Eğitim Sen Van Şubesi: Bir an önce eğitim emekçilerinin mağduriyeti giderilmeli
- 16:23 23 Mart 2020
- Güncel
VAN - Eğitim Sen Van Şubesi koronavirüs salgınına rağmen çalışmak zorunda kalan eğitim emekçilerinin durumuna dikkat çekerek, bir an önce önlem alınmasını istedi.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Van Şubesi, koronavürüs (Covid-19) salgını sonrasında mağdur edilen eğitim emekçilerinin durumuna dikkat çekmek için basın açıklaması yaptı. Açıklamayı sendika adına Eğitim Sen Van Şube Eşbaşkanı Murat Atabay okudu. Murat, bir an önce emekçilerin mağduriyetinin giderilmesini istedi.
'Kayyım halk iradesine darbedir'
Bu sabah HDP'li 4 belediyeye kayyım atanmasının eleştirildiği açıklamada, “Kayyım atanması demokrasiye bulaşan virüslerin hızla yayılmaya devam ettiği anlamına gelmektedir. Halk iradesine darbe anlamına gelen bu atamalar hukuka ve demokratik toplum düzenine aykırıdır. Bu anti-demokratik uygulamayı en sert biçimde kınıyoruz" ifadeleri kullanıldı.
Akademik personel çalışmaya devam ediyor
Açıklamada, eğitim ve bilim iş kolunda öğrencilerin okullarda ve üniversitelerde bulunmamasına rağmen idari personeller ile üniversitelerdeki akademik personelin işyerlerine gitmeye devam ettiklerine dikkat çekilirken, bu durumda olan çalışanların tamamının yaşanan süreçten olumsuz etkilenmemeleri ve herhangi bir sağlık sorunu yaşamamaları için idari izin kapsamına alınması gerektiğinin altı çizildi.
Ücretli öğretmenlerin durumuna dikkat çekildi
Van’da MEB bünyesinde çalışmakta olan 4 bin civarında ücretli öğretmen olduğu aktarılan açıklamada, “Tüm öğretmenlerin kadrolu atanması ısrarımıza rağmen, MEB kadrosuz ve güvencesiz çalıştırma ısrarından vazgeçmeyerek ücretli öğretmen görevlendirmeyi tercih etmektedir. MEB tarafından alınan kararla tüm öğretmenler idari izinli sayılmış ve bu şekilde ekonomik olarak kayıp yaşanmasının önüne geçilmiş ancak ücretli öğretmenler, mevzuat gerekçe gösterilerek, bu kapsamın dışında tutulmuştur” denildi. Açıklamada, ücretli öğretmenlerin çalıştıkları dönemde de asgari ücretin altında maaş aldıklarının altı çizilerek, “Ücretli olarak görev yapan eğitim emekçisi arkadaşlarımızın tüm ekonomik gelirleri ortadan kalkmış durumdadır. Ücretli olarak görev yapan emekçilerin ve ailelerinin, bu süreçte yaşayacağı ekonomik sıkıntılar dikkate alınarak bir an önce mağduriyetlerini giderecek önlemler alınmalıdır” vurgusu yapıldı.
‘Tedbirler bir an önce alınsın’
Alınan önlemlerin sıralandığı açıklamada, MEB müdürlüklerinde çalışan emekçilere yönelik hiçbir çalışmanın yapılmamış olmasının kaygı verici olduğu aktarıldı. İl ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinde çalışan emekçiler ile ilgili hem sağlık hem de ekonomik anlamda gerekli tedbirlerin de biran önce alınması gerektiği vurgulandı.
‘Eğitim emekçisi işverenin insafına bırakılmamalı’
Açıklamada, rehabilitasyon merkezlerinde çalışan eğitim emekçilerinin, çalıştıkları iş yerlerinin kapalı olmasından dolayı ücretsiz izne çıkmaya ve yarım ücret almaya zorlandıklarına dikkat çekilirken, “Arkadaşlarımızın yaşadıkları sıkıntılar ve hakları yok sayılmakta, adeta açlığa mahkûm edilmektedirler. MEB ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın sorunun çözümü için adım atarak, sayıları Türkiye genelinde 60 bine yaklaşan eğitim emekçisinin işverenin insafına bırakıldığı bu durumu değiştirmesi gerekmektedir. MEB’in bu konuyla ilgili önlemleri, sorunun muhatapları ile birlikte zaman geçirilmeden alması gerekmektedir” denildi.
Yaşanılan sorunun ne kadar devam edeceğinin bilinmediği ifade edilen açıklamada, çalışanların her türden ekonomik kayıplarının karşılanmasına dönük önlemlerin şimdiden alınması gerektiği belirtildi.
‘Dönem gelir elde etme dönemi değil’
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “MEB, son zamanda meslek liselerinin maske ve temizlik malzemesi ürettiğini ifade etmekte, üretilen ürünlerin fiyat listesini dahi yayınlamaktadır. MEB’e bağlı tüm okulların kapalı olması, öğretmenlerin sağlık tedbirleri nedeniyle evlerinde olması gereken bir dönemde, meslek liselerinin açık olması, ilgili branş öğretmenlerinin ve usta öğreticilerin ise okulda olması oldukça düşündürücü ve kaygı vericidir. Milli Eğitim Bakanı’nın bu konu ile ilgili katıldığı bir programda yaptığı açıklamaları da kaygı ile izlediğimizi belirtmek isteriz. MEB’in bu uygulaması eğitim emekçilerinin sağlığı açısından tartışmalıdır. Dönem, gelir elde etme, meslek liselerinin reklamını yapma dönemi değil, insan sağlığını koruma dönemidir. Bu nedenle, söz konusu gereksinimin bu işin uzmanı olan emekçiler tarafından gerekli önlemlerin alındığı koşullarda üretilmesi esastır. Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü gecikmeden bu konuyla ilgili gerekli önlemleri almalıdır.”