca ne tür önlemler alınmaktadır?
 
*Ayten Öztürk’ün adil yargılanma hakkının ihlal edildiği tespit edilirse, verilen cezanın kaldırılması ve Öztürk’ün hukuki haklarının iade edilmesi için Bakanlığınızca ne gibi adımlar atılacaktır? Bu tür durumlarda adaletin sağlanması için izlenen süreç nedir?
 
*Türkiye'de cezaevlerinde insan onuruna aykırı muamelelerin devam ettiği ve bu tür uygulamalara karşı etkin bir mücadele verilmediği iddiaları doğru mudur? Bu iddialar karşısında Adalet Bakanlığı'nın sorumlulukları ve attığı somut adımlar nelerdir?”