Şiddetten kaçıp adalete takılan Ş.A.’nın hikâyesi…

  • 09:02 20 Kasım 2024
  • Güncel
Nazlıcan Nujin Yıldız
 
İZMİR - Çocuk yaşta evlendirilen, evlendirildiği erkek tarafından yıllarca şiddete maruz bırakılan Ş.A., şiddet gördüğü evden çıkıp yeni bir yaşam kurdu. 6 yıldır boşanmak için mücadele eden Ş.A., hayata kalabilmenin mücadelesini hala verdiğini kaydetti.  
 
Henüz 14 yaşındayken evlendirilen Ş.A., evlendirildiği erkek tarafından yıllarca fiziksel ve psikolojik şiddete maruz bırakıldı. Sadece evli olduğu erkek tarafından değil, ailenin diğer üyeleri tarafından da şiddete maruz bırakılan Ş.A., yaşadıkları yüzünden birçok kez intihar girişiminde bulundu. Yaşadığı şiddetten kurtulmak için dört çocuğunu da yanına alarak İzmir’e gelen Ş.A., burada yeni bir yaşam kurmak istedi. İzmir’e geldikten sonra da, koruma kararına rağmen defalarca yaşadığı evin önüne gelen erkek tarafından tehdit edilen Ş.A., hala kendini güvende hissetmiyor. Ş.A.’nın 6 yıl önce açtığı boşanma davası ise hala devam ediyor. 
Yaşadıklarını ajansımıza anlatan Ş.A., her şeye rağmen mücadele ettiğini ve bundan sonra da mücadele edeceğini söylüyor.    
 
Çocuk yaşta evlendirildi, şiddete maruz bırakıldı
 
Çocuk yaşta zorla evlendirildiğini söyleyen Ş.A., çocuk yaşta çok büyük bir yükün altına sokulduğunu ve henüz çocukken çocuk sahibi olduğunu ifade ederek “15 yaşındayken çocuklarla büyüdüm. Yıllar boyunca fiziki, psikolojik, her türlü şiddete maruz kaldım. Uzun bir süre Amed’de yaşadım. Yaşadığım o dönem, çok kötü dönemlerdi. Zaten çocukluğum elimden alınmıştı, isyan ediyordum yani babam beni evlendirdi, annem destek çıkabilirdi bana. Annem de çocuk yaşta evlendirilmiş aslında. Yıllar boyunca herkesten şiddet gördüm. Şiddet sadece fiziki olmuyor, psikolojik şiddet en ağırı. Orada bana insan gibi değil, bir hizmetçi gibi davrandılar. Yıllar boyunca bu şekilde yaşadım, dayanamadım daha fazla” dedi.
 
Yaşadıklarından dolayı intihara sürüklendi
 
Yaşadıklarından dolayı intihar etmeyi düşündüğünü (sürüklendiğini) ve intihara teşebbüs ettiğinde de evli olduğu erkek tarafından şiddete maruz bırakıldığını ve bir odaya kapatıldığını belirten Ş.A., “İlk şiddet gördüğümde daha 15 yaşındaydım. Kucağımda küçük bir çocukla ailemin evine gönderildim. Orada bir süre kaldım, çocuğum süt emiyordu daha. Çocuğumu benden alıp babasına gönderdiler. Aile büyükleri toplandı ve beni o eve geri gönderdiler. Eve döndüğümde çocuğum beni tanımadı, süt dahi emmedi. Yıllar boyunca çoğu kez ailemin evine gönderildim. Çeşitli bahanelerle beni oradan alıp oraya götürüyorlardı. En sonunda dayanamadım. Ya kendimi öldürecektim ya da bu yolu seçecektim. Ben de bu yolu seçtim” şeklinde konuştu.
 
Şiddet faili eski eşi, defalarca tehditte bulundu
 
Amed’den çıkmaya karar verdiğini ve dört çocuğuyla birlikte yola çıktığını paylaşan Ş.A., o süreçte çocuklarıyla birlikte sadece üzerlerindeki kıyafetlerle yola çıktıklarını ve bu kararı kendi ailesi ile birlikte aldıklarını dile getirdi. Ş.A., “İzmir’e geldikten sonra kendi ailem tekrar ‘çevre baskısından’ dolayı geri dönmemi söylediler. Ben geri dönmedim, direndim.  Geri dönmediğim için bütün ailem tarafından reddedildim. Üç-dört sene boyunca kimse benimle konuşmadı. Ağır hakaretlere maruz kaldım, tehdit edildim. Defalarca eski eşim kapıma geldi ama bir türlü ispatlayamıyordum. Ailemi arayıp burada olduğunu söyledim ama öyle bir şey olmadığını söylediler. Eski eşim ona iftira attığımı söyledi” diye ifade etti.
 
