Düş yolcuları anıldı: Mirasları ortak mücadeleyle büyüyor

  • 15:04 20 Temmuz 2025
  • Güncel
HABER MERKEZİ - Suruç Katliamı’nda yaşamını yitiren 33 Düş Yolcusu, katliamın 10’uncu yılında birçok kentte düzenlenen anmalarla yad ediliyor. Geleceği kurmak için yola çıkanların mirası, halkların ortak mücadelesiyle büyüyor.
 
Suruç Katliamı’nın üzerinden 10 yıl geçti. 20 Temmuz 2015’te Kobanê’ye oyuncak ve umut taşımak için yola çıkan 33 genç, Pirsûs’ta (Suruç) IŞİD’in bombalı saldırısıyla katledildi. Aradan geçen on yıla rağmen adalet yerini bulmadı, failler korunurken toplumsal hafızada katliamın izleri silinmedi. Bu yıl da Türkiye ve Kürdistan’ın birçok kentinde anma etkinlikleri düzenleniyor. Anmalarda, 33 Düş Yolcusu’nun barış, eşitlik ve özgürlük hayallerine sahip çıkılıyor; gençlerin yarım kalan düşlerinin mücadeleyle tamamlanacağı vurgulanıyor.
 
Colamêrg-Gever
 
Suruç Katliamı’nda yaşamını yitiren 33 Düş Yolcusu’ndan Süleyman Aksu, Colemêrg’in (Hakkari) Gever (Yüksekova) ilçesine bağlı Orman Mahallesi’nde bulunan mezarlıkta anıldı. Anmaya DEM Parti ve DBP il ve ilçe örgütlerinin yanı sıra KESK, TMMOB, İMO, İHD, DİSK, Colemêrg Barosu, ÖHD, Eğitim-Sen, Barış Anneleri ve çok sayıda kişi katıldı.
 
'33 Düş Yolcusunu unutmayacağız'
 
Anma programı saygı duruşuyla başladı. Katılımcılar sık sık “Şehîd namirin” sloganları attı. Burada ilk konuşmayı yapan DEM Parti Gever İlçe Örgütü Eşbaşkanı Ercan Sevmez, “Onlar, zulme uğrayan Rojava’daki çocuklara umut olmak, hakikat yolculuğuna çıkmak ve oyuncak götürmek istediler. DAİŞ zihniyetine karşı yola çıkan 33 düş yolcusu ne yazık ki kanlı bir saldırıya maruz kaldı. Ellerinde silah ya da bomba yoktu. Çocuklara oyuncak götürüyorlardı. Onların tek ‘silahı’ oyuncaklardı. Bizler, Pirsûs’ta katledilen 33 düş yolcusunu unutmayacağız. Adalet yerini bulana dek mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz” dedi.
 
“Yarım bırakılan düşlerini tamamlamadan vazgeçmeyeceğiz”
 
Ardından söz alan Colemêrg Eğitim-Sen Şubesi Eşbaşkanı Şükran Sönmez Güldal, 33 düş yolcusunun katledilmesine karşı yıllardır süren mücadeleye dikkat çekerek, “Süleyman’ın gülen yüzünü, inandığı değerleri, mücadele azmini ve tertemiz yüreğini bir kez daha hatırlıyor; anısını yaşatıyoruz. Süleyman, genç yaşına rağmen büyük hayalleri olan biriydi. Sadece kendisi için değil, tüm halklar için eşit, adil ve özgür bir yaşam hayaliyle yola çıktı. Kobanê’ye sadece oyuncak değil, çocuklara bir gelecek götürüyordu. Süleyman’ın ve yol arkadaşlarının yarım kalan düşlerini tamamlamadan bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz” şeklinde konuştu.
 
Anma, “Şehîd namirin” sloganları eşliğinde, mezarlara karanfiller ve oyuncaklar bırakılarak son buldu.
 
Riha 
 
Kasım Deprem ve Osman Çiçek, Pirsûs ilçesinde bulunan mezarları başında anıldı. "Suruç şehitleri ölmüsüzdür" sloganlarının atıldığı anmada, Riha Emek ve Demokrasi Platformu'ndan Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Şube Eşbaşkanı Yasin Aktaş konuştu. 
 
Osman Çiçek'in ağabeyi Muhittin Çiçek, "Onların mücadelesi evrenseldi" dedi. Ardından mezarlara karanfil bırakıldı. 
 
