DİYARBAKIR - Kadınlarda belli bir yaştan sonra görülmeye başlayan Menopoz, toplum tarafından hala hastalık olarak görülse de, hastalık olmadığının altını çizen SES üyesi Doktor Gönül Adıbelli, her adet kesintisinin menopoz olmadığı konusunda da uyarırken kadınların bu dönemde destek almalarını da önerdi.

 

Menopoz, en az 12 aylık adetsiz bir dönemin takip ettiği veya her iki overin (yumurtalığın) cerrahi olarak çıkarıldığı veya harap edildiği zamandan önce görülen son adettir. Kadınların adet kanamasının kesilmesi ve yumurtlamanın sona erdiği evreye Menopoz denirken, yaşlanmanın doğal bir belirtisi olarak da görülmektedir. Özellikle ortalama 40 yaşından sonra yaşandığı belirtilse de, kadınların yaşam koşullarına göre bunun daha erken de görülebildiği belirtiliyor. 

 

Menopoz döneminde kadınlarda adet kesiliyor ve hormonlar değişmeye başlıyor. Menopoza giren kadınlarda aniden terleme hissi, kilo alımı, deri ve saç değişiklikleri, kuru göz sendromu, vajinal kuruluk, kemik kaybı, uyku düzeninin bozulması, şiddetli baş ağrıları, sık idrara çıkma veya idrar kaçırma gibi etkiler görülüyor. Fiziksel etkilerin yanı sıra, Ani duygu geçişleri, sinirli davranışlar sıkça görülen duygusal travmalar gibi psikolojik etkiler de görülüyor. Uzmanlar, kadınların bu dönemi rahat atlatabilmeleri için beslenmelerine dikkat etmesi gerektiği konusunda da uyarıyor. 

 

‘Her adet kesintisi menopoz değildir’

 

Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) üyesi Doktor Gönül Adıbelli, menopozun bir hastalık olmadığını vurgulayarak, toplumun bu algıdan kurtulması gerektiğini belirtti. Gönül, “Menopoza girme süreci aslında yaşa bağlı olarak ele alınsa da, bazen yaşam koşullarından kaynaklı çok erken yaşlarda da menopoz dönemini yaşayan kadınlar oluyor. Ayrıca aynı zamanda her adetten kesilen kadın da menopoza girdiğini düşünmemeli, mutlaka hastaneye gitmelidir. Mesela bazı kadınlar 2 ay adet görmeyince menopoza girdiğini düşünmeye başlıyor. Özellikle 40 yaşını geçmiş kadınlar bunu çok yapıyor. Ama bazen stres ve üzüntüye bağlı olarak veya farklı rahatsızlıklara bağlı olarak adet kesilmesi yaşanabiliyor. Tedavi olunması durumunda yeniden adet düzene girebilir. Doktora görünmeden kadınlar tanı koymamalıdır” dedi. 

 

‘Menopoz sürecinde vücut dinlenmeye geçiyor’

 

Eril tahakkümün hakim olduğu toplumlarda menopozun kadınlar açısından ağır geçen bir süreç olduğunu dile getiren Gönül, bir kadının adet görmeyince, yumurtalıkları işlevini yitirince kadınlığının da bitmiş olarak ele alındığını söyledi. Gönül, menopozun bu şekilde ele alınmaması gerektiğinin altını çizerken bazı kadınların bu süreci çok sakin geçirirken bazı kadınlarda ise sürecin oldukça sancılı olduğunu aktardı. Gönül, bazı kadınlarda ise toplumun etkileri nedeniyle psikolojik travmalar da yaşadığını söyleyerek bu nedenle olabildiğince destek alınması gerektiğini vurguladı. 

 

Gönül konuşmasının sonunda ise menopoz dönemine giren kadınlara şu önerilerde bulundu: “Menopoz sürecinde kadınlar beslenmeye de dikkat etmelidir. Yağlı, tuzlu yiyecekler daha az tüketilmelidir. Sebze ve meyve tüketimi arttırılmalıdır.”