AMED - Amed’de İKK Kadın Komisyonu, gerçekleştirdikleri panel öncesinde bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, erkek egemen zihniyetin büyük bir direnişle parçalandığı vurgulanarak, “Gerçeklik bir adım ötemizdedir. 2012 yılından bu yana, kadın özgürlükçü, ekolojik ve demokratik bir yaşamı mümkün kılan; farklı dinlerin ve kimliklerin bir arada yaşayabileceğini gösteren ve halklar için bir umut olan Rojava’yı selamlıyoruz” dedi.

 

Amed İl Kadın Koordinasyonu (İKK), Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası’nda “Kent Yaşamında Kadın Perspektifi” başlıklı bir panel düzenledi. Panel öncesinde, İKK Amed Eş Sözcüsü Berivan Yaşar basın açıklamasını okudu. Ayrıca panelin yapıldığı salonda, “Kent Yaşamında Kadın Perspektifi: Afet Mücadele Politikası” yazılı bir pankart asıldı. 

 

‘Şiddetin her türlüsü reva görülüyor’

 

Berivan Yaşar, TMMOB bileşenleri olan kadın mimarlar, mühendisler ve şehir plancıları olarak içinde yer aldıkları en küçük birimden en büyüğüne, evde, şehirde, ülkede, dünyada yaşanan her türlü kriz, çatışma ve eşitsizliğin en çok kadınları etkilediğini belirtti. Mevcut sistemde kadınların düşük ücretli işlerde çalıştığını kaydeden Berivan Yaşar “Aynı zamanda ev içi emeği de karşılıksız şekilde üstlenmek zorunda bırakılmaktadır. Bununla beraber toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin getirdiği baskılar da kadınların omuzlarına yüklenmiştir. Kadınlar ‘olması gereken kadın’ kıskacına alınmak istenmektedir. Yine şiddetin her türlüsü kadınlara reva görülmekte, suçun önlenmesi bir yana suçlunun cezası bile verilmemektedir” şeklinde konuştu.

 

‘Rojava’yı selamlıyoruz’

 

Erkek egemen zihniyetle perçinlenmiş faşist-kapitalist sistemin kazanç kapısı olarak gördüğü savaşlarda yine en çok kadın ve çocukların acı çektiğine dikkat çeken Berivan Yaşar, “Kadın bedeni işgalin bir parçası haline getirilmiş, satılabilen bir nesne olarak görülmüş ve köleleştirilmeye çalışılmıştır. Ancak bu zihniyeti büyük bir direnişle tuz buz etmiş bir gerçeklik bir adım ötemizdedir. Bu vesileyle 2012 yılından bu yana kadın özgürlükçü, ekolojik ve demokratik bir yaşamı mümkün kılan, farklı dinlerin ve kimliklerin bir arada yaşayabileceğini gösteren ve halklar için bir umut olan Rojava’yı selamlıyoruz. Kadın direnişi öncülüğünde inşa edilen bu yaşam bugün tüm Orta Doğu için önemli bir örnek teşkil etmektedir. Kadınların büyük mücadeleleri ile elde edilmiş kazanımların korunması ve bu örneğin çoğaltılması tüm kadınların görevidir” sözlerine yer verdi.

 

Yaratıcı gücünün bilincinde olan kadınların örgütlü mücadele ve direnişi ile yeni bir dünyanın mümkün olduğunu ifade eden Berivan Yaşar şöyle devam ett:

 

“En az bizler kadar iyi bilen erkek egemen sistem, kadınlara ve kadın kazanımlarına saldırarak, özgür, adil ve eşit bir dünya umudunun büyümesine engel olmaya çalışmaktadır. Kadınların yegâne mücadelesi bu kadın özgürlükçü paradigmayı yaşamın en küçük birimlerinden başlayarak bir tohum eker gibi yerleştirmek ve serpilip büyümesi için onu beslemek olmalıdır. Çünkü açıktır ki kadın özgür olmadan toplum özgür olamaz. Kadınların özgürlüğü ile doğanın korunması ve demokratik bir toplumun inşası, birbirinden ayrılamaz. Bu nedenle, kadın özgürlükçü, ekolojik ve demokratik bir yaşam, yeni bir dünyanın inşası için bir yol haritasıdır. Bu yol, dayanışma, mücadele ve kolektif bir bilinçle mümkündür. 

 

Katledilen Özgür Basın emekçileri unutulmadı

 

Bizler de mimar, mühendis ve şehir plancısı kadınlar olarak mesleki ve teknik anlamda da bu bilinçle üzerimize düşeni yapmaya çalışıyor ve dayanışmayı ve mücadeleyi büyütmeyi görev bilerek bu anlamda çalışmalar yapmayı amaçlıyoruz.

 

Ayrıca İKK Kadın Komisyonu olarak iki özgür basın emekçisinin katledilmesini de kınıyoruz.”

 

Panel konu başlıklarının tartışılmasıyla 16.00'da sona erecek.