İHD’ye başvurdu
 
İzmir’e geldiğinde bir işi olmadığını, parası olmadığını söyleyen Ş.A., yalnızca bir bileziğinin olduğunu ve o bileziğini de satarak boşanma davası açtığını paylaştı. Boşanma davası açtıktan sonra kalan parayla da bir ev kiraladığını belirten Ş.A., “Evde hiçbir şeyimiz yoktu. Yaklaşık 8 ay boyunca bu şekilde yaşadım. Evde sadece bir halı, iki döşek ve bir de pike vardı. Bir gece soğuktan uyuyamadım ve ben de İHD’ye (İnsan Hakları Derneği) başvurdum. Daha fazla dayanamıyordum, gerçekten çok kötü bir süreçti benim için. İHD, ertesi gün yanıma geldi, bir dosya açıldı. İki gün sonra Eren Keskin yanıma gelip benimle görüştü. Daha sonra bana destek oldular” diye belirtti.
 
Boşanma davası 6 yıldır sürüyor
 
Evli olduğu erkeğe açtığı boşanma davasının 6 yıldır sürdüğünü dile getiren Ş.A., evli olduğu erkek boşanmak istemediği için davanın uzun süredir sürdüğünü söyledi. Ş.A. evli olduğu süreçte çoğu kez ihanete de uğradığını paylaşarak mahkemeye bunların kanıtını, şiddet gördüğüne dair aldığı darp raporlarını da sunduklarını buna rağmen boşanmanın gerçekleşemediğini sözlerine ekledi. Ş.A., şöyle devam etti: “Erkek istediği zaman, olmadı boşandım’ diyor ve oluyor ama kadın boşanmak istediği zaman, kadın ne yaşarsa yaşasın, oturacak, susacak, çocuklarına annelik yapacak şeklinde bakıyorlar. Benim orada ne yaşadığım, bu seviyeye nasıl geldiğim hiç kimsenin umurunda değil. Erkek boşanmak istese yarım saatini bile almaz ama kadın boşanmak istese 6 yıl uğraşır. 6 yıldır kimse bana destek olmadı. Tek başıma çalışıyorum, çocuklarıma bakıyorum. Buraya ilk geldiğim zamanlar avukatım bile tehdit edildi. Ben zaten tehdit ediliyorum. Çok zor zamanlardı ve artık bir süreden sonra sıradanlaşıyor benim için. Ben artık umudumu kestim bu davadan. Bir dava 6 yıl sürebilir mi?”
 
‘Kendimi güvende hissetmiyorum’
 
“Kendimi güvende hissetmiyorum” diyen Ş.A., eski eşinin birkaç defa işe giderken yolunu kestiğini, bir defa da kendisi işteyken eski eşinin evine girdiğini söyledi. Ş.A., “Barışmak istediğini ve boşanmak istemediğini söyledi. Bir keresinde aile büyükleriyle birlikte evime geldiler ve sabaha kadar beni bir odadan çıkarmadılar. Çocuklarımı babalarına verip dışarıya çıkardılar ve bana psikolojik baskı yaparak ikna etmeye çalıştılar. Ben bir fırsatını bulup evden kaçtım, çocukları da düşünemedim yani. Velayetleri bendeydi, ne olursa olsun çocuklarımı alırım diye düşündüm. Daha sonra geri dönmezsem çocuklarımı alıp gideceklerini söylediler ben de velayetlerinin bende olduğunu ve götüremeyeceklerini söyledim. Polisle gideceğimi söyleyince bıraktılar ve gittiler” diye konuştu.
 
Karakol: Buraya gelin 
 
Evli olduğu erkek tarafından şiddete maruz bırakılmasından sonra darp raporu aldığını ancak evli olduğu erkek ve ailesinin, Ş.A.’nın kendi kendini darp ederek rapor aldığını söylediklerini belirten Ş.A., boşanmaya karar verdiğinde birçok kere suçlandığını ifade etti. Ş.A., birçok zorluğa rağmen mücadele ettiğini dile getirerek “İşe başladım. İşe başladıktan sonra onlar bana baskı kurdukça ben daha çok güçlendim. Hiç pes etmedim” dedi. Bu süreçte zorlandığını ve zorlanmaya da devam ettiğini söyleyen Ş.A., hala sokakta yürürken arkasına bakarak yürüdüğünü ifade ederek “Bir keresinde yine kapıma gelmişti, koruma kararım da vardı. Karakolu aradım. Onlar da bana ‘karakola gelmelisiniz’ dediler. Benim kapımda diyorum onlar bana karakola gel diyorlar. Bir saat sonra polis geldi. Polis sesini duyunca kaçtı. Sonra karakola gittim, bir saat boyunca karakolda bekletildim. Bana ‘koruma kararınızı mahkemeden almışsınız, gidin yarın gelin’ dediler” dedi.
 
‘Savaşmaya devam edeceğim’
 
Kadınların her gün katledildiğini vurgulayan Ş.A., “Belki ben çok şanslıydım. Oradan kurtardım kendimi. Hiç de pişman değilim. Bence kadın çok güçlü bir varlık, kadın isterse her şeyi yapabilir. Ben başardım, hayattayım, hala savaşıyorum ve savaşmaya da devam edeceğim. Mesela ailem ilk buraya geldiğimde benimle üç yıl boyunca konuşmadı ama şimdi bana olan bakış açıları değişti. Onlar beni yıldırmaya çalıştıkça ben yılmadım, güçlü olmaya çalıştım. 6 yıldır burada tek başıma mücadele ediyorum” sözlerine yer verdi.