‘Sizlerle birlikte Amara’da kurulan Güneş’in sofrasındayım’

  • 09:01 2 Nisan 2024
  • Güncel
 
HABER MERKEZİ - Kürt halkı bir kez daha PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın doğum gününü kutlamaya hazırlanırken, Abdullah Öcalan, İmralı’da gönderdiği mesajlarla bu günün kişisel doğuştan öte  bir halkın doğuşu olduğunun altını çizmiş, fiziki ayrılığın anlamsız kılındığını da “Sizlerle birlikte Amara’da kurulan Güneş’in sofrasındayım” sözleri ile vurgulamıştı. 
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan, uluslararası komplo sonucu Türkiye’ye getirildiği 15 Şubat 1999 tarihinden bu yana İmralı Adası’nda ağırlaştırılmış tecrit altında tecrit altında tutuluyor. Abdullah Öcalan’dan 37 aydan bu yana da hiçbir haber alınamıyor. Abdullah Öcalan’a yönelik ağırlaştırılmış tecrit Türkiye ve uluslararası komployu gerçekleştiren güçlerin ortak konsepti olarak devam ederken İmralı Adası çeyrek asrı aşkın bir süredir de bir direnişe sahne oluyor. Abdullah Öcalan, uluslararası komplo ve tecride karşı direnirken aynı zamanda geliştirdiği düşünceleri ve paradigması ile de hem Kürt kadınlar, hem Kürt halkı, hem bölge halkları hem de dünya halkları için  mevcut sisteme karşı yeni bir yaşamın da mümkün olduğunu bunun inşa edilebileceğini gösterdi.
 
Abdullah Öcalan’ın düşünceleri özellikle içinde bulunduğumuz bu süreçte evrensel ve küresel çapta kabul görüp tartışılıyor, benimseniyor. Abdullah Öcalan’ın  paradigmasının yarattığı aydınlanmadandır dolayı Kürt kadınlar, Kürt halkı ve dostları onun doğuşuna da farklı bir anlam biçiyor. Abdullah Öcalan’ın doğuşunu kendi doğuşu olarak tanımlıyor ve kutlamalar gerçekleştiriyor. Bundan dolayı da Abdullah Öcalan’ın doğum günü geleneksel hale gelerek doğallığında bir “Güneş’e yolculuk” adıyla festivale dönüştü.  
 
Kürt halkı bu yıl da Abdullah Öcalan’ın 4 Nisan'daki 75’inci doğum gününü kutlamaya “Güneş’e yolculuk’a” hazırlanırken, 2013 ve 2014 yıllarında yapılan kutlamalara İmralı’dan gönderilen mesajlar, halkın neden bu doğuşu kendi doğuşu olarak gördüğünü de net bir şekilde ifade ediyor. 
 
2013: Benim kişisel doğuşumdan öte bir halkın doğuşu’
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın 2013 yılında yapılan kutlamaya gönderdiği mesaj şu şekilde:
 
"Değerli dostlar, saygıdeğer halkımız, yaşamı her gün yeniden yaratan kadın arkadaşlar, yüreğinde mücadelenin en kor ateşini yaşayan genç yoldaşlarım, sizleri selamlıyorum. Öncellikle Amara'ya gelen doğum günümü kutlayan on binlere büyük şükran ve sonsuz sevgilerimi iletiyorum. Böylesi bir günde sizlere müjdem şudur ki; Gerçekten onurlu bir barışın imkanları çok artmıştır. Bu bizim insanlarımıza sunacağımız en önemli şeydir. Bugünün önemi benim kişisel doğumumdan öte bir halkın yeniden doğuşudur. Sizlerin de böyle kavradığınızı biliyorum. 65 yaşıma girmekteyim. Ben üzerime düşeni yaptım. Eylem sırası halkımızın kendisindedir. Onlara olan büyük hürmetimi ve hizmetimi önemli ölçüde tamamladığımı düşünüyorum. Artık görev sizdedir.
 
Artık farklı bir yaşam gelişecek
 
Sizlerin de bu görevi bundan önce olduğu gibi bundan sonrada layıkıyla yerine getireceğinize inanıyorum. Onurluyum diyen herkese, zengin, fakir, kadın, erkek, genç, yaşlı demeden sürece uymaya ve geliştirmeye çağırıyorum. Şunu herkes çok iyi bilmeli ki; Artık farklı bir yaşam gelişecektir.
 
Herkes aşkla sürece katılsın
 
Umuyorum ki bu süreç gelişirken bir damla bile kan akmasın. Kimse kimseyi incitmesin. Herkes aşkla bu sürece katılsın. Bu süreci ağırlıklı ortaya çıkaracak olan halkımızdır, halklardır. Kadınların da gerçek yaşama geçişi bu günle doğrudan bağlantılıdır. Kadınlara özgür bir yaşamı yaratmak için uğraştım, uğraşıyorum. Kadınlar özgür yaşam imkanlarını ortaya çıkarmak ve geliştirmek konusunda sonsuz bir güce sahiptir. Ben çok iyiyim. Son nefesime kadar da iyi olacağım. Bu temelde bir kez daha herkesi barışa olan güvenimle selamlıyorum."
 
2014: Hep birlikte özgür ülkede buluşacağız
 
"4 Nisan'ı benim kişisel doğum günümden çok bir halkın yeniden doğuşu olarak anlamlandıran, özgürlük hayallerini şahsımda birleştirip, Amara'ya yürüyen bütün yoldaşlarımı, gençleri, kadınları saygıyla selamlıyorum.
 
40 yıl önce Kürdistan sömürgedir diyerek başladığımız özgürlük mücadelemiz, artık sizlerin fedakârlığı, tartışılmaz değerlerimizin emeği ve tüm kurumlarımızın kararlı mücadelesiyle öz yönetimsel yaşamın eşiğine gelmiştir. Bu coğrafya çok kimlikli, çok kültürlü, çok inançlı ve çok farklı gerçekliklerin yan yana yaşadığı bir halklar bahçesiydi.
 
Bütün Orta Doğu halkları, kapitalist modernitenin kendi topraklarına ve değerlerine dönük seferi azgınlaştığında, ulus devlet gerçekliğinin katliamcı yüzüyle karşılaşmıştır. Bundan böyle eski rejimler ve onların ideolojileriyle bu topraklarda yaşanılamayacağı anlaşılmıştır. Özgür toplumun inşası, ancak demokratik özerk yönetimlerin geliştirilmesiyle mümkün olacaktır. Özgür yarınları kurmak, ancak köleleştirilmiş insanın yerine özgür insanı koymakla mümkündür. Bu gerçeklik ışığında bakıldığında, fiziki zindanların çok önemsiz olduğu da anlaşılacaktır. Kendi mücadele pratiğimizin bütün dünya halklarına verdiği ilham, tam olarak da zindanların birer özgürlük alanlarına dönüştürülmesi gerçeği olmuştur. Böyle bakılmadığı zaman dağları, ovaları ve kentleriyle bütün bir ülkenin karanlık bir zindana dönüştüğünü biliyoruz.
 
Aramızdaki fiziki ayrılık önemsizdir. Ben bugün sizlerle beraber Amara'da kurulan güneşin sofrasındayım. Tek tek bütün yoldaşlarımın arasındayım.
 
Sadece bizlerin değil, bütün uygarlığın doğumuna tanıklık etmiş topraklarımızı başta kadın ve genç yoldaşlarımız olmak üzere bütün halkımızın özgürlük bilincine emanet ediyorum.
 
Hep birlikte özgür bir ülkede buluşacağımıza olan inancımla hepinizi kucaklıyorum"