Şirnex
 
Uğur Özkan (Hogir), Şirnex'ın Cizîr (Cizre) ilçesinde bulunan Asri Mezarlığı'ndaki mezarı başında anıldı. Anmaya Özkan'ın ailesinin yanı sıra MEBYA-DER temsilcileri, Şirnex Barış Anneleri Meclisi üyeleri, siyasi parti temsilcileri, DEM Partili belediye eşbaşkanları ve çok sayıda kişi katıldı. Özkan'ın mezar taşına sarı, kırmızı ve yeşil renklerini taşıyan flama bağlandı. Saygı duruşu ile başlayan anmada "Şehîd namirin" sloganları atıldı. Anmada konuşan DEM Parti Cizîr ilçe Eşbaşkanı Yılmaz Sanrı, 33 Düş Yolcusu'nun düşlerini gerçekleştireceklerini belirterek "Hiç bir düş yarım kalmayacak" dedi. 
 
Uğur Özkan'ın babası Mehmet Özkan, Uğur'un sadece kendi oğlu olmadığını belirterek "Uğur mücadelenin şehidi. Şehit düşünce parti onu sahiplendi. Benim oğlum ile başım dik. Biz mazlum bir halkız" dedi. Özkan'ın ablası Hatice Özkan ise dün gece yeni doğan bir yeğenine Hogir ismi verdiklerini belirterek "Sanmasınlar Hogirler bitiyor her geçen gün çoğalıyoruz. Hogirler hep var olacak" diye konuştu. 
 
Anma mezarlığa çiçeklerin bırakılması ile son buldu. Anma sonrası DEM Parti ilçe binasında, Pirsûs katliamında yaşamını yitirenlerin anısına hazırlanan sinevizyon gösterimi yapıldı. Gösterim "Şehîd namirin" sloganları ile son buldu.
 
Amed
 
Amed’de, Veysel Özdemir ve Nazlı Akyürek’in mezarları başında anma etkinliği düzenlendi. Suruç Aileleri İnisiyatifi’nin öncülüğünde bir araya gelen siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri, ilk olarak Özdemir’in Rezan (Bağlar) ilçesinde bulunan Yeniköy Mezarlığı’ndaki mezarı başındaki anmaya katıldı. 
 
DEM Parti Amed İl Eşbaşkanı Gülşen Özer, 33 “Düş Yolcusu”nun barış ve özgürlük için Kobanêli çocuklara oyuncak götürmek isterken katledildiğini hatırlattı. 
 
Saygı duruşunun ardından, Veysel Özdemir’in doğum günü olması dolayısıyla pasta kesildi. Pasta dilimleri, ziyarete gelen çocuklara dağıtıldı. 
 
Ardından Yenişehir ilçesinde bulunan 450 Evler Mezarlığı’ndaki Nazlı Akyürek’in mezarı başında anma yapıldı. SGDF üyesi Muhammed Altınkaya, “Bundan tam 10 yıl önce Gezi’nin çocukları Rojava’nın çocuklarıyla bir köprü kurmaya çalıştılar. 10 yıldır adalet mücadelesi yürütüyoruz. 33 ‘Düş Yolcumuzun’ isimleri unutulmayacak ve hiçbir düş yarım kalmayacak” dedi. 
 
DEM Partili Berdan Öztürk ise, DAİŞ saldırısında katledilen gençlerin hayallerinin barış, özgürlük ve halkların birlikte yaşamı olduğunu vurguladı.Berdan Öztürk, “Onların hayallerini gerçekleştirmek için mücadelemizi büyüteceğiz” diye belirtti. 
 
Anmada mezarlığa karanfiller bırakıldı. 
 
Hatay
 
Katliamda hayatını kaybeden Okan Pirinç, Hatay'ın Antakya ilçesinde bulunan mezarı başında anıldı. Pirinç'ın yakınlarının yanı sıra, 18 Haziran 2015'te Kuzey ve Doğu Suriye'de mayın patlaması sonucu yaşamını yitiren MLKP'li Halil Aksakal'ın (Mazlum Aktaş) ailesi, Suruç Aileleri İnisiyatifi, siyasi parti ve sivil toplum örgütleri temsilcileri anmaya katıldı. 
 
Suruç Aileleri İnisiyatifi'nden Osman Kara, "Suruç için adalet herkes için adalet" dedi. Amara Kültür Merkezi'nden yükselen sesin 10 yılda milyonların sesi haline geldiğini söyleyen Osman Kara, adaletsizlik zincirini kırmak için adalet mücadelesinin büyütülmesi gerektiğini vurguladı. Osman Kara, "Katliamın 10'ncu yılında adalet talebimizi yineliyoruz. Suruç davasında tüm sorumlular yargılansın. 33'lerin düşlerini yaşatma sözümüzü tutuyoruz" dedi. 
 
