ANKARA - Ayşe Tuba Arslan'ı katleden Yalçın Özalpay hakkında açılan davanın ilk duruşması yarın görülecek. Dosya avukatı Pınar Çelik Arpacı, tüm kadınlara dava için dayanışma çağrısında bulundu. 

 

Eskişehir’de 11 Ekim 2019 tarihinde Ayşe Tuba Arslan Yalçın Özalpay tarafından kesici aletle katledilmişti. Ağır yaralanan Ayşe, 44 günlük yaşam mücadelesinin ardından 24 Kasım 2019 tarihinde yaşamını yitirirken, fail erkek ise tutuklandı. Fail Yalçın Özalpay hakkında "canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme" suçundan açılan davanın ilk duruşması yarın Eskişehir 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.

 

Dava öncesi Mezopotamya Ajansı’na konuşan dosya avukatlarından Pınar Çelik Arpacı, dayanışma çağrısında bulundu. 

 

Ayşe’nin, boşandığı erkek tarafından  aldığı tehdit ve hakaretlere dair 23 kez Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunup çok sayıda koruma kararı aldırdığını hatırlatan Pınar, söz konusu durumun Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın açıklaması ile de doğrulandığına dikkat çekti. Pınar, "Ayşe’nin  defalarca adli makamlara başvuru yapmasına ve hakkında önleyici tedbir kararı bulunmasına rağmen Eskişehir’in en merkezi caddelerinden birinde öldürülmüş olması, adli süreçlerde ihmallerin olduğu göstermektedir" dedi. 

 

‘Gerekli seviyede önlem alınmadı’

 

Pınar, kolluk, savcılık, aile mahkemeleri, ceza mahkemeleri ve Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) arasında yeterli ve düzenli bir irtibat bulunmadığından gerekli seviyede önlem alınmadığını belirtti. Ayşe, "Uygulamadaki bu problem giderilmediği sürece 6284 sayılı kanuna dayanarak verilen tedbir kararları uygulanmamaya, kadınlar öldürülmeye devam edilecektir" dedi.

 

‘Saldırganın merhametine bırakılmış’

 

Alınan koruma kararının defalarda ihlal edildiğine işaret eden Pınar, "Bu ihlaller ile ilgili yapılan yargılamalarda tebligatın yapılmadığı gerekçesi ile ceza verilmesine yer olmadığı kararı alınmış. Arslan’ın defalarca başvurması, can güvenliğinin olmadığının açıkça anlaşılmış olması, 23 soruşturma dosyası olması, tedbir kararının defalarca ihlal edilmiş olması, tedbir kararını ihlal eden kişiye gerekli cezalandırmanın yapılmaması, Adli ve İdari makamların, Yalçın Özalpay’ın ölüm tehditleri karşısında tamamen pasif kaldığını ve Ayşe Tuğba Arslan’ı saldırganın merhametine bıraktıklarını göstermekte" diye belirtti. 

 

‘Sözleşmeye aykırı bir uzaklaştırma’

 

Şikayeti sebebiyle açılan soruşturma dosyalarının uzlaşmaya sevk edildiğini söyleyen Pınar , uzlaştırma işlemlerinin, İstanbul Sözleşmesi'nin “Zorunlu anlaşmazlık giderme alternatif süreçlerinin veya hüküm vermenin yasaklanması” başlığını taşıyan maddesine aykırı olarak yapıldığını ifade etti. Pınar, sözleşemeye aykırı olarak yapılan uzlaştırma işlemlerinin nelere yol açtığını ise şöyle anlattı: "Hem Arslan’ın yeni saldırılara uğramasına zemin hazırlamış hem de uzlaştırma sürecinde geçen zaman Yalçın Özalpay hakkında dava açılma sürecini geciktirmiştir. Açılan davalarda hakkında etkili ve caydırıcı bir ceza verilmeyen Özalpay,  Arslan’ı öldürmüştür."

 

Dayanışma çağrısı 

 

Ayşe’nin çaldığı her kapıdan adalet talep ettiğine vurgu yapan Pınar, kadın aktivistler olarak Ayşe’nin adalet arayışını sürdürdüklerini belirtti. Pınar , "Arslan için, kadınların yaşam hakkı için, adalet için tüm kadınlara dayanışma çağrısı yapıyoruz. Biliyoruz ki kadın dayanışmasının gösterildiği bu davaların takibi ve kamuoyu yaratmakta ve daha adil bir yargılama yapılmaktadır" şeklinde konuştu.