KESK: Basına ve sanatçılara yönelik baskılara son verin 2018-12-31 12:40:46   ANKARA - KESK Genel Merkezi, 142 gazetecinin cezaevinde olduğunu hatırlatarak, basına ve sanatçılara yönelik baskıların bir an önce sona ermesini istedi.    Kamu Emekçiler Sendikası Konfederasyonu (KESK) Şubeler Platformu, basına yönelik baskı ve gözaltılara ilişkin Büro Emekçiler Sendikası (BES) Ankara Şube binasında basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısı yapılacak odanın duvarına "Basın özgürlüğümüze, haber alma hakkımıza ve sanata sahip çıkıyoruz" pankartı asıldı. Toplantıda açıklamayı sendika adına dönem sözcüsü İsmet Meydan yaptı.    'Televizyonlara ve gazetecilere para cezaları kesilmekte'   Türkiye'de 142 gazetecinin cezaevinde olduğunu hatırlatan İsmet, gazetecilerin yaptıkları haberlerden dolayı sürekli gözaltına alındığını kaydetti. İsmet, "Gerçekleri halka ulaştırmaya çalışan gazetelere yüz binlerce para cezaları kesilmektedir. Bine yakın gazeteci işsiz bırakıldı.  Basın kartları iktidarın istediği kriterle gazetecilik yapanlara verilmektedir. Basın örgütleri ve her kim ki bu yaşananları dile getirirse, yada uluslararası kuruluşlardan buna ilişkin raporlar yayınlanırsa tek adam rejiminin saldırısı olmaktadır" diye konuştu.    'Tek adam söylemleri devam ediyor'    Gözaltına alındıktan sonra tutuklanan gazeteciler için iktidarın söylemlerine değinen ismet, "Gazeteciler için, 'bunlar gazetecilik faaliyetinden dolayı cezaevinde değiller', siyasetçiler için 'bunlar siyaset yaptıkları için cezaevinde değiller', avukatlar için, 'bunlar mesleklerini yaptıklarından dolayı cezaevinde değiller' söylemlerini söylediler. Oysaki hepimiz biliyoruz, bu insanlar gerçekten hırsız, dolandırıcı, kadın katili, çocuklara cinsel istismar uygulayan kişiler olsa cezaevlerine atılmazdı.  Bağımsız ve liyakatsız hale getirilen yargı eliyle 16 yıldır bu suçları işleyenler aklandılar. Ya da göstermelik cezalar verildi" sözlerini kullandı.   'Basın ve sanatçılara yönelik baskılara son verin'   İsmet gazetecilere, sanatçılara ve aydınlara yönelik geliştirilen baskı ve yıldırma politikalarına da işaret ederek bu politikaların korkunun eseri olduğunu kaydetti. İsmet son olarak, "Halka karşı işledikleri suçların büyük olması, korkularını daha da büyütüyor. Hileli seçimler ve saray medyasının GOEBBELS taktikleri ile kullanılması sonsuza kadar bu çürümüş iktidarı sürdürmelerini sağlamayacaktır.  Bunları seçimle iktidara getiren halk, zamanı gelince şartların gerektirdiği en uygun yöntemle de gönderilmesini bilir.  Bu böyle olmuştur. Bizler biran önce basın üzerindeki baskılara son verilmesini ve sanatçıya ve sanata müdahaleden vazgeçilmesini istiyoruz" dedi.