Wan
 
Wan Emek ve Demokrasi Platformu, Suruç Katliamı’nın 10’uncu yıldönümü dolayısıyla basın açıklaması gerçekleştirdi. Sanat Sokağı’nda gerçekleştirilen açıklamada “Suruç için adalet, herkes için adalet” yazılı pankart açılırken sık sık “Suruç’u unutma, unutturma”, “Failler bulunsun hesap sorulsun” sloganları atıldı. Açıklamaya çok sayıda demokratik kitle örgütü temsilcisi ve yurttaş katıldı. basın metnini kitle adına Eğitim-Sen Wan Şube Yürütme Kurulu Üyesi Adem Şahin okudu.
 
‘Katliamın aydınlatılması engellendi’
 
İktidarın katliamdaki rolüne ve ihmallerine dikkat çeken Adem Şahin, katliamın aydınlatılmasının yargısal süreçlerle engellendiğini belirterek “Suruç Katliamı davasını gören Urfa 5. Ağır Ceza Mahkemesi, mağdur ailelerin ve avukatlarının bütün haklı taleplerine rağmen kovuşturmayı derinleştirmediği gibi soruşturma aşamasında yetkili merci tarafından 18 ay boyunca gizlilik kararı alındı. Ancak, 18 ay boyunca devam eden gizlilik kararının kaldırılmasıyla fail Abdurrahman Alagöz hakkında ailesinin kayıp ilanı verdiği öğrenildi. Yine bu konu hakkında bütün istihbarat ve emniyet müdürlüklerine gönderilen bir saldırı gerçekleştirileceği bilgisi olduğu öğrenildi. Buna rağmen bombacının saatlerce Suruç’ta ve aynı zamanda emniyet müdürlüğünün önünde gezdiği ortaya çıktı. Katliamcı failin herhangi bir güvenlik önlemine takılmadığı ve aramasının yapılmadığı çok sonra öğrenilmiş oldu. Aynı hukuk dışı uygulamalar ve katliamı esasında çözmek istemeyen tavır kovuşturma aşamasında da devam etti” dedi.
 
‘Sürecin gerekliliği olarak katliamlar aydınlatılmalı’
 
Adem Şahin, Barış ve Demokratik Toplum Süreci’nin gerekliliği olarak bu coğrafyada yaşanan tüm katliamların aydınlatılması gerektiğini vurgulayarak “”Suruç Katliamı sorumlularının cezalandırılması ve katliamın aydınlatılması için ilk günden beri sürdürdüğümüz mücadelemizi sonuna kadar devam ettireceğiz. Bu vesileyle bir kez daha yaşamını kaybeden 33 düş yolcusunu saygıyla ve özlemle anıyoruz” şeklinde konuştu.
 
Açıklamanın ardından Wan’da bulunan siyasi parti, demokratik kitle örgütü temsilcileri ve çok sayıda yurttaş Suruç Katliamı’nda yaşamını yitiren 33 Düş Yolcusu’ndan Yunus Emre Şen’i, Karşıyaka Mezarlığı’nda bulunan mezarı başında andı.
 
‘Şehitlerimizin yolundan gideceğiz’
 
Burada konuşan DEM Parti Wan milletvekili Mahmut Dindar, on yıl önce Kobanê’nin DAİŞ çeteleri tarafından saldırıya uğradığını, halkın katliamlardan geçirildiğini ifade ederek Kürt halkının, gençlerin, kadınların bu saldırılar karşısında direndiğini ve Kobanê’nin işgalden kurtarılarak özgürleştirildiğini belirtti. Mahmut Dindar, “Yunus ve diğer arkadaşları, sosyalist gençler o süreçte Rojava’daki çocuklara oyuncak götürmek ve onları mutlu etmek için yola çıktılar. Suruç’ta on yıl önce, yine bu hükümetin var olduğu süreçte, onların gözü önünde, bilgileri dahilinde DAİŞ çeteleri tarafından 33 genç katledildi. Biz onlara söz verdik, şehitlerimizin düşleri için bugüne kadar mücadele ettik ve etmeye de devam edeceğiz. Tüm şehitleri saygıyla anıyoruz. Ailelerimizin acısı bizim acımızdır, Kürt halkının acısıdır. Bizler sonuna kadar şehitlerimizin yolundan gideceğiz. Şehîd namirin” dedi.
 
Dêrsim
 
Çağdaş Aydın, Dêrsim’ın Pûlûr ilçesine bağlı Güney Konak köyünde bulunan mezarı başında anıldı. ESP MYK üyesi Orhan Çelebi’nin yanı sıra aile fertleri ve birçok kişi anmaya katıldı. Anmada Aydın’ın mezarına karanfiller bırakıldı.