Yoksulluk yoktur- mu?

  • 09:04 22 Ekim 2021
  • Kadının Kaleminden
 
“Evet, para yenmeyen bir şeydir ama emeksiz kazanılan para boğazına oturur insanın. Bir kağıt parçası elbet karşılayamaz bir annenin emeğini, bir babanın alın terini, ancak adalet tekrar yeşerseydi bu topraklarda o vakit her adım kendi karşılığı ile buluşurdu ve buluşmalı daha fazla geç olmadan…”
 
Gülbahar Alpsoy
 
Herkesin dilinde bir yoksulluk, insanlar yoksul, toplum yoksul, vicdanlar yoksul, zihinler yoksul. Yoksulluğun bu kadar yoğun yaşanıp da yoksulluğa karşı tek söz etmeyen, edenin de yoksulluk yoktur cevabı aldığı bir ülkede nereye kadar sessiz kalınabilir…
 
Unutulmamalıdır ki adaletsizliğin olduğu yerde susmak, adaletsizliği güçlendirir. Adaletsizliğin olduğu bir yerde susmak, bir bebeğin süt parasının, bir çocuğun okul harçlığının, bir annenin, babanın yaşam koşullarının yani hakkı olan tüm haklarının başkaları tarafından harcanmasıdır… Adalet hakkı olana sahip çıkmaktır adalet aynı şart ve koşullarda yaşamak söz kurmak yürümektir. Ve adalet istenerek alınacak bir şey değil, doğal yaşam koşullarında olması gereken ve gasp edilmiş bir haktır. Ve geri alınmalıdır. Emek bizim, ter bizim, bedel bizim, yeşeren meyve bizim olmalı.
 
Yoksulluk sorunu yok diyenlerin ülkesinde insanlar artık çöp bidonlarından dahi yiyecek toplayamıyor. Çünkü insanlar çöpe gidecek olanı alabilecek bütçeye sahip. Şayet İşsiz kalmamışsa, asgari ücretle çalışan bir kişi diğer ayın borçlarını kapatır ve parası kalmadığı için yeni aya borçla başlayabilir.
 
Şimdi yoksulluk bu değilse nedir? İki çeşit hesap yapan insan vardır bilirsiniz. Biri gününü çıkarmak için diğeri varlığına varlık katan. Bir yerde okumuştum çok zengin olan bir adam tüm varlığını, kapısı sadece dışarıdan açılan ve tek açabilen kişinin de kendisi olduğu hiç bir sesin girip çıkmadığı bir odaya toplamış. Bir gün odaya girmiş ve kapı kapanmış adam içeriden kapıyı açamamış, kimseye sesini duyuramamış, günler sonra adam bulunduğunda duvara kanla şunları yazdığını görmüşler. “O kadar varlıklıydım açlık ve susuzluktan öldüm.” 
 
Evet, para yenmeyen bir şeydir ama emeksiz kazanılan para boğazına oturur insanın. Bir kağıt parçası elbet karşılayamaz bir annenin emeğini, bir babanın alın terini, ancak adalet tekrar yeşerseydi bu topraklarda o vakit her adım kendi karşılığı ile buluşurdu ve buluşmalı daha fazla geç olmadan…
 
Yoksulluk sorunu bu ülkede yaşayan herkesin sorunudur. Ve bir sorunu görmezden gelmek daha büyük sorunları doğurur. Günlerce aylarca gündemine yoksulluğu alan HDP Kadın Meclisi görmek istemeyene göz, duymak istemeyene kulak, bilmek istemeyene dil olmuş ve kampanyalar ile halkın sesi olmaya çalışmıştır. Bu sessizliğe ses olmaya da devam edecektir. Çünkü HDP halkın partisidir.
 
Halkın iradesiyle vücut bulmuş bir parti hakikatleri günışığına çıkarmak için kıran kırana mücadele etmektedir ve etmeye devam edecektir. Yeter ki bize ait olanı kendimizde istemesini bilelim ve bunun için mücadele edelim. Her insanın kurtarıcısı yine kendisidir unutmayalım…