İstanbul'da açlık grevi sona erdi 2018-12-06 14:02:27     İSTANBUL- İstanbul'daki vekillerin açık grevi sona ererken, yapılan açıklamada konuşan HDP İstanbul Milletvekili Saruhan Oluç, "Leyla Güven derhal bırakılmalıdır. Meclis üzerindeki mahkeme tahakkümüne son verilmelidir" dedi.   PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması amacıyla süresiz, dönüşümsüz açlık grevinde olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkâri Milletvekili Leyla Güven ile dayanışma göstermek amacıyla HDP İstanbul il binasında 3 gündür devam eden açlık grevi yapılan basın açıklaması ile sona erdi. Açıklamaya açlık grevinde olan HDP İstanbul milletvekilleri Hüda Kaya, Saruhan Oluç, Ali Kenanoğlu ve HDP İstanbul İl Eş Başkanı Esengül Demir katıldı. Açıklamayı ise HDP'li Saruhan Oluç yaptı. Üç gündür buraya ziyarete gelen destek ve dayanışmasını ifade eden herkese teşekkür ettiğini belirten Saruhan, "Bugün milletvekillerimizin çeşitli illerde yaptığı süreli açlık grevleri sona erecek. Bundan sonra nasıl bir yol haritası belirleneceğine dair şu sıralarda Merkez Yürütme Kurulumuz toplantı yapıyor. MYK toplantısında çıkacak öneriler doğrultusunda adım atılacak" dedi.   'Leyla Güven seçilmiş ve dokunulmazlığı olan bir vekildir'   Leyla'nın 24 Haziran seçimlerinde Hakkâri'den seçilmiş bir vekil olduğunu hatırlatan Saruhan, "Hakkâri halkının bir iradesidir ve hukuksuz bir şekilde cezaevinde tutulmaya devam edilmektedir. Leyla Güven, hem uzun tutukluluk sebebiyle orada tutulmaması gerekir hem de Selahattin Demirtaş kararında olduğu gibi AİHM'in 18'inci madde ihlalinin tespit edildiği gibi Leyla Güven'in durumu da aynıdır. Leyla Güven seçilmiş ve dokunulmazlığı olan bir vekildir" diye konuştu.   'Sen Kürt isen ve sen HDP'liysen sana hukuk yok'   Leyla'nın şu an cezaevinde olmasının yasama faaliyetinin engellenmesi anlamına geldiğini kaydeden Saruhan sözlerine şu şekilde devam etti:    "Bu hukuksuzluktur. Türkiye'nin imzalamış olduğu Uluslararası Sözleşmelere uyumsuzluğu demektir. Anayasanın 90'ıncı maddesine uyumsuzluk demektir. Bir yerel mahkeme şu anda meclis üzerinde tahakküm uygulamaktadır. Yani Meclis'in dokunulmazlığı olan bir üyesini istediği gibi rehin tutabilmektedir. Bu yerel mahkemenin hukuken böyle bir hakkı yoktur.   Meclis Başkanı'na bir kez daha seslenmek istiyoruz. Bugüne kadar parlamentonun bir üyesi olan vekiliniz hakkında herhangi bir adım atmadınız. O vekilin hakkına sahip çıkmadınız. İlkokuldaki bir sınıf başkanı bile 'bizim sınıfımızdan bir arkadaş niye yok' diye soruyor. İlkokul öğrencilerinin sorduğu soruları siz Meclis Başkanı olarak sormadınız. Eğer ki kılınızı kıpırdatmazsanız biz bunu şöyle algılıyoruz. Siz meclisteki vekile şunu demiş olursunuz: Sen Kürt isen ve sen HDP'liysen sana hukuk yok, adalet yok."   'Öcalan'a yönelik tecrit kaldırılmalıdır'   Saruhan son olarak şunları söyledi: "Leyla Güven derhal bırakılmalıdır. Meclis üzerindeki mahkeme tahakkümüne son verilmelidir. 3 buçuk yıldır İmralı'da Sayın Öcalan'a yönelik sürdürülen ağır ve insanlık dışı tecrit bir an evvel sona erdirilmelidir. Bu tecrit bir tek kişiye değil Kürt halkının hangi coğrafyada yaşıyorsa olsun psikolojik, siyasal, insani ve hukuksal olarak uygulanıyor. Bu konularda atılacak adımlar Türkiye'nin normalleşmesi yönünde atılan adımlar olacaktır" dedi.   Açıklama, katılımcıların alkış, zılgıt ve sloganlarıyla sona erdi.