
‘Jin jiyan azadî’ ile 8 Mart’a alanlara…
- 09:06 3 Mart 2025
- Kadının Kaleminden
"Tüm baskı ve zulme karşı kazanan bilinçli örgütlü ve direnişçi kadınlar olur. Kadınların bu direnişleriyle yarattığı günlerden birisi de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’dür. Yılın her günü durmadan mücadele ederek ilerleyen kadınlar, 8 Mart günü tüm dünya renkleriyle meydanlara çıkarak egemen zihniyete isyanlarını haykırıyorlar."
Gülbahar Alpsoy
Kızları ve oğullarına armağan edeceği hakikati rahminde besleyen,
Kendi küllerinden yeniden doğmayı bekleyen,
Bin yıllardır karanlığa hapsedilmiş ancak yine de xwebûn olmaktan asla vazgeçmeyen,
Nesilden nesile kurtuluşun yolunu aktaran ana tanrıça
Kızların ve sana ihanet etmeyen oğulların
Jin jiyan azadî ile aydınlatacak karanlıkları
Ve sen ana tanrıça, olman gereken yerde olacak, kucaklayacaksın insanlığı.
Özgürlük bedel ödemeyi gerektirir ve kadınlar özgürlüğün kolay elde edilmeyeceğini en iyi bilen varlıktır. Özgürlüğü olmayanın hiçbir anlamı ve değerinin olmayacağını kendisi olmaktan vazgeçmek anlamına geldiğini artık biliyor. Zalime boyun eğmenin köleliği getirdiğini baş kaldırıp direnmenin ise canı pahasına özgürlük getireceğini çok yakından yaşayarak görmüştür kadınlar.
Kadınların ilk direnişi kadın kazanımlarını, ana tanrıça kültürünü gasp eden erkek egemenliğine karşı kendi gerçeğini aramak olmuştur. Bu arayış “xwebûn” kelimesinde anlam buldu.
Kendi olmak yani “xwebûn” olmak biz kadınların başat mücadele nedeni oldu, kendisi olmaktan uzaklaştırılan, kendisine yabancılaştırılan kadın, yeniden özüne kavuşmak için özgürlük mücadelesinde ilk adımı “xwebûn” yani kendisi olmak ile attı.
Tarihsel toplumsal gelişmelere bakıldığında görülecektir ki hangi sistem olursa olsun kendi egemenliğini kurmak için ilk yaptığı hamle kadını kendisine göre şekillendirmek, ölçü vermek oluyor. Kadın emeği, bedenini sömürerek ve kadın köleliğini süreklileştirerek, kadını insan olmaktan, özne olmaktan çıkarıyor. Özne olmaktan, insan olmaktan çıkartılan, kendi özünden kopan kadın aynı zamanda kendi özünden kopan toplum anlamına geliyor. Başkalaşan tarihine yabancılaşan sindirilir, fakat özünü koruyan ve başkası olmayı kabul etmeyen er ya da geç zorla sıkıştırılmış kalıpları parçalayarak kendisi ile buluşmuş olur.
Kadın kurtuluşunu toplum özgürlüğünü zaferle taçlandıracak olan kadın özgürlük mücadelesidir, “jin jiyan azadî” felsefesidir. Bu felsefe kadınları özgürlüğe taşıyacaktır. 21. yüzyılın kadın yüzyılı olması için kadınların örgütlenmesi ve toplumsal değişim dönüşüme öncülük etmesi tarihsel bir zorunluluktur. Demokratik toplum inşasının kadın öncülüğünde yürütülmesi her zamankinden daha güçlü ve bütünlüklü mücadele etmeyi gerekli kılar. Geçmişin mücadele deneyimleri yeniyi yaratma konusunda bize yol göstericidir.
Biliyoruz bugünlere direnen kadınların mirası ile gelindi ve bugün özgürlük mücadelesini yürüten kadınlar bu mirası sadece korumakla kalmadı, bu değeri daha da büyüttü ve dünya kadınlarının özgürlüğü için ortak mücadele ağlarına dönüştürdü. Tarihimizi varlığımızı kimliğimizi yok saymaya çalışan zihniyete karşı birlikte dayanışma gücüyle yol aldı, engellere baş eğmeden ilerlemeye devam etti.
Tüm baskı ve zulme karşı kazanan bilinçli örgütlü ve direnişçi kadınlar olur. Kadınların bu direnişleriyle yarattığı günlerden birisi de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’dür. Yılın her günü durmadan mücadele ederek ilerleyen kadınlar, 8 Mart günü tüm dünya renkleriyle meydanlara çıkarak egemen zihniyete isyanlarını haykırıyorlar. Kendilerine ait olan kültürlerini, kimliklerini, demokratik toplum özlemlerini sloganlarıyla halaylarıyla türküleriyle bir kez daha haykırıyorlar.
Bu yılki 8 Mart’ta da hem kadına yönelik şiddete, emek sömürüsüne, kadın katliamlarına karşı mücadele ve hem de demokratik toplumun inşasında kadınların rolleri ve sorumlulukları dile gelecektir. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ve bu günü anlamlı kılan tarihin direnişçi kahraman kadınlarına ve bu direnişi günümüzde sürdüren direnişçi kahraman kadınlarına selam olsun.
Jin jiyan azadî!