Elfazi Toral

 

İSTANBUL - Kadınların fabrikalarda, işyerlerinde eşitlikçi bir duruma gelmeleri için mücadelenin önemine değinen Birleşik Metal İş Sendikası Kadın Komisyonu üyesi Naz Şakar, bunun için sendikal örgütlenmeye dikkat çekti. 

 

İktidarın toplumsal cinsiyet eşitsizliğini daha da derinleştirdiği bu süreçte kadınların etkilendiği alanlardan biri iş yerleri. Kadınlar çalıştıkları iş yerlerinde her türlü şiddete maruz kalmanın yanında büyük bir emek sömürüsüne maruz kalıyor. Birleşik Metal İş Sendikası Kadın Komisyonu, "Eşitlikçi, kamucu, sosyal politikalar istiyoruz" şiarıyla fabrikalarda çalışan kadınların eşit haklara ve insani koşullarda yaşam standartlarına sahip olabilmeleri için işçi kadınlara temaslarda bulunarak bilinçli ve örgütlü bir mücadelede ortaklaşmaları için çalışma yürütüyor. 

 

Birleşik Metal İş Sendikası Kadın Komisyonu üyesi Naz Şakar, söz konusu metal işçisi kadınların çalışma yaşamı başta olmak üzere yaşamın tüm alanlarında eşitlikçi, sosyal ve kamucu politikalarla yeniden düzenlenmesi gerektiğine dair  değerlendirmelerde bulundu. 

 

Kadınların iş hayatlarındaki tehlikeler!

 

Birleşik Metal İş Sendikası Kadın Komisyonu’nun kadınlar için çalışmalar yürüttüğünü dile getiren Naz, iş hayatında kadın emeği ve kadın bedeni üzerindeki politikalar konusunda endişeli olduklarını söyledi. Naz, “Kadınlar için esnek çalışma,  güvencesiz çalışma gibi bizim iş hayatımızda varlığımızı sıkıntıya sokacak, kadınları iş hayatında ikinci plana atacak bazı politikaların izleneceğini şimdiden öngörebiliyoruz. Bunların işaretlerini görüyoruz. Aynı zamanda doğum oranlarının düşmesi ile birlikte kadınları doğuma teşvik etme adı altında da kadınların çalışma hayatındaki varlığı tehlikeye sokulabiliyor. Kadınların iş hayatındaki güvencelerini tehlikeye sokabilecek politikaların izlenmesinden dolayı endişe duyuyoruz” dedi.

 

Mücadele vurgusu

 

Naz, metal işçisi kadınlar olarak hem egemen toplumda karşılaştıkları baskılara hem de hükümetin erkek eşitliğine yaklaşımına karşı en büyük güvencelerinin mücadele etmek olduğunu belirtti. Kadınların sendikalaşmalarına dikkat çeken Naz, karşılaştıkları zorluklara karşı mücadele etmenin önemine vurgu yaptı.  Güvencesiz işlerde çalışan kadınların çalışma koşullarının üstesinden gelebilmeleri ve karşı karşıya kaldıkları  saldırılara karşı mücadeleye işaret eden Naz, tüm işçi kadınları mücadele etmeye çağırdı. 

 

Örgütlenmenin önemi

 

Kadınların ucuz iş gücü olarak çalıştırıldığına işaret eden Naz, kadınların bu politikalar karşısında nasıl bir yol izlemeleri gerektiğine dikkat çekti. “Yaşamın her alanında kadınların emek gücü içerisindeki yeri ikinci planda” diyen Naz, “İşçiler herhangi bir fabrikada işten çıkarılma ile karşı karşıya kaldığında önce işten atılanlar kadınlar oluyor. Herhangi bir daralma politikası gündeme geldiğinde kadınların iş hayatındaki yerleri her zaman daha farklı oluyor. Kadınlar iş hayatında da ikinci planda. Kadınlar çalıştıkları iş yerlerinde hem patronlar tarafından hem de hükümet tarafından gözden çıkarılıyorlar. Kriz dönemleri en çok kadınları etkiliyor.  Onun için sendikalarda kadınları örgütlemek ve haklarını arama noktasında önemli” şeklinde konuştu. 

 

Kadınlara çağrı

 

Sendikalarda kadın temsilcilerinin önemine dikkat çeken Naz, sendikalı ve güvenceli çalışmanın ön koşul olması gerektiğini belirtti. Naz, sendikalara kadınların üye olmasının ve sendikalı çalıştıklarında kadın komisyonları ile birlikte kadın-erkek eşitliğine ilişkin söz söyleme haklarının olacağına ve bunun hak arama konusunda önemli olduğunu belirtti. İşyerlerinde kreş talebinin öne çıkması içinde mücadeleye dikkat çeken Naz, “Mücadele eden kadın komisyonlarına destek verdiklerinde biz bu saldırıların önünde durulabileceğini düşünüyoruz. O yüzden de kadınları bizim taleplerimiz etrafında kenetlemeye ve birlikte bu mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz” dedi.